Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Birinci elde 1 satışa karşılık ikinci elde 19 otomobil satılıyor. Ya da 23.2 milyonluk toplam araç sayısının üçte biri bir yıl içinde alınıp satılıyor. Ticaret durgun, birinci el durgun ama ikinci el otomobil çok canlı. Paranın gözünü seveyim.

        2019 yılında ekonomi durgun, ticaret durgun, piyasalar durgun ve GSYH’nın iki çeyrek üst üste gerilediği bir yıldı. Yeni otomobil satışlar açısından 2019 son 10 yılın en az satışının yapıldığı yıldı.

        Ancak ikinci el otomobil piyasası gayet canlı bir yıl geçirdi. Hatta satış rekorları kırdı.

        11 ay itibariyle birinci el otomotiv satışları 399.077 olurken, ikinci el piyasada 7 milyon 652.095 aracın devri yapıldı.

        OTOMOBİLLERİN ÜÇTE BİRİ EL DEĞİŞTİRDİ

        -Böylece her bir yeni araç satışına karşılık ikinci el piyasada 19 araç satıldı. Araç satışların üçte ikisi otomobillerden oluştu. Türkiye’deki toplam araç parkının yüzde 33’ü veya üçte biri el değiştirdi.

        -Bu oran 2018 yılında yüzde 31 ve 2017’de yüzde 30.5 düzeyindeydi. Yani giderek ivme kazanan, talep gören, işlem hacmi derinleşen bir ikinci el araç piyasası ile karşı karşıyayız. Artık ikinci el otomobil piyasasında alım satım tam bir sektör doğurmuş durumda. Kamu kesimi de bu sektörü düzenlemeye çalışıyor.

        -TÜİK verilerine göre kasım sonu itibariyle Türkiye’de trafiğe kayıtlı toplam 23.2 milyon motorlu kara taşıtı bulunuyor. İkinci el piyasada devri yapılan yanı alımı ve satımı gerçekleştirilen araç sayısı, bitişikteki tablodan görülebileceği gibi 7.7 milyona ulaştı. Tam olarak toplam araç sayısının yüzde 33’ü bir 11 ayda el değiştirdi.

        YÜKSEK İLGİNİN NEDENİ

        -Her üç araçtan birinin el değiştirmesi çok yüksek bir oran. İkinci el piyasadaki araçlara çok yüksek talep olduğunun net bir göstergesi. Adeta insanlar işi gücü bırakmış, kendi aralarında otomobil ve araç alış verişi yapıyor gibi bir durum ortaya çıkmış.

        -İkinci el araç alanlar da memnun ki, talebin devamı geliyor. Bu da ancak aldıkları aracın değer kaybetmemesiyle ilgili bir durum. Birinci eldeki fiyat yükselişleri ikinci el fiyatları yukarı çekiyor. Hane halkının ikinci el otomobillere ilgi göstermesinin en önemli nedeni de bu.

        -Birinci el otomobillere ve araçlara fiyat açısından ulaşamayanlar da, ikinci el piyasaya yöneldi. Özellikle 2019 yılında ikinci el araç satışlarının yıl sonuna doğru ivmelenmesi birinci elde sınırlı siparişten dolayı araba kalmamasıydı.

        OTOMOBİL ENFLASYONU KATLADI

        -Birinci el otomobil fiyatları özellikle son yıllarda döviz kurundaki artışların etkisiyle yükseldi. TÜİK verilerine göre 2019 yılında dizel otomobilin fiyatı 125.6 bin liradan 155.3 bin liraya çıkarak yüzde 23.7 zamlandı. Benzinli otomobil fiyatı da 96.7 bin liradan 120.1 bin liraya yükselerek yüzde 24.2 arttı.

        -Fiyat artışları sadece bir yılla sınırlı değil. 2018’de de, 2017’de de enflasyonun üzerinde fiyat artışları oldu. 2016 sonundan 2019 sonuna kadar 3 yıllık dönemde tüketici fiyatları yüzde 50.6 artarken, dizel otomobil fiyatlarındaki artış yüzde 83.0, benzinli otomobil fiyatları yüzde 105.9 yükseldi. En kestirme yoldan otomobil fiyat artışları enflasyon artışını üç yılda ikiye katladı.

        - 2016 sonunda TÜİK’in izlediği benzinli otomobilin fiyatı 58.319 TL, dizel otomobilin fiyatı 84.882 TL’ydi.

        İYİ İŞ, İYİ SPEKÜLASYON

        -İkinci el otomobil alanlar, özellikle ilk satıştaki yüklü vergilerden kısmen kurtuluyor ve parasını dolaylı biçimde dolara veya dövize bağlamış oluyor. Çünkü otomobilin ithal olduğunu, yerli olsa da dolara bağlı olduğunu biliyorlar. Dolar kuruna paralel otomobil fiyatlarındaki artışı görenlerin ikinci el piyasaya ilgisi bundan.

        - Dolar arttığı sürece arabanın birinci el fiyatı artacağından ikinci el fiyatı da artar diye bekleniyor. Artan kur nedeniyle öyle de oluyor. Arada kullanımdan kaynaklanan başka bir yarar da var.

        -Hem arabayı kullan hem de primli olarak sat ve paranı dolar, euro gibi bir paraya bağla. Doğrusu iyi iş. İyi bir ticari refleks ve iyi bir spekülasyon. Bravo halkımıza.

        FIRTINALI HAVALARA TÜRKİYE PORTFÖYÜ

        -Eskiden beri altın tasarrufu olan ve yüksek enflasyondan, devalüasyonlardan korunmanın yolunu dövize yatırım yaparak bulan halkımız aynı zamanda Türkiye portföyü gibi bir formulü de oluşturdu.

        -Tehlike veya şok hangi yönden gelirse gelsin, üçte biri TL varlıklar, üçte biri döviz varlıklar ve üçte biri altından oluşan Türkiye portföyü her durumda sahibini koruyor. İnanmayan varsa geçmişteki fırtınalı dönemlerin rakamlarına baksın.

        Diğer Yazılar