Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Ortalama dolar kurunun yüzde 27.5 arttığı 2021 yılında GSMH yüzde 11 büyüdü. Tutar olarak 85.8 milyar dolar artarak 716.9 milyar dolardan 802.7 milyar dolara çıktı. GSYH’nın üç yıl sonra yeniden 800 milyar dolar sınırını geçmesiyle kişi başına düşen gelir yaklaşık 1.000 dolarlık artışla 8.597 dolardan 9.539 dolara yükseldi.

        Yüzde 11 aynı zamanda son 10 yılın en yüksek büyümesi. 2011 yılındaki yüzde 11.2’yi bulan büyümenin sadece iki tık aşağısında. 2011 yılı büyümesi, 1966’daki yüzde 11.7’lik GSYH artışından sonra en yüksek rakamdı. Dolayısıyla 2021 büyümesine son 65 yılın ikinci en yüksek büyümesi denilebilir.

        Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçilen 2018 yılı ile birlikte büyüme oranları düşük seyrediyordu. İlk üç yılın ortalama büyümesi yüzde 1.9’luk düşük düzeyden, yüzde 11 ile dört yılın ortalama büyümesi yüzde 4.2’ye yükseldi. 2002 sonrası 20 yıllık dönemin ortalama büyümesi yüzde 5.5 oldu.

        SON ÇEYREKTE TÜKETİM NİYE HIZLANDI?

        ➔ Büyümeye harcamalar yönüyle bakıldığında en büyük katkının 8.9 puanla özel tüketimden geldiği görülüyor. Bu katkının yılın son çeyreğinde payını artırdığı dikkati çekiyor.

        REKLAM

        ➔ Hatta rekor büyümenin gerçekleştiği yılın ikinci çeyreğindeki tüketimi dahi yakaladı gibi. Özel tüketim ikinci çeyrekte yüzde 23.3, dördüncü çeyrekte yüzde 21.4 arttı.

        ➔ Üçüncü çeyrekte ise özel tüketim yüzde 9.1 büyüdü. Halbuki 3. Çeyrek döviz kurunun gerilediği, beklentilerin iyileştiği, hizmetler sektörünün canlandığı bir dönemdi. Buna karşılık yılın son çeyreğinde döviz kuru yükseldi, beklentiler kötüleşti ve tüketici güveni dip yaptı.

        Böyle bir dönemde tüketim artışı negatif faizin derinleşmesinden, yükselen döviz kurlarına paralel enflasyon korkusundan ve korunma isteğinden kaynaklandı. Son çeyrekte özellikle konut satışlarında ve fiyatlarında patlama yaşandı.

        MAKİNE TEÇHİZAT YATIRIMI DURUYOR MU?

        ➔ Dün açıklanan GSYH verilerinde makine ve teçhizat yatırımlarındaki yüksek artışın ikinci yılını doldurduğu dikkat çekiyor. Bitişikte yer alan tablodan izlenebileceği gibi, 2021 yılı büyümesi içinde makine teçhizat yatırımları yüzde 20.5 artış kaydetti.

        ➔ Aynı artış 2020 yılında yüzde 21 düzeyinde gerçekleşmişti. 2020’nin ilk çeyreğinden başlayarak sıçrama gösteren makine teçhizat yatırımları aralıksız 8 çeyrek büyümesini sürdürdü. Bu durum küresel kriz sonrası 2010 ve 2011 yıllarındaki dönemle büyük benzerlik gösteriyor. 2000’li yılların ilk yatırım dönemi ise 2002-2007 yıllarında yaşanmıştı.

        ➔ Dördüncü çeyrekte yüzde 7’ye inen makine ve teçhizat yatırım artışının giderek ivme kaybettiği söylenebilir. Çünkü yılın ilk yarısında yüzde 30’un üzerinde bir artış vardı. Döviz kurundaki artışın ve yaşanan belirsizliğin yatırımlar üzerindeki frenleyici etkisi pekala olabilir. Bu olmasa bile artık Rusya-Ukrayna savaşın etkisiyle yatırımların durulması muhtemeldir.

        REKLAM

        HALK BÜYÜMEYİ NİYE HİSSETMEDİ?

        ➔ Yüksek büyümenin geniş kitleler tarafından hissedilmesinin ise birkaç şartı var. İstihdam artışı ile ücret artışları belirleyici. İstihdam artmasına arttı da, bu daha çok pandemide kaybedilenin geri kazanılması düzeyinde oldu.

        Ücretler ise reel anlamda enflasyon düzeyinde artmadı. Hatta işgücü ödemelerinin milli gelir içinde payı azalmaya devam etti. GSYH’dan 2019’da yüzde 31.4 pay alan işgücü ödemeleri 2020’de yüzde 29.4, 2021 yılında yüzde 27 paya geriledi.

        ➔ Nimetlerinin tabana yayılması ve geniş kitleler tarafından hissedilmesinde ayrıca bir yıllık yüksek büyüme dönem oldukça kısa. Bu bakımdan yüksek büyümenin devamı önemli.

        ➔ Ancak bu yıl yüksek büyümenin önüne güçlü engeller çıktı. Rusya’nın Ukrayna’ya savaş açması dünyayı değiştiriyor, hatta küreselleşmenin tabutuna son çiviyi de çaktı. Ekonomik yaptırımlarla Rusya küresel sistemden dışlandı. Merkez bankasının yurt dışındaki rezervlerine el konuldu, uluslararası ödeme sisteminden büyük ölçüde çıkarıldı.

        SAVAŞIN ETKİSİ BÜYÜK

        ➔ Rusya büyük bir coğrafya ve tüketim pazarı ama daha önemlisi küresel Pazar için petrol, doğalgaz, tahıl ve emtia tedarikçisi demek. Rusya’nın ekonomideki eli kolu bağlandıktan sonra ister istemez dünya büyümesi düşecek ve enflasyon daha da yükselecek.

        ➔ Rusya Türkiye için en önemli enerji ve tahıl ithalatçısı konumunda.

        REKLAM

        ➔ Ayrıca bu ürünlerin fiyatları arttıkça Türkiye’nin faturası kabaracak ve enflasyonu artıracak. Avrupa ekonomilerinin büyümeleri düştüğü oranda ihracat olanakları azalacak.

        Bizzat Rusya ve Ukrayna’nın ekonomik pazar olarak kaybedilmesi ise Türkiye’yi en çok etkileyecek gelişme. Sadece ithalat veya ihracat pazarı değil, aynı zamanda yurtdışı yatırımların en yoğun olduğu iki ülke. Hem doğrudan yatırımlar hem de müteahhitlik hizmetleri yaygın.

        En büyük etki turizm kanalıyla gerçekleşebilir. Çünkü Türkiye’ye en çok turist gönderen birinci ve beşinci ülkelerden söz ediyoruz.

        YÜKSEK ATLAMA SONRASI ALÇAK SÜRÜNME

        ➔ Türkiye’nin uzun vadeli ortalama büyümesi yüzde 5’tir. 2022 yılında yüksek büyümenin çift haneli rakamlardan aşağı gelmesi kaçınılmazdı. Zaten açıklanan resmi hedef yüzde 5’lik büyümeydi. Buna rağmen seçim atmosferinin etkisiyle yüzde 7-8 civarında bir büyümenin ortaya çıkabileceğini tahmin ediyordum

        Fakat kuzeyimizdeki yaşanan savaşın yol açtığı tarihi kırılmadan en çok etkilenecek ülkelerden birinin Türkiye olacağını düşünüyorum. Böyle bir yılda bırakalım yüksek veya normal düzeyde büyümeyi, daralma yaşamasak şanslı sayılabiliriz.

        ➔ Savaşın etkisinden olsa gerek “yüksek atlama” sonrası yağmur çamurda “alçak sürünme” eğitimi yaptığımız Eğirdir’deki askerlik günlerimiz geldi aklıma.

        Diğer Yazılar