Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Eylül ayı cari işlemler açığı Suriye'den gelenlerin turist sayılmaması nedeniyle beklentilerin üzerinde 3.3 milyar dolar olarak açıklandı. Beklenen ise 2.7 milyar dolarlık açıktı. Tabii ki, o da yüksek. Turizm gelirlerinde yapılan aşağı yönlü revizyonla birlikte yılın 8 aylık dönemindeki cari açık 1.4 milyar dolar daha yükseldi ve 9 ayda 49 milyar dolara çıktı. Eylül itibarıyla yıllık cari açık ise 59.1 milyar dolara yükseldi. Resmi tahmin ise cari açığın 58.6 milyar dolar çıkacağıydı. Ancak geriye kalan üç ayda açığın geçen yılın üzerinde gelmesi yüksek olasılık. Bu nedenle 59 milyar dolarlık yıllık açık da daha yukarı evrilecek.

        YIL SONU 61 MİLYAR DOLAR: Bu yılın 9 ayında cari açıktaki artış yüzde 27.7. Aynı artışın son çeyrekte süreceğinden hareket edersek, geçen yılın ekim-aralık arasındaki 9.4 milyar dolarlık toplam açık bu yıl 12 milyar dolara çıkabilir. 49 milyar dolara 12 milyar dolar daha eklendiğinde 61 milyar dolara varılır. Bu rakamın beklenen 833 milyar dolarlık milli gelire oranı yüzde 7.3. Geçen yılki yüzde 6.1'den yüzde 7.3'e çıkıyoruz.

        Buna karşılık denilebilir ki, büyüme de geçen yılın biraz üzerinde gelecek. Yüzde 2.2'lik büyüme yerine bu yıl yüzde 4 civarında bir büyüme bekleniyor. Artan büyümenin açığı büyütmesi normal. Ama yüzde 4 büyümede dahi yüzde 7 açık vermek oldukça düşündürücü.

        Cari açığın en büyük nedeni enerji ithalatı ama bu yıl enerji fiyatlarında ciddi bir artış yok. Açık oradan büyümedi.

        ALTININ ETKİSİ: Büyüyen açığın nedeni altın ticareti. Geçen yıl net bazda 5.7 milyar dolarlık altın ihraç ettik ve bu cari açığı düşürücü etki yaptı. Bu yılın ilk yarısında ise 7.5 milyar doların üzerinde net altın ithal ettik. Geçen yıl sattığımız altınları bu yıl alıp yerine koyduk. Pozitif katkı rakamı negatif etkiye dönüştü ve altının geçen yıla göre cari açığı bozucu etkisi eldeki ilk yarı sonuçlarına göre, 13 milyar dolar. Merkez Bankası bu yılki ikinci Enflasyon Raporu'nda bu konuyu işledi ve altın ticaretinin 1998-2011 yılları arasında cari açığı yüzde 0.5 puan olumsuz etkilediğini buldu. Geçen yıl ve bu yılki gelişmeler ise birbirine zıt. Net altın ihracatı 2012'de cari açığın milli gelire oranında yüzde 0.7 iyileşme sağlarken bu yılın ilk yarısında yüzde 1.7 puan kötüleşmeye yol açtı. Bu veriler Merkez Bankası'nın belirlemeleri.

        TAKSİT SINIRI: Uzun vadeli eğilimler bir yana veriler, geçen yıldan bu yıla cari açıkta meydana gelecek kötüleşmenin en büyük nedeni altın dış ticaretindeki değişmeden kaynaklandığını gösteriyor.

        Ama altın dışında da Türkiye nin cari açığı çok yüksek ve önümüzdeki dönemde bu açıkla devam etmek oldukça riskli. Kredi kartlarına ve taksitlere sınırlama getirilmesi gerekli bir önlem. Alışveriş ve büyüme üzerinde küçük etkiler yaratabilir. Cari açığı düşürmeye belirgin bir katkısı ise olmayabilir.

        KURUN DÜZEYİ: Ne tesadüf ki, cari açığın beklentilerin üzerinde çıktığı bir günde döviz sepeti de 2.4071 'e yükseldi. Kurun yükselişinin nedeni cari açık değil sermaye hareketleriydi. Ama kurun seviyesi, cari açığı azaltmak için en garantili yöntem, denenmiş en iyi ilaç. Kurun düzeyi, Türkiye'de geçmiş yıllardan beri üretme ve dışarıya satma yerine, ithal etmeyi kârlı kıldığı için, dış açık giderek büyüyor. Yoksa bunca yıl, bunca şirket ve girişimci hata yapmış olamazlar. Olsaydılar zaten para kazanamazlardı.

        SONUÇ: "Bir şeyi bulunmadığı yerde aramak, aramak değildir." Mevlânâ

        Diğer Yazılar