Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Dünya çikolata devi Ferrero’nun Türkiye’den fındık teminini aracı kullanmadan doğrudan yapmaya soyunması farklı sonuçlara yol açabilir. En çok da bu işe aracılık eden fındık tüccarlarına veya manavlarına. Hemen her ilçede 5-10 tane böyle fındık tüccarı vardır. İlçenin büyüklüğüne göre sayı daha artabilir.

        - Fındık piyasasında ve fiyatının üzerinde rekoltenin büyük önemi vardır. Hem ihtiyacını karşılamak hem de fiyat değişmelerine karşı kendini garantiye almak için fındık alıcısı şirketler ihracatçılardan genellikle miktar ve fiyatı önceden belirlenmiş, teslimatı daha sonra yapılacak fındığı satın alır. Ya da ihracatçı önce satar, sonra fındığı toplar ve teslim eder. Bu da rekolteye ve çiftçinin malını pazara getirme zamanına çok dayalıdır. Rekolteyi doğru tahmin eden, bunu çiftçinin ne zaman tüccara getireceğini bilebilen fındık tüccarları pozisyonunu buna göre ayarlar. Buna göre alivre satış yapar, kendini miktar veya fiyat yönünden bağlar, risk alır.

        - Çiftçi fiyatı beğenmez ve pazara yeterince fındık sürmezse fındık tüccarları taahhütlerini yerine getirmekte zorlanır. Hem miktar olarak hem de fiyat yüksekliğinden dolayı. Zarar veya iflas ederler. Bu yıl mart sonunda görülen don olayından sonraki fiyat hareketleri de böyle olayları ortaya çıkaracaktır. Çünkü don felaketi yaşanmadan fiyat 5 lira civarındaydı. Fiyat 7 liraya yükseldiğinde tüccarlar dayanamadı, ellerindeki fındığı sattılar. Fiyat 10 liraya vurdu, dönüp 9 lirada oturdu. Kendisine emanet bırakılan fındığı da satan tüccarlar, yükselmiş fiyattan üreticiye ödeme yapmak durumunda. Aradaki fark ise onların zararı. Ellerindeki fındığı ucuza kaptırmış oldular.

        - Bir de 5 liraya fındık temin edeceğini taahhüt edenler varsa, yandı gülüm keten helva. Bu yıl rekolte düşük olacak. 700 bin ton kabuklu fındık rekoltesi beklenirken dün yapılan tahminlerle bu rakam 359 bin tona indirildi. Yani yarı yarıya düştü. Bu nedenle fiyatların eski düzeylerine inmesi artık çok zor. Çünkü 359 bin ton rekolteden 150 bin ton iç fındık olur. İhracata 225 bin ton iç fındık lazım. Arz talep arasındaki bu fark fiyatları yükseltiyor. Zaten fındık tüccarına “fındık imansızdır, fındık nikâhsızdır, fındık kitapsızdır” diye manifesto yazdırtan da bu yapıdır.

        - Fiyatlarda artış beklentisi olduğunda çiftçi ürününü pazara getirmez. Onun bir türlü satışa ikna edilmesi lazım. İşte toplumun ileri gelenleri, yerel medya, fısıtlı gazetesi burada devreye girer. Konuşmalar, demeçler verilir. Fındığın fiyatı üzerine yorum yapılır. Ancak fındık fiyatında düşüşe oynayanların yanında yükselişe oynayanlar, buna göre pozisyon alan tüccarlar da vardır. Onlar da tersine çalışır. Bu çarpışmadan çıkan sonuç fiyatı ve piyasayı oluşturur. Onun için fındık üretilen ve fındık ticareti yapılan her yerde fındık fiyatı üzerine mutlaka iddialaşma vardır. Herkes fındıktan konuşur, herkes fındığı düşünür, çünkü pozisyonu vardır.

        - İstanbul Borsası’nı, yeniden örgütlenip açıldığı 1986 yılından bu yana izlerim. 1990’lı yıllarda halk borsaya gayet büyük ilgi gösterdi, akın akın bu piyasaya geldi. Hatta aracı kurumlar müşteri kabul etmezken, hisse senetleri karaborsaya bile düştü. Borsaya gelenler arasında Karadenizlilere çok az rastladım. MKK verilerinde bu bölge hisse senedi yatırımcılarının azlığı dikkat çekicidir. Yıllarca gidip geldiğim bu bölgede tespit ettim ki, fındık piyasası borsanın yerini almış. İddiaysa iddia, tahminse tahmin, kumarsa kumar, risk almak, kayıp kazanç, manipülasyon borsa kadar fındık piyasasında da var. Üstelik bu piyasa az çok bildikleri, suç tanımı yapılmamış, hesap soranı da olmayan bir piyasa. Fındık piyasası yüzyılları bulan bir geçmişe sahip, kendi içinde kurallarını ve geleneklerini oluşturmuş, yapısını kurmuş, ödüllendirme ve cezalandırma mekanizmalarını devreye sokmuş, aktörleri bölge insanı olan ve bölge insanıyla bütünleşmiş, resmiyeti olmayan bir piyasadır. Dünyanın en büyük üreticisi olarak Türkiye fındık piyasası üzerinde en çok oynanan piyasadır. Bu yapıyı kabullenerek içine girenleri piyasa da kabul eder.

        Borsayla da fındıkla da kumar olmaz.

        SONUÇ: “Yanlış gözüküyor, kulağa da yanlış geliyor ama doğru.” Ralph Vaughan Williams

        Diğer Yazılar