Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Türkiye'nin ikinci 500 büyük sanayii'nin kârı Ziraat Bankası'na yetişemedi

        İSO Türkiye’nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’nu açıkladı. İkinci 500’ün ihracat ve istihdam artışı Türkiye’nin ve Birinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’nun üzerinde. Ancak kârları yüzde 30 azaldı

        İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’nun kârı, 2013’te FED dalgası ile yükselen faiz ve kur sonucu 3.2 milyardan 2.2 milyar liraya düştü. Halbuki geçen yıl sadece Ziraat Bankası 3.3 milyar lira kâr etmişti

        2013’te FED dalgası faiz artışı yoluyla bankaları, kur artışı yoluyla sanayi sektörünü vurdu. Bankacılığın ve 500 Büyük Sanayi’nin toplam özkaynak kârlılığı 2’şer puan azalmayla yüzde 12’ye indi. Ancak asıl vurgunu orta ve küçük boy sanayi şirketlerinin yer aldığı İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu yedi. İSO tarafından her yıl yapılan araştırmanın dün yayımlanan sonuçlarına göre İkinci Büyük 500 Sanayi’nin 2013’te kârı yüzde 30 azaldı ve 3 milyar liradan 2.2 milyar liraya indi. Özkaynak kârlılığı ise 4.4 puan düşerek yüzde 7.9’a indi. Kârlılıktaki azalma hem bankaların hem Birinci 500’den daha fazla.

        İstihdam Türkiye’de geçen yıl yüzde 2.7, 500 Büyük’te yüzde 4 artarken, İkinci 500’de yüzde 6.7 büyüdü. Geçen yıl ihracat yüzde 0.4, Birinci 500’ün ihracatı yüzde 0.7 gerilerken, İkinci 500’ün yüzde 3.7 arttı. Hem ihracatta hem de istihdamda İkinci 500’ün performansı Birinci 500’e ve Türkiye’nin geneline göre daha yüksek.

        Bu performansa karşılık kârlılıktaki azalma önceki yıl üretim dışında elde edilen 1.160 milyon liralık gelirin geçen yıl 617 milyon lira zarara dönüşmesinden kaynaklanıyor. Son yıllarda genelde kârı yüzde 30 düzeyinde destekleyen bu kalem, geçen yıl tam tersi etki yapmış. Aynı durum 2011 yılında da geçerli. Nedeni ise kur ve faiz artışı. Malüm geçen yıl dolar TL karşısında yüzde 19, faizler de yaklaşık yarı yarıya artmıştı.

        İkinci 500’ün net 572 milyon liralık kambiyo kârı geçen yıl 960 milyon liralık zarara dönüştü. Faiz giderleri de yüzde 73 veya 1.1 milyar lira arttı. Sonuçta 2012’de 3.2 milyar lira olan kâr toplamı normalde 4.2 milyar liraya çıkabilecekken 2.2 milyar liraya düştü ve yüzde 30 azaldı.

        2.2 milyar liralık toplam kâr da, bir büyük bankanın kârına erişemiyor. Örneğin geçen yıl bir kamu bankası olan Ziraat Bankası 3.3 milyar liralık kâr elde etti. Bu kârı da 18.4 milyarlık özkaynakla sağladı. Özkaynak karlılığı yüzde 18. Sanayinin İkinci 500’ünde ise yüzde 7.9 özkaynak kârlılığı var..

        Sanayide şirketlerin kâr azalması, faaliyet dışındaki gelir azalmasından kaynaklanıyor. Elbette bu daha kötü bir durum. Demek ki şirketler sadece asıl faaliyetlerinden elde edecekleri gelire kalsalar, durumları daha kötü çıkacak. Kârları daha düşecek. Böyle bir yapıya da kimse kaynak koymak, sermayedar olmak istemez.

        Bu tablo öncelikle şirketlerin asıl üretimden elde ettikleri kârı artırmaları gerektiğini gösteriyor. Bunun için verimliliği, inovasyonu artırıp rekabet güçlerini yükseltmeleri, ürün kalitesini ve fiyatlarını artırmaları zorunlu. Ya da daha katma değerli ürünlere geçmeleri gerekiyor.

        2013’te dışarıdan gelen finansal dalganın, tek bir dalganın etkisini İkinci 500’de gördük. İyi ki tek yanlı bir dalgaydı. Yoksa finansal dalganın yanında bir de ekonomide durgunluk veya resesyon dalgası eklenseydi, satışlar düşseydi, ortaya herhalde reel şirketlerin 2001 krizi tablosu çıkardı.

        SONUÇ: “Güneş doğduğunda koşmaya başlasan iyi olur.” Afrika atasözü

        Diğer Yazılar