Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Birçok meslektaşım gibi ben de her gün sporcu velilerinden ve tanıdıklarımdan onlarca telefon alıyorum. Sorular benzer: Domuz gribi aşısı yaptıralım mı? Korunmak için ne yapalım? Çocukları antrenmana gönderelim mi? Dilim döndüğünce düşüncelerimi paylaştıktan sonra, daha derli toplu bir bilgi istenirse, Haber Türk internet sitesinde HT Egeli Yazarları sayfasından, bir ay önce bu köşede yazdığım yazıyı okumalarını öneriyorum. Bu hafta da, spor sahalarında grip salgınıyla ilgili neler yaşanıyor, ona bakmak istiyorum. Duyumlarım ve gözlemlerim, özellikle altyapılarda, spor okullarında ve yaş grupları çalışmalarında büyük bir devamsızlık olduğu yönünde. Anlaşılıyor ki veliler, herhangi bir rahatsızlığı olmayan küçük sporcuları da, korunma önlemi olarak antrenmana göndermiyorlar. Salonlar, havuzlar tenhalaşmış. Spor devamsızlığı yüzdesi, okul devamsızlığı yüzdesinin çok üzerine çıkmış.

        Sevgili sporcu velileri, paniğe gerek yok. Egzersiz, özellikle de altyapı düzeyinde, yani haftanın belirli günlerinde, çocuğun yaşına uygun yükte yapılan egzersiz, bağışıklık sistemini destekler ve güçlendirir. Lütfen çocuklarınızın antrenman programlarını aksatmayın. Aynı endişeli düşünce yapısı, çocuğun okula gitmemesini, toplu ulaşım araçlarına binmemesini, alışveriş merkezlerine girmemesini ve kültür etkinliklerine katılmamasını da getirir ki, bu işin sonu yoktur.

        Yapılması gereken, hafif soğuk algınlığı belirtileri bulunan ancak ateşi olmayan sporcuya süresi ve şiddeti yarı yarıya azaltılmış bir antrenman planlamak, ateşli sporcuyu ise antrenmandan alıkoymaktır. Genellikle 3-4 gün süren üst solunum yolu enfeksiyonu sırasında ve izleyen birkaç gün, yani toplamda bir hafta kadar tam istirahat gereklidir. Spora dönüşte ilk iki gün yine düşük dozlu antrenman yapılır. Kas ağrıları ve nefes darlığı meydana gelmiyorsa, dereceli olarak tam antrenman yüküne geçilir.

        Egzersizin bağışıklık sistemi üzerine olumsuz etkisi, her gün uzun süreli ve yüksek şiddetli antrenman yapmak zorunda olan üst düzey sporcular için söz konusudur. Bu sporcuların alması gereken önlemleri bir kez daha sıralıyorum:

        Gün boyu % 60'a varan oranda kompleks karbonhidrat ve protein ağırlıklı beslenmek, yağları, basit şekerleri ve rafine yiyecekleri azaltmak,

        Antrenmanın saati başına 500-1000 ml, litrede 50 gram şeker içeren, ev yapımı veya hazır bir sporcu içeceği tüketmek,

        Beslenmeyi multivitamin, 200-1000 mg C vitamini, eki-nazya, çinko, kolostrum (ağız sütü) ve glutamin amino asiti ile desteklemek,

        Yeterli uyku ve dinlenmeye özen göstermek,

        Diğer Yazılar