Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Trump’ın kabinesi beyaz erkek ağırlıklı. İki kadın bakan var ama ikisi de “kadınca” siyasete uzak. Biri kadına eşit ücret yasasının yoluna taş koymuş; Eğitim bakanı olan diğeri ise okullarda bireysel silahlanmayı savunuyor. Gerekçe: Ayı çıkabilir

        Donald Trump döneminde en fazla adını anacağımız kabine üyeleri malûm... Dışişleri Bakanı Rex Tillerson ki, kendisi düne kadar ExxonMobil’in CEO’suydu. İş bağlantıları nedeniyle Putin’le pek sıkı fıkı. Sonra Savunma Bakanı emekli general James Mattis ki, kendisi eski CENTCOM komutanı ve Obama Yönetimi’ni siyasal İslam’a karşı fazla yumuşak bulan bir şahsiyet. Sonra CIA Başkanı Mike Pompeo ki, kendisi eski Cumhuriyetçi senatör ve damardan muhafazakâr Çay Partisi üyesi.

        Beyaz erkek kabinesinin tek siyah üyesi Şehircilik Bakanı Ben Carson ki, kendisi cerrah ve Cumhuriyetçi Parti önseçim döneminde başkan aday adayı olarak Trump’ın rakibiydi. Sosyal yardım programlarına muhalif kimliğiyle, sosyal konut projelerinden de sorumlu bakanlığa getirilmesi ilginç tabii.

        Trump’ın en yakın çevresindeki 3 kadın da ilginç karakterler. Kadının insan hakları ve emeğine, en erkekler kadar uzak tipler. Mesela kabine düzeyindeki görevlerden BM Büyükelçiliği’ne seçtiği Güney Carolina Valisi Nikki Haley. Dış politika deneyimi yok. İran’la nükleer anlaşmaya karşı. Hepsinden önemlisi, BM’nin gelecek dönemde de en çetrefilli meselelerinden olacak Suriyeli mültecilere karşı. Sığınmacı hayatının en fazla kadınları örselediği kesin. 2015’teki Paris saldırılarından sonra (ne alakası varsa) kendi eyaletine Suriyeli yerleştirilmesine karşı olduğunu ilan etmişti. Hem de göçmen bir Hintli ailenin kızı olduğu halde. Ancak eyalet valilerinin böyle bir tasarrufu olmadığı için yerleştirildi Suriyeliler.

        HER ŞEYE KARŞI!

        Trump kabinesinin geneli kadına alerjik bir tablo çiziyor. İsim isim saymayayım ama tamamı bulundukları görevde kadın sorunlarına karşı tavır almış siyasetçiler. Mesela eski senatör olanlar, Kadına Karşı Şiddeti Önleme Yasası’na ret oyu vermiş. Aile içi şiddet mağdurlarına sığınma evleri için fon oluşturan bu yasaya, sırf LGBT bireylerine koruma içermesinden ötürü karşı çıkmışlar. Kabinenin tamamı aile planlamasına karşı ki, bu yeni yönetimin dış yardımlarını da etkileyecek. Aralarında, kadınların eşit ücret mücadelesine açıkça karşı olanlar var; hem de kadın sıfatıyla. O kadın Ulaştırma Bakanı Elaine Chao. Baba Bush döneminde bakan yardımcısı, oğul Bush döneminde ise Çalışma Bakanı olan Chao hem asgari ücretin artırılmasına, hem de cinsiyet ayrımcılığını hafifletecek ücret adaleti yasasına karşı çıkmıştı. Her ikisi de kadınları derinden etkiliyordu. Şimdi Trump Yönetimi’nin 1 trilyon dolarlık altyapı projelerinden o sorumlu olacak. Kendisinin ise ücretten yana sıkıntısı yok. Wells Fargo Yönetim Kurulu üyeliğini bırakan Chao, 4 yıllık görevi için yaklaşık 5 milyon dolar alacak.

        Ama bunlar bir yana, Eğitim Bakanı Betsy DeVos bir yana. Kadın, okullarda bireysel silahlanmayı savunuyor! Son 3 yılda okullarda ateşli silahların karıştığı, bir kısmı kanlı tam 201 vaka yaşanmışken, anneler silahla mücadele dernekleri kurarken, bir kadın olarak Cumhuriyetçi zihniyet gereği silahtan yana tavır alabiliyor. Nedeni sorulunca da “Öğrencilerin karşısına ayı çıkabilir” diyor. Hıristiyan sağ ekolden gelen işkadını Betsy DeVos daha çok 139 milyon dolarlık servetiyle konuşuldu ama artık “Ayı çıkabilir” meselesi gündemde.

        “Daha güvenli Amerika” sözü veren Trump kampanya döneminde “Göreve geldiğim ilk gün bireysel silahlardan arındırılmış bölgeler düzenlemesine son vereceğim” demişti. Okullar da bu kapsamda. Ancak Başkan’ın bir sözüyle olmuyor o iş. Kongre’nin, eyalet meclislerinin “olur”u gerekiyor.

        Diğer Yazılar