Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Ukraynalıların Costa-Gavras’ın kapısını çalması an meselesi olabilir; 89 yaşındaki yönetmenden 50 yılı aşkın bir süre sonra başyapıtı Z’nin adını değiştirmesini isteyebilirler. Çünkü Cannes Film Festivali’nin açılışında gösterilecek Fransız usulü zombi komedisi Z (Comme Z)’nin adını değiştirtmek onları kesmeyebilir.

        Bütün suç, Rusya’nın Ukrayna savaşındaki propaganda sembolü haline gelen, hani şu tankların üzerinde gördüğümüz – ve aslında Kiril alfabesinde bulunmayan – Z harfinde.

        Rusya’nın yaptırımlardan etkilendiğini gösteren emare yok; borulardan (Polonya ve Bulgaristan hariç) gaz pompalamaya da devam ediyor. Ukrayna ise Rusya’nın dış dünyaya açılan kültür ve sanat damarlarını kesmek için uluslararası baskı pompalıyor. Zaten Anna Netrebko gibi Rus sanatçıları sahnelerden silmek, Dostoyevski ve Çaykovski’yi yasaklamak, Hermitage Müzesi’nin yurt dışına ödünç verdiği eserlerine el koymak gibi iptal kültürünün en abes örneklerinin sergilendiği ortamda, Rus kültürünün sınırlarını da aşan bir çabaya girişmiş bulunuyor Kiev.

        İşte Ukrayna Enstitüsü’nün talebi üzerine Fransız yönetmen Michel Hazanavicius, 17 Mayıs’ta Cannes açılışında dünya prömiyerini yapıp aynı gün sinemalarda vizyona girecek filmi Z (Z Gibi)’nin adını Coupez!’e (Kes!) çevirdi.

        REKLAM

        2012’de The Artist’le Oscar kazanan Hazanavicius, filmin çıkışına çok az kala bu jestini bir yazılı açıklamayla duyurdu; “Aylar önce filmi bitirdiğimde adı matrak gelmişti ama artık öyle değil. Amacım insanları eğlendirmek, çektiğim filmin hiçbir şekilde bu savaşla ilişkilendirilmesini istemem. Ukrayna halkına tam desteğimi göstermek için filmin adını seve seve değiştiriyorum” dedi.

        Anladığım kadarıyla yapımın adı gerçekten matraktı, çünkü bütçesi ve kalitesi düşük, tuhaf diyaloglar ve kötü oyunculukla bezeli Z sınıfı filmlerle aynı berbat kapasitede zombi janrına gönderme yapıyordu sanırım. Hani şu gelmiş geçmiş en kötü ve bu bakımdan en kültleşmiş filmler olarak çekişen Çetin İnanç’ın (ve tabii ki başrolde Cüneyt Arkın) Dünyayı Kurtaran Adam’ı ve Ed Wood’un “Plan 9 from Outer Space”i gibi Z tipine bir nevi selam.

        Hazanavicius’un Z’sinde, dar bütçeli zombi macerası çeken küçük bir film ekibi sahici zombilerin saldırısına uğruyor. Ancak Cannes programının açılışında Z’yi gören Ukrayna Enstitüsü’nün direktörü Volodimir Şeiko festival yönetimiyle yönetmene mektup döşenerek, “Rus tanklarının üzerinde gördüğümüz Z’yi hatırlatan ve Avrupa’da Rusya yanlısı gösterilerin sembolü haline gelen filmin adını değiştirdiğiniz takdirde, Rus ordusunun sergilediği barbarlık, şiddet ve terör karşısında Ukrayna halkından yana büyük jest yapmış olursunuz” diyor.

        Bu mektup üzerine gereken jest derhal icra ediliyor. Film Fransa dışında da “Final Cut” adıyla gösterilecek.

        Karşılıklı talep ve jestler onları ilgilendirir diyelim ama Ukrayna tarafı Z harfini iptal ettirmekle tatmin olmuyor. Rus sanatçılara ait eserlerin de boykot edilmesini istiyorlar. Festival yönetimi Rusya’dan gelecek herhangi bir delegasyona kapılarının kapalı olduğunu açıklıyor. Ancak Ukraynalılar, Kremlin’in gazabına uğramış Rusları bile görmek istemiyor Cannes’da.

        REKLAM

        Örneğin Kiril Serebrennikov’un “Çaykovski’nin Karısı” filminin Cannes’da yarışma programından çıkarılmasını istiyorlar.

        Serebrennikov, Rusya’nın önde gelen sahne ve sinema yönetmenlerinden, Gogol Merkezi’nin de sanat direktörü. Annesi Ukraynalı olan Serebrennikov, 2014’de Kırım’ın ilhakını eleştirince göze batmaya başlıyor ve bir süre sonra teşvik paralarını zimmete geçirme iddiasıyla merkezdeki makamı ve evi polis tarafından basılıp arama yapılıyor; ev hapsine alınıyor. Kültür çevrelerine göre suçlamanın aslı astarı yok, baskının amacı herhangi bir muhalif sesin yükselmesini önlemek için herkese gözdağı vermek.

        LGBT bireylere destek verdiği için de Kremlin’in hazzetmediği Serebrennikov 2020’de üç yıl hapis cezası alıyor, şartlı tahliye ile serbest ancak ev hapsinde tutulduğu söyleniyor. Buna karşın geçen ocak ayında yurt dışına çıkabildiği de biliniyor.

        Ukraynalı filmcilerin bu profilde bir sanatçıya bile itiraz etmesinin oligark bağlantısı var; Çaykovski’nin Karısı prodüksiyonunda Roman Abromoviç’ten özel teşvik alınmış. Serebrennikov’un, bir zamanlar Putin’in danışmanı olan Vladislav Surkov’la yakınlığı da Kiev nezdinde dikkat çekiyor, ancak Surkov şu sıra ev hapsinde.

        ROSTROPOVİÇ’İN GÖZYAŞLARI VE Z’Yİ FARKLI ANLAMAK

        Ukrayna’dan gelen telkinlerden etkilenen Batılı kültür-sanat ve siyaset çevrelerinin Rus sanatçılara ille de Putin’in saldırganlığını kınayın baskısı hiç rasyonel gelmiyor. Münih Filarmoni’deki işine ve diğer angajmanlarına son verilen şef Valeri Gergiev gerçekten Putin’in ahbabı olduğu için savaşı kınamamış olabilir.

        REKLAM

        Ancak sanatçı veya sporcuların bir otokrata kafa tutmasını beklemek fazla ileri gitmek oluyor, çünkü işin ucunda hapse düşmek var. Zaten müzik, edebiyat ve sahne insanlarını cezalandırarak savaşı bitiremezsiniz.

        Ayrıca acıları ifadenin başka yolları da var. 1968 yılında çello üstadı Mstislav Rostropoviç, Sovyet Devlet Senfoni Orkestrası’yla Londra’da konser verdiği gün Sovyet tankları Çekoslovakya'ya girmişti. Seyircinin tepkisi büyüktü, ancak Rostropoviç’in viyolonselinden Dvořák notaları dökülürken gözyaşları da yanaklarından dökülmüş, alkış kopmuştu. Bu sessiz protesto tarihe geçti. Rostropoviç’in sahneye çıkmasına izin verilmese o tarihi an da yaşanmayacaktı.

        Belki Cannes’da Z’ye geçit vermek ve farklı anlamak da mümkündü.

        Rus savaş propagandasının sembolü olarak Putin’ci gençlerin Z’li hoodie’lerinden pencerelerden sarkan Z’li bayraklara kadar yayılan Z’nin ne anlama geldiği çok tartışıldı, değişik senaryolar üretildi. Ancak bilindiği kadarıyla Rusça savaş narası (Latin alfabesiyle) “Za podebu” yani “Zafer için” anlamına geliyor.

        Hazanavicius’un filmindeki isim değişikliği için Twitter’da “Z comme Z de Costa-Gavras” yorumunu gördüm. Az ve öz: Costa-Gavras’ın Z’sindeki gibi Z…

        Ukrayna’nın tarihi ve kültürel değerlerini de ezip geçen Putin’in savaşında Z’nin ne anlama geldiğini bırakın, Costa-Gavras’ın Z’si çok net, faşizme direnenlerin ölmediğini söylüyor. Sinema tarihinin en müthiş anti-militarist filmi “Z” (Ölümsüz), Lambrakis suikastıyla Yunan cunta rejimine doğru döşenen yolları anlatır. Film adını eski Grekçede “Yaşıyor” anlamına gelen Z’den alır ve o harf faşizme direnişin sembolüdür.

        Putin’in savaşına karşı Z’ye savaş açmak ise Costa-Gavras filminin sonunda akan yazıdaki yasakçı zihniyetin sembolü olabilir ancak. Finalde askerin yasak listesini seslendirmeyle duyar ve görürüz: Uzun saç, mini etek, modern ve pop müzik, sosyoloji, modern matematik ve basın özgürlüğü yanı sıra Sofokles, Tolstoy, Sartre, Çehov, Dostoyevski, Ionesco, Twain, Beckett… Ve Z harfi perdeyi kaplar: IL EST VIVANT (O Yaşıyor).

        Diğer Yazılar