6'lı masada aday için iki kriter
Seçim tarihinin bazı zorunluluklar ya da AK Parti’nin bazı beklentileri, öncelikleri gereğince öne alınabileceğini daha önceki yazılarımda ifade etmiştim.
Ekonomik gerekçeler, halkın fiyat istikrarı beklentisi ve 6 Nisan’dan sonra yürürlüğe girecek yeni seçim kanunu temel parametreler olacak. Eski kanunla mı yoksa değişiklikten sonraki şekliyle mi seçim yapılacağına AK Parti ve MHP birlikte karar verecek.
Yeni kanun, ülke seçim barajını yüzde 7’ye düşürürken, aynı zamanda il barajı getiriyor. Yani ittifak yapsa dahi bazı partilerin baraj altında kalma riski var. İttifak içindeki partiler listelerini yaparken, buna dikkat edecekler.
Asıl konumuza dönersek; seçim için artık geri sayım başladı. Baharla birlikte her an seçime gidebiliriz. Partiler kongrelerini yaptı; vizyon belgelerini açıklıyor. Millet İttifakı ortak seçim beyannamesi çalışmasında sona geldi ancak henüz cumhurbaşkanı adayı açıklanmadı. 6’lı masada bu konuda bir uzlaşı da yok. Hızlanmaları gerekiyor.
6’lı masanın son toplantısında bazı sert diyaloglar yaşansa da belli konularda uzlaşı çıktı. Bunları daha önce yazmıştık. Cumhurbaşkanı adayının belirlenmesi sürecine de geçildi. Partiler tabanlarına soracak, anketler yapacak, parti kurullarında tartışacak. Belki 6’lı masa partilerinin bu konuda birlikte bir anket yaptırmaları yerinde olurdu. Çünkü anket firmaları nabza göre şerbet tadında sonuçlar çıkarabiliyor…
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, toplantılarda ve ikili görüşmelerde aday konusunda iki kriter ortaya koydu ve bu kriterler, masa tarafından genel kabul gördü.
Öncelikle; cumhurbaşkanı adayı verdiği sözleri yerine getirecek. Her ne kadar protokol yapılsa da bağlayıcılığı yok. Bu yetkiler, belirli siyasi olgunluğa ulaşmamış bir adayın başını döndürebilir; verdiği sözleri unutabilir. Maazallah parlamenter sisteme geçme konusunda işi ağırdan alabilir!
İşin özü, belirlenecek aday, ortaklarına kazık atmayacak. Nefsini terbiye etmiş biri olacak. Bu muazzam yetkileriyle yozlaşmayacak ve en kısa sürede yetkilerini Meclis’e ve Başbakan'a devredecek.
Adayın bir diğeri kriteri ise öngörülebilir olması… Yani masada belirlenen temel ilkelere bağlı kalacak ve ülkenin en kısa sürede parlamenter sisteme geçişine yardımcı olacak. Geçiş sürecinde ülkenin ortak akılla ve ortak alınan kararlarla yönetimi için yüklenen sorumlulukları yerine getirecek. Karara göre; 6 ay, bir yıl ya da iki yıl sonra parlamenter sisteme geçilecek. Aday görevini layıkıyla ve eksiksiz yapacak…
BİR SORUN DAHA AŞILDI
6’lı masanın yürütmeye ilişkin çalışmalarında İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in milletvekili olmak istemesi nedeniyle bir problem yaşanmıştı. Aslında genel olarak masada böyle bir sorun vardı. Yürütme başlığında 6'lı masayı oluşturan her partinin liderinin cumhurbaşkanı yardımcısı olması öngörülüyordu. Cumhurbaşkanı yardımcısı olacak isim, milletvekilliğinden istifa edeceği için partileri ile ilişkiler ve grup toplantısına başkanlık etme gibi işleri yapamayacaktı. Bu sorunu aşmak için şu formül getirildi:
Cumhurbaşkanı yardımcısı özlük hakları açısından milletvekilinden daha iyi konumda. Ayrıca Meclis İçtüzüğü’nde yapılacak bir değişiklikle cumhurbaşkanı yardımcısı olan parti lideri, partisinin grup toplantısına katılıp konuşma yapabilir.
Bu formül işletilemezse, cumhurbaşkanı yardımcısı yerine her partinin lideri Yürütme Kurulu üyesi olacak. Bu kurulun yürütme yetkisi olacak; alacağı kararlar bağlayıcı nitelikte olacak.
