Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        NEWYork Times Gazetesi’nde, gazetecilik açısından bir “utancı” anlatan önemli bir haber çıktı. Yazı “Maybe Journalism” başlığını taşıyordu. Bunu Türkçe’ye “Böyle olmuştur gazeteciliği” diye çevirmek gerekiyor. Yöntem şu: “Bir olayın nasıl yaşandığını tahmin edin, sonra da video animasyona dönüştürün.”

        Habere konu olan olay, merkezi Hong Kong’da bulunan bir Çin şirketinin, Tiger Woods‘un eşiyle yaşadığı tartışmayı, bir video animasyona dönüştürmesiyle yaşandı.

        Biliyorsunuz ünlü golfçü TigerWoods, bahçesinde geçirdiği kazadan sonra, cipinde kaldı, eşi kendisini bir golf sopasıyla kurtardı.

        Bunun üzerine, aynı zamanda bir tabloit gazetesi de bulunan Hong Kong şirketi, olayı video animasyona dönüştürüp, film gibi internette yayınladı. (youtube.com/watch?v=7i5FlC1MpkE)

        Bu videoda, eşiWoods‘a vuruyor, kovalıyor.Woods ciple kaçarken dönüp eşine bakınca kaza yapıyor. Oysa polis açıkladı, olayın aslı böyle değil.

        Ama gerçeğin önemi yok. Önemli olan hayali görüntüler. Bu animasyonu dün itibarıyla 2 milyon 215 bin kişi izledi.

        Ve ortaya çıktı ki, Hong Kong şirketi, her gün 20 haber için video-animasyon üretiyor.

        Şirketin kadın yöneticisi, “Muhabirler haberi getirir. Nasıl oldu diye tartışılır, sonra da animasyon şirketimiz bunu videoya dönüştürür” diyor.

        Ve ekliyor: “Gazeteciliğin geleceğine yönelik çok tartışma var. Basılı gazetecilik geriliyor.

        Ve gençler, gazete okumayı sevmiyor.”

        Demek istenen, gençler gazete okumuyor, onlara hayali videolar üretelim.

        İnternetteki izlenme oranı da bu görüşe haklılık payı çıkarıyor. New York Times da, bu yöntemin tabloit gazeteciliğin geleceğine yönelik bir işaret olduğunu yazdı.

        Kısaca, gazeteciliğin en temel ilkesi “gerçeğin” yerini hayal gücü alacak.

        Bir ünlüyle ilgili bir dedikodu mu duydunuz, videoyu çekin, yayınlayın gitsin. Video animasyon üretme, henüz Türk basınına gelmedi ama çok yakında geleceğinden

        hiç kuşku yok. İşaretleri de yok değil. Çünkü bizde de “Böyle olmuştur gazeteciliği” başladı ve büyüyor.

        Birileri geçen gün internette, “G.E. adlı yıldız, dağdan inen teröristi şoförü yaptı” diye uydurdu, haber anında yayıldı,

        TV’lere ve köşe yazarlarına yansıdı.

        G.E.’den yola çıkılarak Gülben

        Ergen’in boy boy fotoğrafları yayınlandı.

        Gülben Ergen, “Haber yalan” diye anlatsın dursun.

        Sedat Simavi Ödülü

        BU yılki Sedat Simavi Ödülü’nü, “Pimi çekilmiş bomba ile 4 askerin ölümüne neden olan teğmen” haberiyle Taraf

        Gazetesi’nden Mehmet Baransu aldı.

        Başta Oray Eğin, bazı meslektaşlar, “O haber sızdırmaydı. Böyle habere ödül verilmemeliydi” dediler.

        Büyük haberlerin tümü sızdırılarak gazetecilere ulaşır.

        ÜnlüWatergate Skandalı da sızdırma bir haberdi, başkan devirdi, Pulitzer getirdi.

        Türkiye’de de sızdırma haberle ödül alan çok gazeteci var.

        Önemli olan haberin doğruluğu; sızdırılmış, sızdırılmamış pek bir önemi yok.

        Diğer Yazılar