Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Bazıları için bir şey ifade etmese de, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıl dönümü olan Cumhuriyet Bayramı, yüzünü Ortadoğu bataklığı yerine yüzünü medeniyet ışığının yandığı batıya dönen gerçek vatanseverler için çok şey ifade etmeye devam ediyor.

        Bir avuç kahramanın, kanları, canları pahasına işgal güçlerinin pençesinden koparıp aldıkları topraklar üzerinde kurdukları Cumhuriyet’e daha fazla sahip çıkıyor.

        Cumhuriyetimiz’in kuruluşunun 91’nci yıl dönümünü kutlamaya hazırlandığımız şu günlerde, Karşıyaka çok anlamlı bir etkinliği imza atmaya hazırlanıyor. İzmirli kadın yazar Gülşah Elikbank tarafından hazırlanan “Cumhuriyet’in Kadınları” isimli proje ile, ‘Mücadele Yılları’ ve sonrasında ülkemizin kurtuluşuna ve gelişimine katkı koyan kadınlar hatırlanacak, hatırlatılacak.

        Karşıyaka Çarşı Kültür Merkezi salonlarında 18 Ekim Cumartesi ve 19 Ekim Pazar günü yazar Ayşe Kulin, Cumhuriyetimiz’in ilk kadın seramik sanatçısı Füreya’yı, İlknur Beştaş, Kurtuluş Savaşımız’ın ilk kadın subayı Kara Fatma’yı anlatacak. Katılımcılar, ünlü kadın bilim insanı tıp doktoru rahmetli Türkan Saylan’ı Mehmet Zaman Saçlıoğlu’dan, ilk kadın tiyatro sanatçımız Afife Jale’yi Hakan Dilek’ten dinleyecek. Yazar İpek Çalışlar da, Halide Onbaşı (Adıvar) ile Atatürk’ün eşi Latife Hanım’ı anlatacak.

        Aydınlanmaktan korkanlar...

        Cumhuriyet değerleri ve Atatürk Devrimleri’ni ret anlatımları” ile büyümüş, vatandaşlık yerine müritliğe yönlendirilmiş, aklını ve mantığını birilerinin amaçlarına amade etmiş vatandaşların, özellikle de “seçmenler”in kesinlikle ilgisini çekmeyeceğini bildiğim bu etkinliği, gençlerimizi yarınlara, kanıtlanmış doğrular ışığında hazırlama sorumluluğu taşıyan aydınlar için çok önemli buluyorum.

        Gençlerimize, ülkemizin kilometre taşları olarak yer alan tüm kadın olsun, erkek olsun tüm değerlerinin ve yaşam felsefelerinin ayrıntılarıyla anlatılmasını da önemsiyorum.

        Sürekli parmaklanmış, çağdaş bilimi ve düşünce sistemlerini ıskalamak” üzere şekillendirilmiş günümüz eğitim sisteminin, gençlerimizi çağdaş vatandaşlar olarak yetiştireceğini, tarihe mal olmuş insan değerlerimizi doğru anlatacağını zannetmiyorum.

        Onun için; bu tür “aydınlatma, gerçekleri öğretme seminerleri”ne, gençlerimizin daha çok ilgi göstermelerini, bu tür seminerlere daha çok yönlendirilmiş olmaların diliyorum.

        Tabii “başlarına bir şey gelmez, sicillerine halel gelmezse...”

        Artık dost da “acı” söylemiyor...

        Hükümet kanadının istediği gibi şekillenen Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), vatana-millete hayırlı uğurlu olsun. “Seçimlere doğrudan müdahale, maaş zammı sözleri”nin ne kadar uyuştuğu gibi söylemlere girmenin artık gereği yok. Kanun adamlarımızın eline “kuvvetli şüphe”yi yeterli bulan kanunu da tutuşturdun mu, seyreyle sen “adaletin kestiği acıyan parmaklar”ı...

        Nitekim; Hakim, savcı ve polise olağanüstü yetkiler tanıyan 35 maddelik tasarı şu anda Meclis’te, yarın öbür gün de Resmi Gazete’de...

        Bir yanda Avrupa Birliği’ne “giriş hedefi” söylemleri, bir yanda Avrupa Birliği’nden fersah fersah uzaklaştıran kanunlar... Dikkat ediyor musunuz bilmem; eskiden Türkiye’deki her olumsuzluk sonrasında “dost acı söyler” yorumları yapan AB yetkilileri, artık, söylemlerini iyice yumuşattı:

        Türkiye’nin ortaklığı hayal bile olmaktan çıktı. Bari yöneticileri sinirlendirecek gerçekleri dile getirip ara bozmanın anlamı yok... Biz işimize, ülkelerimiz menfaatlerine bakalım...”

        Diğer Yazılar