Altı aydır neredeydiniz?
SEZON başından bu yana Galatasaray’ın bu kadar istekli ve iştahlı oynadığı maç sayısı, herhalde bir elin parmaklarını geçmez... Dolayısıyla, Galatasaray taraftarının da oynanan oyundan bu kadar keyif aldığı bir maçı, ben pek hatırlamıyorum. Gaziantepspor karşısında, özellikle ilk devrede oynanan tempolu ve güzel oyunu görünce, insan sormadan edemiyor tabii... Kupada turu güle oynaya geçtiniz, onu anladık da altı aydır neredeydiniz siz? Koskoca Galatasaray ligde ezeli rakiplerinden 13 puan fark yiyerek ocak ayında lige havlu atarken, acaba sizin aklınız nerelerdeydi? Uyanıp ayağa kalkmak için, biraz geç olmadı mı?
Öyle ya... Daha geçtiğimiz hafta ligde Osmanlıspor’a berbat bir oyunla yenilen takım da bu takım, şimdi kupada Gaziantepspor önünde coştukça coşan takım da bu takım... Mustafa Denizli, sizlere bir haftada ekstra bir ciğer ya da yetenek nakli yapamayacağına göre, ne oldu da böyle birden kendinize geldiniz?
Sahadaki 11’den, yeni gelenler Donk ve Linnes dışında, yalnızca genç Sinan’a tek bir sitemim yok... Çünkü Sinan, geçtiğimiz sezondan bu yana bağıra bağıra “ben geliyorum” derken, ondaki bu cevheri nedense bir tek eski hocası görmek istemedi ve hep bekletti. Mustafa Hoca’nın ise gelir gelmez, bence bu takımda yaptığı en önemli iş, kaybolmak üzere olan Sinan’ı tekrar kazanmak oldu. O’nun bu müthiş patlamasında hiç kuşkusuz Alman yıldız Podolski’nin sakatlığı da büyük bir şanstı. Ama bana göre Sinan ne yapar eder, kupa maçlarında da kendisini gösterme fırsatını bulsa, bu formayı yine kapardı. Galatasaray taraftarları belki de Arda’dan sonra, ilk kez ayağına top geldiğinde bu kadar heyecanlandıkları bir oyuncuyu buldu ve bağırlarına bastı. O da kendisine olan bu destek ve güveni boşa çıkarmayarak, seyircinin tribünden her “vur, vur, vur” dediği pozisyonda vurdu ve gollerini atmaya devam etti.
Ne diyelim ? Allah nazarlardan korusun ve şaşırtmasın... Çünkü Sinan bu performansıyla Galatasaray formasını giymeyi, sonuna kadar hak ediyor. Ve en önemlisi de Fatih Terim ilkleri yapmayı sever. Eğer şans vermeyi düşünürse, A Milli Takımımız çok önemli bir yıldız adayı daha kazanıyor.
Son sözümüz de transfer dönemi boyunca haftalardır “o ülke senin, bu ülke benim” diye gezip, Sinan kadar etmeyecek oyunculara servet dökmeye yeltenen yöneticilere ve Mustafa Hoca’ya...
Gelin siz bu sevdadan vazgeçin ve bu taraftarlara yeni Sinan’lar bulup hediye edin.
Taraftar sizden elin yabancılarına milyonlarca Euro saçmanızı değil, Sinan gibi gençleri bulup çıkarmanızı bekliyor.
