Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        GEÇEN yaz Muhteşem Yüzyıl şehzadeleri Engin Öztürk ile Aras Bulut İynemli’nin aşk maceralarını yazıp ikilinin Alaçatı’daki çapkınlık turlarından çok bahsetmiştim.

        Hatta geçen gün sohbet esnasında bir arkadaşım, “Senin ‘Şehzadeler Alaçatı’yı Kılıçtan Geçirdi’ başlığın hâlâ aklımda. Çok güzel başlıktı, aklıma geldikçe gülüyorum” deyip devam etti: “Son zamanlarda ikili hakkında pek bir şey çıkmıyor, sen de yazmıyorsun. Bir şey yapmıyorlar mı, evden çıkmıyorlar galiba.”

        İkili hakkında çok şey çıkıyor, çıkmaz olur mu? En fazla da Engin Öztürk hakkında çıkıyor. Bir de tabii gece kaçamaklarda yakalanıyorlar. E olacak tabii; sonuç olarak ikisi de yakışıklı, ünlü, şöhretli. Gezecekler, dolaşacaklar, eğlenecekler. Hem bütün kızlar bu ikilinin peşindeyken onlar neden karşılık vermesin.

        İşte tam biz böyle konuşurken yanımızda kulağı delik, her gece sabahlara kadar sokakta olan bir arkadaşım vardı. O da “Çocuklar ne yapsın, kızlar bırakmıyor ki peşlerini” dedi.

        Ben, “Sen biliyorsundur kimle birlikteler, neler yapıyorlar” dediğimde şu karşılığı verdi: “Herkesle birlikteler. Esinciğim aş artık kendini. Artık bir kişinin bir kişiyle birlikte olması demode. Herkes herkesle birlikte. Yeni moda bu. Herkes de bunu biliyor. Engin ve Aras da hiçbir şey yapmıyorlar aslında. Kızlar onları bırakmıyor, hatta her gördüklerinde sıkıştırıyorlar, onlar ne yapsın.”

        Evet ben de bir keresinde şahit olmuştum. Gizli Kalsın’da ikiliyi gören kızlar, geçerken de olsa öyle bir sıkıştırıyorlar ki, onlar da gülüyor bu duruma haliyle.

        Ne yalan söyleyeyim, kavga gürültü olmasından iyidir. Bence hiç mahzuru yok. Çünkü ben sokaklarda birbirine tokat atan, kadının saçını çekip yerlerde sürüyen erkeklere o kadar rastlıyorum ki.

        O yüzden kavga olacağına insanların birbirlerine güzel sözler söylemesi, iltifatta bulunması, beğendiğini ifade etmesi, sarılması pek tabii iyidir. En iyisini yapıyorlar.

        Çağatay Ulusoy’dan ikinci sinema filmi

        GENÇ kızların sevgilisi Çağatay Ulusoy, büyük bir sınava hazırlanıyor. Çünkü ikinci sinema filmini bu yaz çekecek. İlkinin üzerinden çok zaman geçti ve tabii şimdi Çağatay daha meşhur. Medcezir projesi ona iyi geldi ve çok daha kendinden söz ettirmeyi başardı.

        Temmuz ayında başlayacağı sinema filminin çekimleri için de gece gündüz hazırlandığını duydum. Değişik bir karakterle karşımıza çıkacak olan Çağatay için iyi bir sınav bu.

        Sonuç olarak sinema filmi, bir oyuncunun kendini ispat etmesi için en iyi platformdur. Ben de sabırsızlıkla bekliyorum.

        Son zamanlarda...

        - SON zamanlarda herkes Sanayi 313 isimli mekâna gidiyor. Seyrantepe’de sanayinin içinde olan bu mekânın yemekleri ve ambiansı dillerde. Ünlüsü, sosyetesi herkes orada.

        - Semra Özal haftada iki kez Garipçe’deki balıkçılara gidiyor. Dostlarıyla balık yiyip bol bol sohbet eden Semra Özal’ı orada sık sık görebilirsiniz.

        100 bin dolara kiralık evler

        LAHMACUNUN 60 TL olduğu, bir kahvaltının 120 TL’den başladığı Bodrum’da fiyatlar cep yakmaya devam ediyor. Bu sezona sıkı hazırlanan tatil yöremize pazartesi günü hızlandırılmış bir tur için gittim.

        Sezon kısa, işletmeler harıl harıl hazırlanıyor. Çok para harcanmış. Ciddi yatırımlar yapılmış. Öyle böyle değil. İnşallah herkes harcadığı paranın geri dönüşümünü alır, güzel bir sezon geçirir.

        Sonuç olarak çok kişi, çok ev geçiniyor bu işletmeler sayesinde. Ama tabii sezon kısa olduğu için de her şey çok pahalı Bodrum’da. Şu sıralar herkesin tek konuştuğu konu kiralık ev durumu. Hem güzel hem de ucuz ev bulmak çok zor.

        O gün bir arkadaşım, “Sonunda istediğim evi buldum, Yalıkavak’ta” deyince ben de haliyle fiyatını merak ettim. Yaz sezonu için 50 bin dolar peşin ödemiş eve.

        Zaten Bodrum’daki tek kural budur. Evi tutarsın ama aylık veremezsin. Hepsini peşin vereceksin. Bir arkadaşım şunları söyledi: “Aylık 5 bin dolara bir ev var. Yemin ediyorum Esin içeriye giremezsin, o kadar kötü. Sezon için 60 bin dolar istiyor.”

        Bir başkası ise “Ben 70 bin TL verdim ev için” dedi. Yani aslında güzel bir ev için alt limit 50 bin dolardan başlıyor.

        Sık sık gidip gelecekseniz, otel fiyatları çok yüksek olduğu için ev daha cazip geliyor birçok kişiye. Ama tabii Bodrum’da iyi ve merkezi bir yerde oturmak istiyorsanız sezonluk 100 bin doları gözden çıkarmanız gerekiyor.

        Sezon aslında 3 ay sürüyor. Siz isterseniz 6 aya da çıkarabilirsiniz tabii. Verdiğiniz para karşılığı gitmeseniz de ev sizin.

        Diğer Yazılar