Kar önceki gün sanatçılara izin vermedi
GEÇEN hafta bugün tam da yeni yıla girdiğimiz, yeni umutlar beslediğimiz, yeni dilekler dilediğimiz ilk saatte acı olayla sarsıldık. Üzerinden tam bir hafta geçti. Olay Reina’da yaşandığı için tüm mekânlar, çalışanlar, sanatçılar da bir hafta boyunca büyük gerginlik yaşadı.
Birçoğu hafta boyunca birbirine, “Açalım mı?”, “Mekânı açsak mı?”, “Ben sahneye çıkarım ama müşteri gelir mi?”, “Ben çıkmaya korkuyorum”, “Sanatçılar sahneye çıkmaya korkuyor”, “Bu hafta hiçbir müşteri gelmez” gibi cümleler kurdu. Birçok mekân, “Hadi açalım, hayatı durdurmayalım. Birçok insan para kazanıyor” dedi ve çalışmalara başladı. Cuma ve cumartesi tüm mekânlar açma kararı aldı.
Herkes normal seyrinde sahneye çıkacaktı. Fatih Ürek, Hakan Altun, Ebru Gündeş gibi isimler canlı performans sergileyecekti. Diğer mekânlar da öyle. Ama bu sefer cuma günü öğleden sonra başlayan kar izin vermedi. Akşam saatlerinde Sahne’de şarkı söylemeye hazırlanan Hakan Altun programını iptal etti. Ardından Fatih Ürek ve Ebru Gündeş. 21.00 sıralarında Günay sahnesini iptal eden Ebru Gündeş’i dinlemeye gelecekler de iptal etmek zorunda kaldı.
YOL, SAHNEYE DEVAM DEDİ
ÖNCEKİ gün karın başladığı anlarda çok kişi trafikte kaldı. Cihangir’e yetiştiğim anlarda restoranlar doluydu. Akşam yemeği sonrasında ise boşaldı. Cihangir Hazine’de sadece “Yol Project” kapalı yolları dinlemedi ve sahneye çıktı. Grup önceki gün 01.00’de çıkıp 03.00’e kadar sahnede kaldı. Yoğun kar başladığı için insanlar evlerine gitmekte zorluk çekmesin diye bir saat erken bitirdi. Güzel bir sahne yaptı ekip. Yol Project’in enteresan müdavimleri var. Ben de bayılıyorum bu ekibe, ama vokalistleri Burcu’nun sesine ayrıca bayılıyorum. Burcu gerçekten iyi şarkı söylüyor. Yakında kendi kanatlarıyla uçmaya başlar gibi geliyor.
KENAN İÇERDE'DE OLMALI
BU sezonun en iddialı dizisi “İçerde”. Hem çok izleniyor, hem kendinden çok söz ettiriyor. Daha dizi başlamadan fragmanlarında hepimizi içine aldı. Ben de herkes gibi “İçerde”yim ve hastasıyım. Kenan İmirzalıoğlu’nun “İçerde”ye katılma dedikoduları dolanıyor uzun süredir. Kendisi de “Şimdilik yok öyle bir şey” demiş. Keşke olsa... Ne güzel olur, hatta süper olur. Ekip o zaman daha da bir efsaneleşir. Düşünsenize her hafta Çetin Tekindor, Çağatay Ulusoy, Aras Bulut İynemli ve Kenan İmirzalıoğlu. Daha ne olsun? Hatta her hafta da olmasın. Hani Kıvanç Tatlıtuğ’un “Ezel”e Sekiz karakteri gibi girmesi şeklinde de olabilir. Bir iki bölüm bile “İçerde”de yer alsa o da süper olur. Bence bu fikri kesinlikle hayata geçirmeliler.
İREM’I IŞTE BU YÜZDEN SEVIYORUZ
O kadar açık, o kadar olduğu gibi ki İrem Derici. Hiç ölçmüyor, tartmıyor, biçmiyor. O an aklına ne geliyorsa söylüyor. Hatta bazılarına göre bu aşırı bir durum. Sosyal medyada hemen İrem’i düzeltmeye çalışanlar oluyor. Hemen (özellikle kadınlar) “Bu ne terbiyesizlik, bir kadına yakışmıyor” demeye başlıyorlar. Ama İrem hiç dinlemiyor. Umurunda değil. Nasıl istiyorsa öyle yaşamaya devam ediyor. Aslında olması gerekeni yapıyor. Helal olsun İrem. Dinleme zaten.
Bırak ne istiyorsan onu söyle, ne hissediyorsan öyle yaşa. İnsanımız başkasını olduğu gibi kabul etmeye hâlâ alışamadı. Hep olmadığı şekillerde yaşayan insanlara alışık olduğu için İrem rahatsız ediyor. Oysa keşke herkes İrem gibi olsa. Neyse bu duruma nereden mi geldim? Sevgilisi Lider Şahin’in annesi hani, “Ben horozumu saldım, tavuğu olanlar düşünsün” diye iğrenç, hepimizin nefret ettiği bir cümle kurmuştu ya...
İşte önceki gün tam İrem kameralar karşısında röportaj yaparken, “Hoşgeldiniz İrem Hanım” diye eğilip selam vermiş. İrem de “47 kamera açıkken saygılı oluyor insanlar” demiş. Yani o an aklından geçeni söylemiş. Ama ne güzel anlatmış sanat dünyasındaki sahteliği. İşte bu yüzden İrem’i çok seviyorum. Devam İrem. Başkası için değişme. Sen böyle güzelsin.
