Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Böyle bir cümle varken, seni dünyaya getiren kadınken bir kadına “el kaldırılmayı”, “hakaret edilmesini”, “tecavüz edilmesini”, “dayak atılmasını” ve daha birçok şeyin yapılmasını anlayamıyorum, anlayamayacağım. Hele ki dini kullanarak kendini önemli bir şahsiyet gibi gösterip Ata’mızın, Cumhuriyet’imizi kuran Ulu Önder Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’a çirkin söz söyleyenleri hiç anlamıyorum.

        Bunlar insan olamaz. Bunlar dine inanıyor olamaz. Bunlar Müslü- man olamaz. Anneler Günü yaklaşırken çirkin sözlerle hepimizi mutsuz eden bu kişileri Allah’a havale ediyor, tüm annelerin Anneler Günü’nü kutluyorum.

        BUGÜN

        Annesiyle küs olan gidip lütfen ona kocaman sarılsın. Annelerle küslük olmaz.

        İlla hediye alacağım diye uğraşma, kocaman sarılman bile yetecektir. Unutma anne kokusunu hiç kimse de yok.

        İstersen annene güzel bir kahvaltı ısmarla ya da öğle yemeği veya akşam yemeği. Ama annenle mutlaka zaman geçir. Unutma anne gerçektir. Annenin yerine hiçbir şey konulmaz.

        ‘ANNE OLUNCA ANLARSIN’

        Sanırım başlıktaki cümleyi duymayan kişi yoktur. Annelerin klasik lafıdır “Anne olunca anlarsın”. Hadi o zaman başka neler var klasik anne cümleleri, şöyle biraz hatırlayıp annelerimize sımsıkı sarılalım.

        Terlik geliyor şimdi.

        Nereye koyduysan oradadır.

        Akşam yatmayı bilmezsen sabah da kalkmayı bilmezsin.

        Senin yaşıtların evlenip çoluk çocuğa karıştı.

        Öleyim de gör.

        Ben sana güveniyorum, çevrene güvenmiyorum.

        Seni ben doğurdum.

        Babanın tarafına çekmişsin.

        Seni kaçırsınlar, beş dakika sonra geri getirirler.

        Kalk biraz yardım et, burası otel mi?

        Kızzzzzz erken gel. Babanla uğraştırma beni.

        Akşam baban gelsin gör sen.

        Oturma taşa, çocuğun olmaz.

        Aynılarını oğlun da yapacak sana.

        Odanı topla.

        Ayağına terlik giy.

        Yemek yedin mi?

        Ne yapayım sana.

        Bak senin için dolmalar yaptım, börekler açtım. Sabaha kadar mutfaktan çıkmadım.

        HELİN YERİNE ZEHRA

        Son zamanlarda gecelerde Hülya Avşar’ın kızı Zehra Çilingiroğlu’nu görüyorum. Bir dönem de teyzesi Helin Avşar’ı görürdüm. Hatta birlikte çok eğlenirdik Helin’le. Nesil değişiyor haliyle. Helin artık eskisi gibi çok gezmiyor, hatta bizim nesil çok gezmiyor, dışarıya çıkmıyor. Zehra ve yeni nesil sokaklarda. Hakkı, gezmeli, eğlenmeli. Zehra elimize doğmuştu. O doğduğu zaman Türkiye’nin en ünlü bebeği de doğmuş olmuştu. Hastane önünde az beklemedi magazin basını. O günler unutulmaz. Dikkat ediyorum da Zehra bir mekâna girdiği zaman fısır fısır başlıyor konuşmalar. Özellikle şu cümle ilk söylenen: “Hülya Avşar’ın kızı geldi.” Ünlüler ve çocuklarının en büyük sıkıntısı. Başka söze gerek var mı?

        SEVDİM

        Aslışah Alkoçlar ile Kerem Tunçeri’nin yakalanma pozu sonrasında ne yanıt verecekleri merak ediliyordu. Aslışah’ın lafı dolandırmadan, başka bir anlam yüklemelere izin vermeden, “Benim acemiliğim. Ailelerimizin haberi var. Birbirimizi tanımaya çalışıyoruz” demesi çok güzel oldu. Ayrıca son zamanlarda Kerem Tunçeri’nin adını çok kişiyle duyuyordum. Bu açıklama sonrasında hepsi silinip buharlaşmış oldu. Pek güzel oldu.

        Diğer Yazılar