Sergiye saldırmak yeni moda
SON yıllarda sergi salonlarına saldırma modası başladı. Önceki gün de İKSV tarafından Koç Grubu’nun ana sponsorluğunda düzenlenen 15. İstanbul Bienali ile eşzamanlı olarak Üsküdar Bağlarbaşı’ndaki Abdülmecid Efendi Köşkü’nde sergilenen eserlere saldırdı bir grup. Çünkü birileri sosyal medyadan olayı galeyana getirdi.
Bir fikrin olabilir. Bir şeylere karşı durabilirsin, eleştirebilirsin, tavrını koyarsın da saldırmak, kırmak, dökmek ne demek? Buna gerçekten artık bir son verilmeli.
**************
SON MODA SALDIRMALAR
- Neden baktın ha, neden baktın? Çat saldır!
- Sen kimsin ha, sen kimsin? Benim kim olduğumu biliyor musun? Çat saldır!
- Neden omuz attın? Sen kimsin oğlum? Çat saldır!
- Neden korna basıyorsun, neden selektör yapıyorsun? Çat saldır!
- Geçsene oğlum geçsene, bak şimdi senin ananı avradını... Çat saldır!
Böyle uzayıp giden saldırmalar var. İnsanımızın acilen sakinleşmeye ihtiyacı var. Hem de gerçekten acilen...
**************
SİZ SIKILMADINIZ MI?
SON birkaç yıldır Burak Özçivit hakkında:
- Kimi takip etmiş, kimi takip etmemiş?
- Kimi takipten çıkarmış kimi takipten çıkarmamış?
- Fahriye Evcen kıskanmış, bilmem kimi takibi bırakmış.
- Yok o kıskanmış, Fahriye takibi bırakmış.
- O kimi takip etmiş, bu kimi takip etmemiş?
Sıkılmadınız mı bu takip muhabbetinden Allah aşkına?
**************
MİDE AMELİYATLARINA BİRİ ‘DUR’ DESE
FARKINDA mısınız son yıllarda neredeyse her gün bir mide ameliyatından ölüm haberi duyar olduk. En son 75 kilo bir genç kadın midesini aldırdıktan sonra hayatını kaybetti. Hayali zayıf olmaktı ama zayıf olduğunu göremeden yaşamını yitirdi. Önceki gün de bir başka genç adamın ölüm haberi vardı haberlerde. Geride 2 çocuk ve gül gibi karısını bırakarak hayata veda etmiş. Nedeni tabii ki mide ameliyatı. Kendini bildi bileli kiloluymuş ve zayıf olmak en büyük hayaliymiş. Bir ay önce mide ameliyatı olmuş ve hayatını kaybetmiş.
Biri şu mide ameliyatlarına “Dur” mu dese yoksa bizim insanımız biraz spor, biraz kontrollü diyet yaparak şu mide ameliyatı sevdasından vaz mı geçse? Yazıktır, günahtır. Çocuk, çoluk, eş, anne, baba bırakıyorsunuz arkanızda. Bırakın Allah aşkına, kilolu olun daha iyi. Arkanızda ağlayan eşinizi dostunuzu, babanızı görünce yüreğim paramparça oluyor. Yazıktır, günahtır.
**************
MABEL’SİZ ‘MUHBİR’ EKSİK KALMIŞ
SILA ‘Muhbir’ şarkısını ilk kez Harbiye Açıkhava’daki konserlerinin ilk gecesinde yani 22 Temmuz gecesi Mabel Matiz’le birlikte seslendirdiğinden bu yana şarkı dillerde. Önceki gün de beklenen ‘Muhbir’ single olarak geldi. Ancak Mabel Matiz olmadan sadece Sıla söylüyor şarkıyı. Evet şarkı güzel, Sıla’nın yorumu harika ama şarkı Mabel Matiz’siz tuzsuz yemek gibi olmuş.
Sıla keşke daha önce Mabel’le birlikte seslendirdiği şeklinde dinlettirmeseydi şarkıyı. O zaman belki daha çok sahiplenebilirdik ki zaten sahiplenmiştik. Ama böyle eksik kalmış. Keşke bir de Mabel Matiz’li düet versiyonu yer alsaydı single’da. Çok daha güzel olurdu. Yemeğin tadı olurdu. Böyle eksiklik olmuş.
