Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        ASLINDA yeni dönemi Hamdi Topçu’nun 10 yıldan daha uzun bir süre yürüttüğü Türk Hava Yolları (THY) Yönetim Kurulu Başkanlığı’ndan istifasıyla başlatabiliriz. Bir havayolu şirketi için “başarı” kabul edilen hangi ölçü varsa, THY, Topçu’nun yönetimde bulunduğu yıllar boyunca, onların hepsinde ilk sıralara tırmandı.

        THY, Türkiye’yi dünyanın her tarafından başka taraflarına seyahat eden insanlar için bir ulaşım merkezi (hub) haline getirdi; o sayede de kendi hat ve yolcu sayısını hayal edilemeyecek noktalara taşıdı; hizmetin kalitesini de artırarak...

        Bunu büyük çapta Hamdi Topçu’nun liderliğine borçlu THY...

        Partilerde aday listelerine son rötuşlarının yapıldığı bir güne rastladığı için Hamdi Topçu’nun istifası, başarısını siyasete taşıma niyetiyle irtibatlı sanıldı. Öyle değilmiş. Bıraktığı boşluk herhalde doldurulur, ama yine de THY’nin Hamdi Topçu’lu dönemi takdiri hak ediyor.

        Bir THY yolcusu olarak, kendi hesabıma, milli havayolumuzla göğsümüzü kabartarak seyahat edebilmeyi sağladığı için Hamdi Topçu’ya tebriklerimi sunarım.

        ***

        Yüksek Seçim Kurulu’na teslim edilen listelere şöylesine bir göz atınca bile, önümüzdeki dönemin siyaset açısından farklı geçeceğinin işaretleri alınabiliyor. Her parti, diğerlerinden geriye kalmama heyecanıyla, milletvekili adaylarının yaşını aşağıya çekmiş, kadınların da siyasette önünü açmış görünüyor.

        Elbette, her partide isimleri ezbere bilinen isimlerin bazısı hâlâ listelerdeki yerlerini koruyor; ama öyle olanların sayısı her zamankinden bayağı az. AK Parti’nin daha kuruluşunda kurala bağladığı “her konumu üç dönemle sınırlama” ilkesi, o kadar keskin olmasa bile, diğer partiler tarafından da göz önünde tutulmuş gibi...

        Adaylarının büyük bölümünü önseçim sistemiyle belirleyen CHP’de, yerlerini hiç terk etmeyecek gözüyle bakılan isimler, genel merkezin kontenjanları yeni yüzler için kullanması yüzünden listelere giremedi. MHP genel hatlarıyla eskileri yerinde tutsa da, yeni yüzleri de listelerine aldı. HDP ise Selahattin Demirtaş ve Pervin Buldan dışında, iki dönem milletvekilliği yapmışları liste dışı tuttu.

        AK Parti’de en fazla merak edilen, liderin Cumhurbaşkanlığı’na çıkması ve Ahmet Davutoğlu’nun Başbakanlığı üstlenmesi sonrasında dengelerin ne olacağıydı. Görünen şu: Dengeler korunmuş durumda. “Kimin tercihleri daha önemli olacak?” sorusuna tek bir isim vermek zor. Temayül yoklaması, teşkilatın nabzını tutmaya yarayan anketler, genel merkezde oluşturulan komisyonların yürüttüğü yüz yüze mülakatlar ile çerçevesi oluşturulan kalabalık listelere, parti karargâhında silgiyi elinde tutan dar bir grup tarafından müdahale edildi. Bazı illerde son elemeyi Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yaptığı anlaşılıyor.

        Genel merkez kaynakları, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın liste verdiği ya da listelere müdahale ettiği yolundaki yakıştırmaları kabul etmiyor; ancak listelere bakınca Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hassasiyetlerine dikkat edildiği anlaşılıyor.

        7 Haziran seçiminden hangi parti önde çıkarsa çıksın, yeni Meclis’te kadınların sayısı artmış, ortalama yaş da bayağı düşmüş olacak...

        Nüfusunun 2/3’ü 30 yaşın altındaki gençlerden oluşan, kadınların sosyal hayatta daha görünür olduğu bir ülkeye yakışan bir Meclis...

        Seçimlere gidilen ortamlar, siyasetin doğası gereği umutların arttığı, ülkenin dört bir köşesinin bayram havasına girdiği ortamlardır. Umarım bu seçim de, eski seçimlerde olduğu gibi, umutlu ve sevinçli geçer.

        Diğer Yazılar