Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Yerden yaklaşık 10 bin metre yükseklikte, saatte 900 kilometre hızla uçarken bedenimizin nasıl etkilendiğini hiç düşündünüz mü? Dünyanın herhangi bir noktasına, yaşadığınız yerden çok farklı bir iklime sahip bir ülkeye doğru adeta bir tüpün içinde, olabildiğince steril bir ortamda uçarken vücudunuzda nelerin değiştiğini merak ediyor musunuz? Bence merak edin ve keyifli seyahatler için de tavsiyelere uyun. Neden mi? Uçaklar, hızlı ve konforlu ulaşım imkânı sağlamasına rağmen, özellikle kıtalararası uzun uçuşlarda, belli bir saatten sonra vücudumuzda birtakım değişiklikler hissetmemize sebep oluyor. Düşük kabin basıncı, dolaşımlı kuru havayı sürekli teneffüs etmek, hareket kabiliyetinin az olması ve uçuş boyunca maruz kalınan uğultu gibi etkenlerden organlarımız da etkileniyor.

        İLK ALARMI AĞZIMIZ VERİR

        Kabin içerisindeki dönüşümlü kuru hava, uçuş boyunca vücutta sıvı kaybı yani dehidrasyona sebep olur. Dehidrasyon vücutta en büyük alarmı ağız kuruluğu ile verir. Uçuş öncesi veya sırasında alkollü içeceklerden uzak durulmasının en önemli sebebi dehidrasyona katkı sağlamasıdır. Sıvı kaybının yalnızca su ile tolere edilmesi öneriliyor. Seyahat boyunca azar azar düzenli su içerek ağız ve boğazın ıslak tutulması gerekiyor.

        DİŞLERİMİZ KAMAŞIR

        Kabin basıncında meydana gelen değişim, dişlerinizdeki dolgu ve çürüklerinizin hava alarak ağrımasına sebep olabilir. Dişleriniz bu sebeple kamaşabilir.

        TIKALI BURNUNUZ SORUN OLUR

        Kabindeki nemlilik oranı yüzde 10 seviyelerinde yani oldukça düşüktür. Bu durum salgın hastalıkların yayılması için en ideal ortamlardan biridir. Tıkalı bir burun ile uçağa binmek kendinize yapacağınız en büyük kötülüklerden biridir. Uçuş öncesinde burnunuz tıkalıysa mutlaka hekiminizin kontrolünde bir burun damlası ile burnunuzu açarak uçağa binin.

        GÖZLERİNİZ KURUR

        Kabindeki kuru hava, gözlerinde lens olan yolcular için ciddi risk içeriyor. Lens ile seyahat edip bir de onunla uyursanız gözünüzü yeniden açamama ihtimaliniz fazla. Seyahatlerde lens yerine gözlüğe geçiş yapmak en etkili çözüm.

        BACAKLARINIZDA PIHTI OLUŞUR

        Uzun menzilli uçuşlarda, uzun süre koltukta oturmak, konforsuz olduğu kadar sağlıksızdır. Damarlardaki kan dolaşımını azaltan bu durum tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Halk arasında “ekonomi sınıfı sendromu” olarak bilinen, toplardamarlarınızda kan pıhtısı birikmesi olarak özetlenebilecek “Derin Ven Trombozu” tehlikesi söz konusu olabilir. Seyahat boyunca bolca yürüyün, oturduğunuz sürelerde de eklemlerinizi çalıştıracak egzersizler yapın.

        KULAĞINIZ İNİŞ-KALKIŞTA UYKU SEVMEZ

        Kulak sağlığını korumak da uçuş boyunca dikkat edilmesi gereken hususlardan biri. Özellikle iniş ve kalkışlarda hassasiyet daha yüksek boyutlarda. Kabin basıncındaki değişim, kulakların içerisindeki havanın azalmasına sebep olur. Özellikle uçuşun bu aşamalarında uyuyorsanız, yutma refleksinizi de geciktirdiğiniz için kulağın içinde meydana gelen vakum etkisi, kulaklarınızın tıkanmasına yol açar. Ayrıca yolculuk esnasında nezle durumunuz varsa, östaki borunuz da tıkanacağı için kulaklarınızda ciddi bir ağrı hissedersiniz.

        KALP RİTMİNİZ BOZULABİLİR

        Uçakla seyahat, stres etkisine de bağlı olarak kalpte ritim bozukluğuna sebep olabilir, bulunulan irtifaya bağlı olarak kalp atışları düzensizleşebilir. Bu durum kronik kalp rahatsızlığı olanlar, yüksek tansiyon hastaları veya uçuş esnasında alkollü ve kafeinli içecek tüketen yolcularda daha çok görülür. Dikkat edilmesi gerekir.

        MİDE VE AKCİĞER GENİŞLER

        Kabin içindeki düşük basınç, midenin genişlemesine yol açar. Bu durum, stresle birleştiğinde karın kaslarında ağrılara sebep olur. Bunun için uçuştan önce veya uçuş esnasında gazlı içeceklerden uzak durulması gerekir. Akciğerlerimiz uçuş sırasında genişler. Sağlıklı insanlar için önemli bir sorun teşkil etmeyen bu durum; astım hastaları için akciğer zarları arasındaki plevra boşluğuna hava birikmesi anlamına gelen “pnömotoraks” riski barındırır.

        AYAKLARINIZ ŞİŞER

        Uçuşlarda kilolu yolcular ayaklarının şişmesinden dert yanar. Bunu engellemek için sık sık ayağa kalkıp hareket etmek faydalı olabileceği gibi düz tabanlı, rahat ve ayağınızı sıkmayan bir ayakkabı seçimi de önemli bir etkendir.

        HOSTESLERİ KIZDIRAN 8 HAREKET

        Kabin görevlileri, olası bir tehlike anında uçağın 90 saniye içinde tamamen tahliye edilmesini sağlayacak kriz yönetimi donanımına sahipler, havada bir yolcunun acil sağlık problemi yaşaması halinde, uçağın en yakın meydana ineceği ana kadar müdahale edebilecek bir ilkyardım eğitimini de alırlar. Asıl görevleri ise uçuşun güvenli şekilde gerçekleşmesini sağlamaktır. Bütün bunlara ilave olarak kabin görevlileri, kısıtlı bir alan ve zamanda birçok şeyi aynı anda yapmaya çalışarak, yolcuları memnun etmek için gayret gösterirler. Çoğu yolcu, kabin görevlilerinin onları hizmetleriyle memnun etmek için uçakta olduğu yanılgısıyla hareket eder. Bu sebeple tartışır, kurallara uymaz. Dikkatle inceleyin, siz bu davranışların neresindesiniz?

        1. BAŞ ÜSTÜ DOLAPLARIYLA SAVAŞ

        Uçuş saatinin aksamaması için uçağa biniş ve yerleşmenin hızlı şekilde tamamlanması gerekir. Bu sebeple yolcular, uçağı belli kurallar çerçevesinde alınır. En arkada oturan yolcular ilk önce alınır ki, koridorda yoğunluk olmasın. Oysa yolcuların çoğu bagajlarını en yakınındaki baş üstü dolabına yerleştirme savaşı sebebiyle koridorda uzun zaman harcarlar. Hatta geçişleri engelleyerek, koridoru işgal ederler. Eğer yer bulmakta zorlanıyorsanız, kabin görevlilerinden yardım isteyin. Onları uçuş başlamadan germeyin...

        2. 'MERHABA' DEMEYENLER

        Uçağa binerken sizi uçağın kapısında karşılayan ve “Merhaba, hoş geldiniz” diyen, inerken de aynı şekilde uğurlayan kabin memurları, yolculardan herhangi bir cevap veya pozitif enerji alamamaktan rahatsızlık duyuyorlar. Keyifli bir seyahat için selamlaşmayı ve gülümsemeyi ihmal etmeyin.

        3. KÖTÜ ZAMANLAMACILAR

        Yiyecek-içecek servisi yapılırken çöpünü vermek isteyen yolcular veya çöpler toplanırken içecek bir şeyler talep edenler, kabin görevlilerinin en hoşlanmadıkları arasındadır. Yersiz istekler, rahatsız edici olduğu kadar, işlerinin aksamasına da sebep olur. Sınırlı imkânlarla yiyecek-içecek yüklenen uçakta, istediğinize kavuşabilmeniz için doğru zamanı seçerseniz, iyi sonuç alırsınız.

        4. AYAKLARINA HAKİM OLAMAYANLAR

        Uçak içinde ayakkabılarını çıkarıp (bazen ayakkabı ile) ayaklarını, koridora, kabinin duvarına veya başka bir yolcunun koltuğuna uzatan yolcular ciddi rahatsızlık sebebi. Kabin görevlilerinin böylesi durumlarda o yolcu için içlerinden neler geçirdiklerini bir tahayyül edin. Ayrıca bu yolcular arasında ciddi tartışmalara sebep olduğundan en sevimsiz hareketlerin başında sıralanıyor.

        5. GÜVENLİK DEMOSUNA DİKKAT ETMEYENLER

        Uçuş öncesi ekranda ya da kabin görevlilerinin gerçekleştirdiği güvenlik demosuna dikkat eden yolcu azdır. Çoğu yolcu da acil durumda ne yapacağını tam olarak bilmez. Oysa bu brifingi can kulağıyla dinlemek ve o sırada işini yapan kabin görevlilerine saygılı olmak gerekiyor. Özellikle acil çıkış kapılarını tercih eden yolcuların özel bilgilendirmelere dikkat etmemesi ve güvenlik kartlarının incelenmemesi en can sıkıcı olan davranışlardan.

        6.İNİŞTE LAVABOYA GİDENLER

        Uçağın iniş için alçalmaya başladığı anonsunun ardından, herkesin yerine oturması ve kemerlerini bağlaması beklenirken, bazı yolcuların tuvaletin yolunu tutması hoş karşılanmıyor.

        7. DOKUNMAYI SEVEN YOLCULAR

        Yolcuların kabin görevlisini çağırma düğmesini kullanmak yerine, koridorda yürüyen kabin görevlilerine dokunarak bir şey istemesi en rahatsız edici davranışlardan.

        8. HAKSIZ YERE SUÇLAYANLAR

        Uçuşlarda meydana gelen, kabin görevlilerinin hiçbir alakası olmayan gecikme, iptal ya da herhangi bir problemle ilgili olarak yolcuların, kabin memurlarını suçlayıcı tavırları, en rahatsızlık veren konulardan bir diğeri.3

        AİRPORT, THY TEKNİK'İN HANGARINDA

        Bu hafta Airport’un konuk bölümü için stüdyo dışına çıkıp uçakların kalbine, havacılığın mutfağına gittim. Türk Hava Yolları’nın bir iştiraki olan THY Teknik A.Ş.’nin genel müdürü Ahmet Karaman’ı hangarda ziyaret ettim. THY Teknik, uçak bakım, onarım ve yenilemede (MRO) yaptığı ciroyla dünyanın en büyük ilk 10 MRO şirketi arasında 7. sırada yer alıyor. Hedefi ise Türkiye dışında yeni merkezler oluşturarak ilk 5’e girmek. Karaman ile uçaklara bakımların hangi aşamalarda, nasıl yapıldığını, kabin içinde yolcuları rahatsız eden aksaklıkların nasıl giderildiğini, birçok yolcunun merak ettiği eski-yeni uçak tartışmasının uçuş güvenliğiyle ilgisini sordum. Aydınlatıcı, bilgilendirici cevaplar aldım. Ayrıca bu haftaki programda havalimanlarının transit yolculara yönelik hizmet yarışları, NASA’nın yeni bir yazılımla havayolu seyahatlerinde gecikme ve rötarları azaltma sisteminin nasıl çalışacağına dair bilgiler de yer alacak. Programın rota bölümünde ise masalsı kasabaları, bin yıllık zeytin ağaçları ve özgün mutfağıyla İtalya’nın Puglia bölgesinin başkenti Bari var.

        Yarın 12.10’da Habertürk TV’ye bekliyoruz.

        Diğer Yazılar