Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Çoğunuz özetle biliyorsunuzdur Sivil Toplum Kuruluşları (STK), oda, sendika, vakıf ve dernek adı altında faaliyet gösterir.

        Topluma yararlı bir hizmet geliştirmek için kurulmuş yasal topluluklardır.

        Sivil Toplum Kuruluşları, herhangi bir devlet organından bağımsız bir şekilde özel kişilerin girişimiyle kanuni olarak kurulmuş her türlü organizasyon için kullanılan genel bir terimdir.

        Bu kısa bilgiden sonra geleyim sadede..

        Çoğu STK’nın bir işe yaramadığı düşüncesindeyim.. Üyelerine, kentine, topluma ya da insanlığa bir yararı olmayan onlarca dernek, oda var.

        Bazılarında başkan ve yönetimlerinin amacı bellidir. Koltuğu korumak, makam ve makam arabası sahibi olmak, hakkı huzur (toplantı başına alınan para) almak, protokole girmek en büyük hedefleridir.

        Düşünce bu olunca da faydasız, nafile işler yaparlar, göz boyarlar, kandırırlar, bağlama yaparlar..

        Çoğu kişi de üyesi olduğu bu kurumlara zaten güvenmez.. Oy vermeye bile gitmez. Oy verenlerin çoğu da sorgusuz sualsiz sandığa gider.

        Sonuçta başkan ve yönetimi 30, 40 bilemedin 50 yıl o koltuktan inmez..

        KONUŞMA, SEN YAP

        Ziraat Odaları Genel Bakanı Şemsi Bayraktar, hafta başı açıklamalar yaptı. Üreticilerin korunmadığından, aracıların kazandığından yakındı.

        Söyledikleri doğru.. Mesela Ödemiş’i ele alalım. Patates tarlada 30-40 kuruş, manavda 3-4 lira.. Yani aradaki fark 10 kat..

        Bu örnekler çoğaltılır. Bayraktar’ın ‘üretici eziliyor’ eziliyor sözleri doğru, yaptıkları yanlış.

        Adama sorarlar, başında bulunduğun kurumun görevi o üreticiyi korumak değil mi başkan?

        Her şeyi devletten beklemek adet olmuş.

        “Devlet teşvik versin, destek primi versin, ihracatta önümüzü açsın, az vergi alsın, suyu ucuz versin, mazotta indirim yapsın..”

        İstekler çok..

        Peki benim de üretici adına sizden bir isteğim olacak. Buna öneri de diyebiliriz.

        Ziraat Odaları güçlü bir kurum.. Parası, pulu, malı her şeyi var.

        Kur bir marketler, mağazalar zinciri. Tüm illere yayıl. Aracıyı kaldır.. Aracı sen ol.. Tarladan aldığın ürünü bu mağazalarda sat. Hem çiftçi kazansın, hem tüketen vatandaş.

        Piyasa dengesini de sen kurmuş olursun.. Ayrıca marketlerde binlerce kişiye iş sağlamış olursun..

        Buyur.. Devleti bekleme sen yap..

        NE GÜZEL SÖYLEMİŞ

        Öl, söz verme. Öl sözünden dönme.

        (Hacı BEKTAŞ)

        Diğer Yazılar