Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        İyilik, bir insan ya da canlıya yardım etmek, onu zor bir durumdan kurtararak, yaşamasına ve sonuçta ontolojik sürecini tamamlamasına olanak sağlamaktır. Bu yüzden de iyilik kavramı, tüm insanlığın değerlerinin merkez gücünü oluşturur.

        Sadece belli bir ırka, bir dine atfedilemez.. Ancak bu vicdanlılık Türk toplumlarında varoluştan bu yana ağırlıklı olarak hakimdir. İslam diniyle birlikte de birbirini tamamlamış, pekişmiştir. Türk kültürünün en önemli arşiv değerlerinden olan Dede Korkut hikayelerinde, cömertlik, yardımseverlik, iyilik hep ön plandadır. İyilik, kişilerin davranışları, yaşam biçimi ve geleneklerinde vücut bulur.

        İnsanlar, yeryüzündeki en şerefli varlık olarak gelişir, değişir ama iyilik kültü hep aynıdır.

        Zamanımızda da vakıflar, dernekler ve oluşumlar; insanlığa, canlılara yardım için çaba göstermektedir. Bugün burada İnsan İletişim Derneği’nin başlattığı bir projeyi aktarıp iyiliklerine bir katkı da ben koymak istiyorum.

        SICACIK AYAKLAR

        Yaşları 30’la 40 arasında değişen pırıl pırıl üç gencin (Kıvanç Kılıçer, Seda Diren ve Can Gökçeatam) yönettiği derneğin 2015 yılı sonunda başlattığı “Bir Çift Mutluluk Projesi”ne yapılan bağışlar sayesinde 3 bin 750 çocuk yeni ayakkabılarına kavuştu.

        Eğer siz de Anadolu’daki köy okullarında okuyan dar gelirli ilkokul öğrencilerine, soğuğa dayanıklı okul ayakkabısı göndermek ve onları mutlu etmek istiyorsanız, buyrun.

        Haftalık olarak güncellenen bağış listesi ile dikkat çeken kampanyada, Ekim 2016 itibariyle 150 bin lira toplandı.

        Bu kampanyaya katılan okulları ve ayakkabılarını alan öğrencilerin resimlerini, derneğin “http://www.insaninternational.org/birciftmutluluk/” linkinden görebilirsiniz.

        SİZ DE EL UZATIN

        Dernek yöneticileri şunları aktardı:

        “Bir Çift Mutluluk projesi Anadolu’daki köy okullarında okuyan ve gelir durumu düşük olduğundan ayakkabı alamayan öğrencilere ayakkabı sağlamak üzere oluşturuldu. 33 ilde 10 bin çift ayakkabının ihtiyaç sahibi öğrencilere ulaştırılması hedeflendi.

        Hava koşulları ve uzun okul yolu mesafelerine daha az dayanıklı olan ilkokul 1 ila 3. sınıf öğrencileri yaş grubu olarak belirlendi. Okul yönetimi, sınıf öğretmenleri ve yerel yönetimlerin işbirliğiyle oluşturulan projede, ayakkabıların ilk elden çocuklara ulaştırılması önem taşıyor. Ziyaretimiz sırasında Anadolu’nun pek çok köyünde kış aylarının çocukları okul yolunda nasıl zorladığını gördük. Kara lastiğin, hatta terliğin içinde ıslanmış buz gibi olmuş minik ayaklarına rağmen gülen gözleri ile bizi karşılayan çocuklarla tanışınca ne kadar doğru bir adım attığımızı bir kez daha anladık.

        Öte yandan hedeflediğimiz 10 bin çocuk için yolu yarılamadık bile. ‘Desteğim doğru ellere ulaşıyor mu?’ sorusuna ise, süregelen bin bir aksiliğe rağmen net cevabımız: Kesinlikle evet..”

        Hadi siz de durmayın, bir çocuk mutlu edin.

        NE GÜZEL SÖYLEMİŞ

        Ağaçlar gibi ol, bırak ölü yapraklar düşüp gitsin.

        (MEVLANA)

        Diğer Yazılar