Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        DİSK’in taşeron işçi çalıştırılmasına karşı İzmir’de başlattığı eylemlerde, muhalefetten bazı milletvekillerini en ön sıralarda gördüm.

        Sendika yöneticileri ve işçilerle kol kola yürüyorlar, slogan atıyorlardı.

        Verdikleri demeçlerle, taşeronlaşmaya karşı olduklarını duyuruyorlardı.

        Çoğu kişi, “Bravo bu milletvekillerine. İşçi dostu ve emekçinin yanındalar” diye övüyor.

        Çünkü dıştan görünüş bu..

        Ben de işin gerçeğini bilmesem onlar gibi alkışlardım ama bazı vekiller için bunu yapamıyorum..

        Çünkü bu milletvekilleri, ‘emekçinin yanındaymış gibi gözükerek çalışanın hakkının nasıl sömürüldüğünü’ aklıma getiriyor..

        Nereden çıktı şimdi bu demeyin... Nedenini anlatayım.

        Türkiye Büyük Millet Meclisi; milletvekillerinin 1. danışmanına brüt 6 bin 150, 2. danışmanına yani sekretere 5 bin 382 ve 3. danışmanına (şoför ya da başka bir danışman) 4 bin 645 lira brüt ödeme yapıyor.

        EL KOYma yöntemi

        Nette ise maaşlar 4 bin 500 lira, 3 bin 700 lira ve 3 bin 300 lira olarak ödeniyor.Yan ödemelerle danışmanların ceplerine sırayla 5 bin, 4, bin, 3 bin 500 lira giriyor.

        Emeğe saygısızlık bundan sonra başlıyor.. Meğer vekillerden bazıları, danışmanlarının maaşlarına el koyuyormuş. El koyma yöntemi de şöyle işliyormuş:

        — İşe alırken, “Maaşının yarısını bana vereceksin” diyor. Kabul ederse işe başlatıyor. Vekil, danışmanının bankamatik kartını alıyor ve yarım maaşı elden veriyor. Gerisi kendine kalıyor.

        — Şoför olarak işe başlatılanlara da aynı yöntemi uyguluyor. “Seçim bölgemde de bir şoför tutacağım” diyerek bir kişinin maaşı ikiye bölünüyor.

        “Benzin masrafım çok. Maaşından kesip buna ayıracağım” diyerek her ay danışman maaşından bin lira kesiyor.

        “Meclis bürosunun masrafları” diye çiçek, telgraf, kırtasiye gibi masrafları danışmanları arasında pay ediyor.

        — Milletvekilleri birinci derece yakınlarını yanlarında çalıştıramıyor. Ona da bir yöntem bulunmuş. Yakınlarını milletvekili arkadaşlarıyla değiş-tokuş ediyor. Milletvekilinin kardeşi diğer vekilin yanında, onun kardeşi de kendisinin yanında. Fiiliyatta ise kendileriyle çalışıyor.

        Bir TBMM yetkilisi anlattı

        Konuştuğum bir TBMM yetkilisi şunları söyledi:

        “Bu konuyla ilgili çok duyum aldık. Araştırdık, anlatılanlar maalesef doğru. Milletvekillerine bir şey diyemiyoruz. Bu durum, iki kişi arasında olan bir şey.”

        Durum bu.. İşte o işçilerle omuz omuza yürüyen bazı vekiller (isimleri bende), çalıştırdığı danışmanın hakkını böyle yiyor. Sonra da yüzleri kızarmadan emekçi hakkı savunuyorlar.

        Çalıştırdığı danışmanın hakkını yiyenler arasında diğer partilerin milletvekilleri de var.

        Yani onlar da çalışanını eziyor. Ama, iki yüzlülük edip işçinin hakkını savunmak için sendikayla kol kola yürümüyor.

        NE GÜZEL SÖYLEMİŞ

        Allah sizi korumak için bazı insanları hayatınızdan çıkarır. Peşinden koşmayın.

        (Necat ÖZEN)

        Diğer Yazılar