Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        ALLAH’IN belası Yunan filozofları!

        Eğer onlar olmasa bu sabah da televizyonda, radyoda onlarca ölüm haberi duyup hiçbir şey olmamış gibi hayatıma devam edecektim. Ama hemen her konuda olduğu gibi ‘ölüm’ konusunda da bol bol inciler yumurtlayan ‘antik’ filozoflardan birinin “Duymak düşünmekten daha az üzer bizi...” dediğini okudum bir yerde!

        Ve o andan beri her gün duyup geçtiğim ‘ölümler’ üzerine düşünüp duruyorum.

        Ülke olarak son birkaç aydır ‘ölüm’ duymaya o kadar alıştık ki neredeyse üzerine hiç düşünmez olduk.

        3, 5, 10, 20 ‘ölüm’ bizim için bir istatistik oldu. Sayıların azlığına çokluğuna göre veriyoruz tepkilerimizi. 1-2 ‘ölüm’e başımızı çevirip bakmıyoruz bile! 8-10 ‘ciğerimizi yakıyor’, 15-20’lerde ise isyan ediyoruz ‘ölüme’... Artık o kadar sıradan geliyor ki ‘ölümler’ bu isyanlarımızı bile 24 saat geçmeden unutuveriyoruz.

        ‘Ölümü’ düşünmüyoruz işte duyuyoruz ve yanından öylece geçip gidiyoruz... Bir ateşin orta yerinde yüzümüz gözümüz alevler içindeyken, ‘ateşin sadece düştüğü yeri yaktığını’ farz edip kendimizi kandırıyoruz.

        KANUNLA ENGELLENEMEZ!

        Her Allah’ın günü yeni ‘ölüm’ haberlerine gözümüzü açtığımız şu günlerde The Guardian’da gördüğüm bir haber başlığı beni gülmekten öldürdü! “Dünyada ölümün yasak olduğu yerler nereleridir?” başlığını okur okumaz içimden geçenleri buraya yazsam beni kesin öldürürler, o yüzden makalenin içeriğini anlatayım.

        Belki içinizde bileniniz vardır ama ben ilk kez duydum. İtalya’da ‘çizmenin burnunda’ bulunan Sellia kasabasında ‘ölmek’ yasaklanmış! 537 kişinin yaşadığı kasabada ölenler ya da hastalananlara ceza kesiliyormuş. Benim içimden geçenlerin sizin de içinizden geçtiğini biliyorum şu anda ama durun saydırmadan önce kasabanın belediye başkanı Davide Zicchinella’yı dinleyin!

        Sellia’da nüfusun büyük çoğunluğunun 65 yaş üzeri olduğunu belirten Zicchinella, ekliyor: “Bu koyduğumuz ceza da bir şaka değil. Güney İtalya’daki birçok kasaba gibi bizimkinde de gençler büyük şehirlere gidiyor. Eğer bu yasağı getirmezsek yakında burası hayalet bir kasaba olacak. Önüne geçilemez bir şeyi kanunlarla engelleyemezsin bunu biliyoruz. Bizim amacımız ölümle savaşmak! Kendine iyi bakmayan, vücuduna zararlı alışkanlıklar edinen, sağlık kontrollerini zamanında yaptırmayanlar 10 Euro ceza ödeyecek ve vergileri artırılacak!” Yasak yürürlüğe girdiğinden beri 100 Sellialı sağlık kontrollerini yaptırmak için hastaneye koşmuş bile:)

        FANTASTİK AMA GERÇEK!

        ‘Ölüm’ün hayattaki her şeyden ucuz olduğu bir ülkede, ‘ölümü’ yasaklayan bir kasabanın haberini okumak insanı güldürüyor gerçekten. Daha da acayip olanı Sellia’nın ‘ölümü yasaklama’ konusunda tek olmadığı. Fransa’da Cugnaux 2007’de, Sarpourenx 2008’de, Brezilya’da Biritiba Mirim 2005’te, İspanya’da Lanjaron 1999’da ve yine İtalya’da Falciano del Massico 2012’de ‘ölümü’ yasaklamış! Ve hemen hepsinde de ‘yasak’ nedeni aynı: “Mezarlıkta yer kalmadığı ve yeni mezar yeri için izin alınamadığı için ölmek yasak!”

        Japon adası Itsukushima’da 1868’e kadar yasakmış ölmek! Norveç’in kutba yakın adalarından Spitsbergen’de ise yerel mezarlığa gömülen cesetler ‘soğuk’ nedeniyle çürümediği için 1950’den beri ölmek yasakmış!

        Bir ‘Alacakaranlık Kuşağı Öyküsü’nde okusak “Hadi lan ordan” diyeceğimiz şeylerin gerçek hayatta olduğunu öğrenmek fantastik bir filmin içinde dolaşmak gibi gerçekten!

        KEŞKE BİZDE DE YASAKLANSA

        “Duymak düşünmekten daha az üzer bizi...” diyen antik Yunan filozofunun memleketinde, Mikanos Adası’nın yanı başındaki Delos’ta da MÖ 5’inci yüzyılda ölümle birlikte doğmanın da yasak olduğunu öğrenince makaleyi okuduğum ekranı kapattım...

        Sağımızdan solumuzdan yağan, her gün ya televizyondan, ya gazetelerden ya da bir arkadaşımızdan ‘duyduğumuz’ ölümler üzerinde düşünmeyip geçiyoruz işte... Daha çok duyup gün geçtikçe daha az üzülüyoruz... Her sabah bu kısırdöngüye açıyoruz gözlerimizi uzun süredir...

        Ama artık yeter...

        Çok öldük! Keşke artık birileri de çıkıp bizim ülkemizde ölümü yasaklasa!

        Diğer Yazılar