Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Son bir haftadır Türkiye İstatistik Kurumu’nun ‘İl Düzeyinde Yaşam Memnuniyeti 2013’ başlıklı araştırmasının sonuçlarına göre Sinopluların yüzde 77.7’sinin nasıl ‘çok mutlu’ olabildiğini düşünüp mutsuz mutsuz dolaşıyorum ortalıkta! Hayatının son yıllarında bir dostuna yazdığı mektupta “Mutluluğum sınır tanımıyor” diyerek mutluluk konusunda bütün insanlığa tur bindiren Tolstoy’u bile kıskandıracak derecede mutlu olan Sinopluların bilip de benim bilmediğim şey nedir acaba?

        EVİNİN ÖNÜNÜ SÜPÜR, MUTLU OL

        “Dünyanın tüm sırlarına vâkıf olmuş büyük bilge yanındaki dostuna dönmüş, az ileride kapısının önünü süpürmekte olan yaşlı komşusunu göstererek; ‘Herkes benim önümde saygı ile eğiliyor. Yıllarımı hayatın sırrını çözmeye adadım. Büyük bir bilge oldum. Ama hayatımın hiçbir döneminde şu yaşlı komşumun evinin önünü süpürdükten sonra duyduğu mutluluk hissini duymadım’ demiş...” Öykü üç aşağı beş yukarı böyleydi. Sanırım Arjantinli büyük yazar Borges, ‘Olağanüstü Masallar’ kitabında anlatıyordu. Mutluluğun sırrı ne malda ne mülkte, ne şanda ne şöhrette, ne parada ne de pulda demeye getiriyordu işte...

        BORGES’E KADERİN ACI BİR OYUNU

        Hayatının en mutlu haberini alıp Ulusal Kitaplık Müdürlüğü’ne atandıktan bir yıl sonra görme yetisini tamamen kaybeden Borges, kaderinin bu acı oyunu üzerine mutsuzluğa kapılmayıp ‘Armağanlar’ diye bir şiir yazmıştı: “Kimse yakınıp yerindiğimi sanmasın bu lütfundan yüce Tanrı’nın, bana ilahi bir şaka yaptı kitabı ve körlüğü aynı anda bağışladı...”

        SADECE SAĞLIKLI OLMAK YETER Mİ?

        Ne zaman başımı üzerine çıkarmayı başarsam küçücük dalgalarıyla beni diplere çeken koca bir deniz olan hayatımın herhangi bir noktasında mutlulukla karşılaşıp sohbet etmişliğim vardır benim de! Ancak Borges’ten farklı olarak ben her mutlu anımın ardına takılan, bitmek bilmeyen yollar, sonu gelmeyen filmler gibi uzun mutsuzluklarım için “İlahi bir şaka” deyip geçemiyorum... Yüzde 84.3’ü sağlıklı olduğu için kendisini mutlu hisseden Afyonkarahisarlıların aksine sağlıklı olduğumda maddi durumum için dertleniyorum. Balıkesirlilerin yüzde 86’sı geleceğe umutla baktığı için mutluluğuna mutluluk katarken, ben geçmişteki bir küçük ana takılıp kederlerden keder beğeniyorum...

        KATLANMAYIN, HEMEN KURTULUN

        Birkaç yıl önce okumuştum ünlü kişisel yaşam koçu Talane Miedaner, daha iyi bir yaşam için yaşam enerjilerimizi artırmamız gerektiğini, bunun için de ilk yapmamız gereken şeyin katlanmak zorunda kaldığımız her şeyden kurtulmak olduğunu söylüyordu: “İşinizden mi bunaldınız, kurtulun ondan... Eşinizden mi bunaldınız, kurtulun ondan... Arabanızdan mı bunaldınız, kurtulun ondan... Evinizden mi bunaldınız, kurtulun ondan... Arkadaşlarınızdan mı bunaldınız, kurtulun hepsinden... Bakın çok mutlu olacaksınız...”

        BUDA’NIN SÖYLEYECEKLERİ VAR

        Yine Borges’in anlattığı ve yaklaşık 2500 yıl önce yaşayan Buda’ya atfedilen bir öyküde ise mutluluk ile mutsuzluk arasındaki fark şöyle anlatılıyor: “Adamın biri savaşırken okla yaralanmış ama oku çıkarmalarını istememiş. Önce oku atanın adını, hangi kasttan olduğunu, okun neden yapıldığını, okçunun oku attığı sırada nerede durduğunu, okun uzunluğunu öğrenmek istemiş. Bütün bunları öğrenmeye çalışırken de ölmüş! Buda bütün bu olup biteni duyunca, ‘İşte ben insanın önce oku çekip çıkarması gerektiğini öğretiyorum’ demiş...”

        MUTSUZLUĞUM SINIR TANIMIYOR

        Benim gözümde dev bir mutsuzluk cumhuriyeti olma yolunda dev adımlarla ilerleyen ülkemizin orta yerinde mutlu mesut yaşayan Sinopluların yüzde 77.7’si hayatları boyunca, yaşam koçu Talane Miedaner’in adını hiç duydular mı bilmem ama Buda’ya atfedilen ‘Ok’ öyküsünün anafikrini yalayıp yuttukları bir gerçek. Onlar hayatlarının orta yerine saplanan oku çekip çıkardıkları için, Tolstoy gibi, mutlulukları sınır tanımazken; bense burada oturmuş incir çekirdeğini doldurmayan cümleler kurup “Neden mutsuzluğum sınır tanımıyor!” diye sızlanıyorum...

        Diğer Yazılar