Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Önümüzdeki haftalarda yeni filmi “Dönüm Noktası” (The Humbling) ile karşımıza gelecek usta aktör Al Pacino’nun filmografisine odaklandık bu hafta. Yaşayan efsane oyunculardan biri olan Pacino’nun en iyi 10 filmini seçmek, tahmin edeceğiniz gibi pek kolay olmadı

        Baba 1972

        (The Godfather) Yönetmen: Francis Ford Coppola

        Kötü adamların dünyasında, istemediği halde “büyük oyuncu” olmak zorunda kalan bir adamın trajedisi. Babası, Michael’ın ailenin karanlık suç işlerine asla bulaşmamasını ve yasal bir kariyer yapıp “ipleri elinde tutan”lardan biri olmasını planlamıştır. Ama olaylar, mafyaya karşı mesafeli duran Michael Corleone’yi bir anda ailenin lideri haline getirir. Pacino sakin, doğal ve sade yorumuyla genç Michael’ı unutulmaz bir trajik kahramana çeviriyor.

        Serpico 1973

        Yönetmen: Sidney Lumet

        1970’li yılların gerçekçi şehir polisiyelerinin başyapıtlarından biri. Serpico rüşvet kabul etmeyen, akıntıya karşı yüzen, idealist bir New York polisi. Teşkilatın kara koyunu olma pahasına dürüstlüğünden ödün vermeyen genç polis Serpico’da Pacino, kuşağının en iyi oyuncularından biri olduğunu kanıtlamış, Altın Küre’yi kazanmış, Oscar’a da aday olmuştu.

        Köpeklerin Günü 1975

        (Dog Day Afternoon) Yönetmen: Sidney Lumet

        Gerçekten yaşanmış bir olaydan esinlenen film, sevgilisinin cinsiyet değiştirme operasyonu için banka soymaya kalkışan Sonny ve arkadaşının öyküsünü anlatıyor. Yılın en sıcak günlerinden birinde gerçekleşen soygun bir süre sonra Sonny için bir medya şovu haline geliyor. Pacino’nun farklı karakterleri canlandırmaktaki başarısını gösteren gerçekçi bir film.

        Yaralı Yüz 1983

        (Scarface) Yönetmen: Brian De Palma

        Miami 1980. Kübalı göçmen Tony Montana uyuşturucu kartelini ele geçirir ama açgözlülüğü başına bela olur. Pacino, Amerikan sinemasının mihenk taşı karakterlerinden biri olan Tony Montana’yı aşırıya kaçmaktan korkmayan bir yorumla canlandırıyor. Latin çete liderlerinin, uyuşturucu kartellerinin henüz sinemanın gündemine girmediği bir dönemde çekilen “Yaralı Yüz” sayısız filme ilham kaynağı oldu. Pacino’nun oynadığı Tony Montana da birçok benzer karakter için model haline geldi.

        Glengarry Glen Ross 1992

        Yönetmen: James Foley

        David Mamet’in kendi oyunundan sinemaya uyarladığı film, bir emlak ofisindeki satıcıların stres dolu hayatından kesitler aktarıyor. Rekabetin ruhlarını harabeye çevirdiği satıcılardan birini oynayan Al Pacino, bireysel şov yapmadan ekip oyunculuğunun bir parçası olmayı başarıyor. Özellikle bir restoranda Jonathan Pryce’ın oynadığı müşteriye satış yaptığı sahnede muhteşem. En iyi yardımcı oyuncu dalında Oscar adayı olmuştu.

        Kadın Kokusu 1992

        (Scent of a Woman) Yönetmen: Martin Brest

        İlk Oscar’ını kazandığı film. Seyredince “Vermeselerdi ayıp olurdu” diyeceğiniz kadar olağanüstü bir performans sergiliyor. Üstelik son derece riskli bir rol. Gözleri görmeyen, mizah duygusuyla ayakta duran aksi ve agresif bir adamı oynuyor. Film, hafta sonu kendisine bakmak için gelmiş genç öğrenciyle yaptığı bir kaçamak üzerine kurulu. Özellikle dans sahnesinde mükemmel.

        Carlito’nun Yolu 1993

        (Carlito’s Way) Yönetmen: Brian De Palma

        Hapisten yeni çıkmış Porto Rikolu Carlito, suçtan ve uyuşturucudan uzak durmaya kararlıdır. Biraz para kazanıp kendine yeni bir hayat kurmayı planlar. Ama suç dünyasının onu rahat bırakmaya niyeti yoktur. De Palma’nın usta işi yönetimi ve Pacino’nun seyirciyi alıp götüren duygusal yorumu “Carlito’nun Yolu”nu 1993’ün en iyilerinden biri yapmıştı.

        Büyük Hesaplaşma 1995

        (Heat) Yönetmen: Michael Mann

        Pacino filmde, “büyük balık” peşinde koşan usta bir soyguncuyu (Robert De Niro) yakalamak isteyen, işine tutkuyla bağlı, gözü başka bir şey görmeyen bir polisi oynuyor. Yakalamak istediği soyguncunun da ondan farkı yok aslında. İki büyük aktörün filmde karşı karşıya gelip sohbet ettikleri tek sahne, sinema tarihinin unutulmaz sahnelerinden biri olarak kabul ediliyor.

        Köstebek 1999

        (The Insider) Yönetmen: Michael Mann

        En iyi gazetecilik filmleri seçkimizde de yer alan ve yaşanmış bir olayı sinemaya aktaran filmde Pacino, “60 Dakika” programının yapımcısı Lowell Bergman’ı canlandırıyor. Bergman, sigara üreticisi bir şirket için çalışan bilim adamı Jeffrey Wigand’ı programına çıkarmak için çok yönlü bir mücadele veriyor. Film, Pacino’nun hedefine odaklanan, kararlı, ısrarlı ve tutkulu karakterleri oynamak konusunda uzman olduğunun kanıtı.

        Donnie Brasco 1997

        Yönetmen: Mike Newell

        Polis kayıtlarına geçen bir olaydan yola çıkan film, “köstebek” olarak mafyaya giren FBI ajanı Donnie Brasco (Johnny Depp) ile çete lideri Lefty (Pacino) arasındaki dostluğun öyküsünü anlatıyor. Donnie, Lefty’nin güvenini kazanır ve onun yakınlarından biri olur. Her arkadaş gibi ikisi de birbirlerine ihtiyaç duymaya başlarlar. Şiddet ve mizahın yan yana geldiği, Pacino’nun ustalığını konuşturduğu sağlam bir film.

        Diğer Yazılar