Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Yeni bir kahraman çıktı dünya minderlerine, bütün rakiplerini ezdi geçti, son şampiyon Rus’u perişan etti... Metehan Başar, dünya şampiyonu olarak altın madalyayı boynuna taktı, İstiklal Marşımızı Paris’ten bütün insanlığa dinletti... Sonra da Rıza Kayaalp, başarılarına bir yenisini ekledi ve 3. kez kürsüye çıktı.

        Ata sporumuz güreş ülkemizi gururlandırmaya, milletimizin yüzünü güldürmeye devam ediyor... Hala madalya depomuz güreş, hala en çok canımızın sıkıldığı anda, hezimetler yaşadığımız ortamda, yine sahne alıyor ve moralimizi yerine getiriyor...

        Hem de Dünya Güreş Şampiyonası’nın hemen başlangıcında... Daha Olimpiyat şampiyonumuz, büyük starımız Taha Akgül sahne almamışken, pek çok aslanımız, mindere çıkmamışken...

        Rio Olimpiyatları’nda bütün branşlarda sapır sapır dökülmüşken, atletizm, halter ve tekvandoyla teselli madalyası almışken, meydana çıkan ve Türkiye’ye kazandırdığı 5 madalyayla prestijimizi kurtaran güreş...

        Adeta, bu kadroda sevgisiyle, özverisiyle, yüreğiyle emek vermiş zamanın Güreş Federasyonu Başkanı Osman Aşkın Bak’a, bugün Gençlik ve Spor Bakanı olarak ‘hoş geldin’ diyor... Demek ki emekler zayi olmuyor, bir şey ekiyorsanız, gün geliyor, onu biçiyorsunuz...

        Ali Gümüş, keşke sağ olsaydı da güreşin yükselen itibarını ve madalya coşkusunu kalemiyle destanlaştırsaydı... Bereket bugün Ata Karataş Hocamız var da bazı haberleri ondan alıyoruz... Metehan’ın; Olimpiyat ikincisi, dünya şampiyonu Milli Takım Teknik Direktörü Hakkı Başar’ın yeğeni olduğunu öğrendiğimiz gibi...

        Koca Güreş Federasyonu’nun, başarılarını pazarlayacak hala sağlıklı bir iletişim birimi yok... 70-80’li yılların acıların yazarı, beraber Tercüman ve Yeni Şafak’ta birlikte çalıştığımız Ali Gümüş’ü bugün çok arıyoruz.

        Diğer usta güreş yazarlarınızı... Rahmetli Kazım Kanat’ı da, TRT’den Cihat Soysal’ı da... Ama bugün hala sağ ve sağlıklı olan eski güreş, bugünkü futbol yazarlarımızı da yeniden göreve davet ediyoruz... Halil Özer, Faik Gürses, Celal Demirbilek ve bugün köşesi kalmayan diğer yazarlarımızı da... Çünkü, güreşin geleceği var...

        Gerçi, başta güreş ve haltercilerimiz olmak üzere ve özellikle de merhum boksörümüz Sinan Samil Sam’ın, 2008’de çıkardığımız kanuna rağmen, devlet sporculuğu ve şeref aylığı hala bağlanamadı ama olsun... Varsa yoksa futbol... Yıllarımızı, devletimizin imkanlarını, milletimizin parasını, tüyü bitmemiş yetimlerin rızkını, toplumun huzurunu ve ülkenin moral değerlerini alıp götüren futbol... Bütün günahlarını Cumhurbaşkanımız Erdoğan’a havale eden futbol...

        Ne Olimpiyatlar’da varız, ne de Avrupa ve Dünya Kupası’nda hak ettiğimiz yerdeyiz... Sahte yıldızlarla taraftarı kandırıyor, milleti avutuyoruz... 11 kişilik kadrolarda 8 yabancıya karşılık yer bulabilen 3-4 futbolcunun onur mücadelesiyle yerlilerden yeşerttiğimiz Burak, Oğuzhan, Alper’lerle ve Avrupa’dan gelen isimlerin getirdiği günlük başarılarla avunuyoruz...

        Metehan, Taha, Rıza, Servet, bedensel, işitme, görme engellilerimizve özel sporcularımızdan kürsülere çıkanlar, onlar kadar yıldızdır ve alkışı o kadar da hak ediyor... Ramil Guliyev, Escobar, Zeynep Güneş de futbolun yabancı şöhretleri kadar ilgiyi hak ediyor...

        Eski şampiyonlarımızı hatırlamıyor ve yaşatamıyorsak, ne yer ne içerler diye soramıyorsak, bilgi birikim ve kariyerlerinden yararlanamıyorsak, büyük ayıptır bizim için... Yıldızları futbolda değil, güreşte ve şampiyon çıkardığımız diğer branşlarda arayın artık...

        Diğer Yazılar