Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        “AVRUPA Birliği sürecini Türkiye’de en iyi bilen kim?” diye sorulsa, bütün parmaklar kendisini işaret eder.

        Merhum Turgut Özal’ın AB sürecine asıldığı dönemde özel kalem müdürü idi...

        Türkiye’nin AB nezdindeki büyükelçiliğinin yanında AB Müsteşarlığı ve ardından AB Bakanlığı’nın kuruluşunda emek verdi; en üst yönetimlerinde görev yaptı.

        Bakanlık görevi bittikten sonra bir süredir izleyici durumdaydı.

        TBMM’nin yeni dönemiyle birlikte Volkan Bozkır, Dışişleri Komisyonu Başkanlığı’na gelerek kaldığı yerden kolları sıvadı.

        Odası arı kovanı gibi...

        Büyükelçileri ağırlarken diğer yandan da yoğun taleplere randevu ayarlıyor.

        Hareketli ortamda, her zamanki kıvrak zekâsının yarattığı espri yüklü, neşeyle dolu bir sohbet gerçekleştirdik.

        SİYASİ KAYIP

        ABD’nin Kudüs kararını eleştirerek söze girdi: “3 büyük dinin kutsal mekânı olan Kudüs konusunda ABD’nin uygulamak istediği karar, 3 dinin mensuplarını rahatsız etti.”

        BM Güvenlik Konseyi’nin 15 üyesinden ABD dışındaki 14’ünün Kudüs kararının, bunun en iyi göstergesi olduğunu belirtti.

        Bozkır, İslam İşbirliği Teşkilatı’nın İstanbul toplantısından çıkan kararın bu gelişmeye katkı verdiğini söyledi.

        Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu süreçte gösterdiği gayret ve sonucun alınmasındaki başarısına vurgu yaptı.

        “ABD açısından önemli bir karar çıktı; Güvenlik Konseyi’nde veto oldu ama siyasi olarak ABD de yalnız kaldı” dedi.

        Genel kurul sürecinde de yalnız kalacağını gördüğü için Washington’un ülkeleri tehdit ettiğini belirtip ekledi:

        “ABD Başkanı, siyasi olarak kaybını görüp kararı 6 ay daha erteleyebilir...”

        VİZE ADIMI

        AB ile ilişkiler konusunda ise önemli bir veriyle başladı.

        İKV’nin son araştırmasında Türk halkının % 78’inin “Türkiye, AB’ye üye olmalı” dediğini belirtti

        Ancak “AB, Türkiye’yi alır mı?” sorusuna “Evet” diyenlerin oranının ise % 30’a gerilediğini bildirdi.

        Gümrük Birliği Anlaşması’nda yapılacak değişiklikle Türkiye-AB ticaret hacminin 300 milyar dolara çıkmasının olası olduğunu anımsattı.

        “Bu, ABD-AB ticaretinin yarısına yakın rakam” deyip devam etti:

        “Her iki tarafın da ortak çıkarı var. Biz üzerimize düşeni yapacağız. Vize konusunda bize haksızlık ettiler, cımbızla bir noktadan tuttular. Bu süreci yeniden canlandırmak için çaba gösteriyoruz. AB’nin de benzer tutumda olduğuna inanıyorum.”

        Bozkır’ın aktardığına göre, vize serbestisi konusunda 67’si daha önce tamamlanan 72 kriterden kalan 5’i için 4 bakanlık çalışmasını hızlandırmış.

        Terörle Mücadele Yasası ile ilgili düzenleme bitmek üzere; bilgi güvenliği, basın özgürlüğü, rüşvetle mücadele gibi konularda da Adalet, İçişleri, Dışişleri ve AB bakanlıkları ortak çalışmayla bir noktaya kadar gelmiş.

        Bozkır, “72 kriteri tamamlama konusunda kararlıyız ama bunun bir de siyasi adımla desteklenmesi lazım” dedi.

        Kendisi söylemedi ama anlaşılan o ki Türkiye, AB ile ilişkilerini eski seviyesine getirmek için AB’nin başat siyasilerinin de bir adım atmasını bekliyor.

        Almanya’da kurulacak yeni hükümetin de yumuşama sürecine katkı vermesi olası...

        Türkiye, yeniden Avrupa’ya dönüyor...

        Diğer Yazılar