Dans etmek ya da edememek
HT Masa’nın yarın yayınlanacak bölümünde konuğumuz olan İrem Derici ile yapılan konuşmalar bir ara pop dünyasında neden doğru düzgün dans eden biri olmadığına geldi. Konuşma o noktada bizim starları Beyonce ile karşılaştırmaya doğru gidince sarpa sardı tabii. Dünyanın en büyük yeteneklerinden biri ile bizimkileri karşılaştırmak yersiz ve acımasız. Ama dans edebilen yerli starlar denilince akla gelen isimleri de dans edebiliyor diye kabul etmek biraz imkânsız. İrem Derici dans etmek ve şarkı söylemek denince Atiye ve Hadise isimlerini öne sürdü. Evet, iki isim de sahneyi doldurmayı bilen, dans etme konusunu çözmüş starlar. Ama geriye kalan isimlerin sadece koreografi ezberleyip sahneye çıkma durumu var. Evet, şarkının gerektirdiği hareketleri sırasıyla yapıyorlar, ona sözüm yok. Ama dans etmek koreografi ezberlemenin çok ötesinde bir durum. Sizce neden Madonna turneye çıkmadan tam bir buçuk sene önce dansçılarını seçiyor ve onlarla en az 7 ay prova yapıyor? Çünkü kadın bu sayede sahnede rahat edip duyguyu size geçiriyor. Bizimkiler bir sonraki hareketi mi düşünsün, şarkı mı söylesin bilemiyor. Seyircilerin çok mu umurunda derseniz, umurunda olan bir kesim var evet. Hiç de azımsanmayacak bir kesim hem de. Dünya standardını bildikleri için konunun Türkçe versiyonuna eyvallah demiyorlar!
Garipsediğim DURUMLAR
■ SOSYAL medyada yazılanlarda, koyulan fotoğraflarda hoşuma giden bir şey olduğunda like’lamaya alıştım ama ölüm haberleri konusunda hâlâ kendimi tuhaf hissediyorum. Yakınını kaybeden birine üzüntümüzü fotoğrafı beğenerek iletiyoruz ya bu bana biraz tuhaf geliyor tabii. Ama yapılacak bir şey yok, o kadar çok kişi var ki hayatımızda, bazıları sadece fotoğraf beğenecek kadar yakın.
■ iBRAHiM Tatlıses yıllar sonra Dilan Çıtak’ın babası olduğunu kabul etti. Kızın kendini babasına kabul ettirebilmek için çektiklerini herkes duydu, okudu. Bunca acıdan sonra İbo vefalı baba pozlarına girip Dilan’ın üzerine eğilirse “Pes be kardeşim!” diye ortalara atarım kendimi!
Stil gecesi
İNTERNET üzerinden yayın yapan erkek stil dergisi adamintown. com üçüncü yaşını Asmalımescit’in gözbebeği 5 Coctails & More’da kutladı. Axe sponsorluğunda yapılan ve moda insanlarının sokağa taştığı gecede İrem Derici “Aylardır ilk kez eğlenmek için dışarı çıktım” derken genç oyuncu Yiğit Dikmen yeni dizisi için hazırlıkları başlattığını çıtlattı. Gecede görünce şaşırdığım isim ise Şebnem Schaefer oldu. Türkiye’de olduğunu bilmediğim güzel kadını görünce eski dergicilik günlerim aklıma geldi. FHM’in yayın yönetmenliğini yaptığım sırada Şebnem’in az peşinden koşmamıştık. Türk erkeklerinin rüyalarını süsleyen kadın artık ülkemize geri dönmüş. Bakalım nasıl işlerde kendisi ile buluşacağız.
Beyoğlu sarayları
BEYOĞLU’NDA bulunan kültür sarayları bu ara davetlerin gözbebeği. Önceki hafta Fransız Sarayı’nda gerçekleştirilen “Anadolu’da Bir Kızım Var” davetindeki müzayededen elde edilen gelir, Türkiye’nin dört bir yanındaki kızlara eğitim bursu olarak dağıtılacak. Daha önce bir davet sırasında Alexander Skarsgard ile tanışmama neden olan İsveç Konsolosluğu, bu sefer H&M ve İKSV Tasarım Bienali’nin ortaklığını başlatan yer oldu. Bu ara geri dönüşüm amaçlı kıyafet toplayan marka, İKSV ortaklığında moda tasarımı ve tekstil mühendisliği öğrencilerine yönelik ödüllü workshop’ların duyurusunu yaptı. Moda gibi jet hızıyla tüketilen bir sektörün hem çevresel hem de sosyal alanda sürdürülebilirlik kavramını duyurması ilham verici.
