Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Merkezi Paris’te bulunan ve 11 ülkede örgütlenen Dünya Kadın Girişimciler Platformu (NEWWW) Başkanı Emel Efe Göksel’den İstanbul’da düzenlenen genel kurul yemeğine davet aldığımda, konuklardan birinin adı ilgimi çekiyor.

        Bu isim, 2008 yılında Çırağan Sarayı’nda Türkiye İş Kadınları Derneği’nin (TİKAD) düzenlediği “Küresel Değişimde Uluslararası İş Kadınlarının Ekonomik, Siyasal, Kültürel ve Sosyal İşbirliği” panelinde izlediğim NEWWW’in kurucu başkanı Christine Chauvet’ten başkası değil.

        Chauvet’in NEWWW’in kurucularından Martine Marandel Joly ile ortak yönleri var: 1945 yılında Fransa’da kurulan en etkin kadın derneklerinden FCE’nin (Les Femmes D’Entreprises) 1992’den 2004 yılına kadar geçen 14 yıllık döneminde, sırasıyla başkanlığını üstlenmişlerdi.

        Fransız yenilenebilir enerji devi GDF Suez’in iş geliştirme bölümünün de başında olan Chauvet, 1995’te Fransa’nın devlet bakanları arasındaydı.

        Göksel de, geçtiğimiz günlerde First Lady Emine Erdoğan’ın onur konuğu olduğu bir davetle 10. yılını kutlayan TİKAD’ın aktif üyelerinden biriydi.

        TİKAD’ın düzenlediği uluslararası konferans organizasyonları Göksel’in imzasını taşıyordu.

        Bulundukları etkin derneklerden ayrılıp kendilerine beyaz bir sayfa açan bu kadınların yeni rotaları neydi? Göksel; aralarında Tunus, Kanada, Kamerun, Kongo, İsviçre ve Moritanya’nın da bulunduğu 11 ülkeden, 60 üye ile uluslararası iş platformlarında etkin bir işkadını dayanışma ağı oluşturmak istediklerini vurguluyor.

        Davetliler arasında, küresel şirketlerin yöneticileri olduğu gibi, İsviçre’de tasarım saat markası Delance’nin sahibi Giselle Rufer, Nuruosmaniye’den TINA mücevher markasını çıkaran Tina Christa Sezer gibi kendi girişimcilik öykülerini yazan kadınlarla tanışıyorum.

        Eş ya da babanın kanatları altına sığınmamak da “gücü” reddetmenin bir başka yönü olsa gerek.

        Fırsat bulursam bu yeni iklimin ortaya çıkardığı “liderlik” modelini de yazarım...

        İŞSİZLİK ATEŞİ SÖNMÜYOR

        Türkiye İstatistik Kurumu, ağustos ayında işsizlik rakamının 6 ay sonra yeniden çift haneye çıkarak yüzde 10.1’e yükseldiğini açıkladı.

        Bu veriden daha da vahim olanı, aynı dönemde 15-24 yaş grubunu içeren genç işsizlik oranının yüzde 18.9’a ulaşması...

        Genç işsizliği sorunu akla hemen Tunus’u getiriyor.

        Göksel’in yemek davetinde Tunus Ticaret ve Sanayi Birliği (UTICA) Kadın Kolları Başkanı Sonia Ben M’Rad’a “İşsizlik düştü mü?” sorusunu yönelttiğimde gecenin en hararetli tartışması da belirlenmiş olmuştu.

        Tunus’ta 17 Aralık 2010’da üniversite mezunu seyyar satıcı Muhammed Buazizi’nin bedenini yakan ateş, Ortadoğu ülkelerini de sarmıştı...

        Tunus’taki isyanların Devlet Başkanı Bin Ali’nin 23 yıllık iktidarının devrilmesiyle İslami yönü ağır basan En Nahda iktidarı, seçimlerde laik bir parti Nida Tunus’a geçti.

        Masadaki Tunuslu konuk kadın girişimciler, bu değişimin başatı kabul edilen “eğitimli işsizlik” sorununa farklı yaklaşıyorlardı.

        TÜSİAD’ın muadili bir dernek olan UTİCA’nın üyesi Sonia’nın “Gençler saygın bir iş bulamıyorlar. Bin Ali arkasında 500 bin işsiz bıraktı, şimdi 800 bin” sözlerine şu itiraz yükseliyor:

        “Gençler mantaliteyi değiştirmeli. Çocukluğumuzda biz de zor günler yaşadık. Çalışmanın ne kadar değerli bir şey olduğunu bilmeleri lazım.”

        Tunus’ta özel bir okul sahibi de olan ve kendisini “işsizlikle mücadele aktivisti” olarak tanımlayan Sonia, ateşli savunusunu “İşsizliğin indirilmesi 5-10 yıllık plan çerçevesinde olur, işsizler orada duruyor; beklerken çözüm üretmek lazım. Yüzde 25 işsizlik çok ağır bir tablo” sözleriyle noktalıyor.

        Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun da katıldığı, Avustralya’nın Brisbane kentinde düzenlenen G-20 zirvesinin derdi de işsizlikti; liderler “Küresel Ekonomi: Büyümeyi Güçlendirme ve İş Yaratma” konularını tartışıp durdular: Tunus’ta alev alan işsizlik ateşi sönmüyor!

        Diğer Yazılar