Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Mobil cihaz alanında Türkiye pazarında ilk 5 firma arasında yer alan ve 1997 yılında Tayvan’da kurulan HTC’nin Türkiye Müdürü Canan Taşar ile buluştuğumuzda, cep telefonu ithalatçılarına ek vergi getirmesi beklenen yeni vergi yasa tasarısını konuşuyorduk.

        Bugünün gündeminde ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Dünya şu anda 5G’yi konuşuyor. Biz 3G’deyiz. 3G’den 5G’ye hızlıca atlamamız gerekir” sözlerinin üzerine, 26 Ağustos’ta yapılacağı açıklanan 4G lisans ihalesinin, 4.5G olarak revize edilmesi yer alıyor.

        Data erşimini hızlandırarak iş kapasitelerini artırması beklenen 4G’nin faydalarını, Amerika’ya ya da Avrupa ülkelerine gittiğimizde deneyimliyoruz. Ancak henüz 4.5G’yi kullanan bir ülke olmadığı için olası yansımaları hakkında bir şey söylemek güç.

        5G için ilk randevuyu Rusya vermişti: 2018 Rusya Dünya Kupası’ndan bir gün önce!

        Türkiye için ise 5G’ye ancak 2020 yılında geçebileceği yorumları yapılıyordu.

        Madem yüksek teknoloji iddiasını ortaya koyuyoruz, o zaman yeteneklerimize bakmamız gerekir.

        EK VERGİ ORANI NE OLACAK?

        Geçtiğimiz şubat ayında Ankara’da mobil cihaz pazarının ilk büyük 5 firması Samsung, Apple, LG, General Mobil ve HTC’nin yanı sıra, GSM operatörü şirketlerin temsilcilerinin de katıldığı bir toplantıda “ek vergi” meselesi masaya yatırılmıştı.

        Bir elin parmağı kadar bile olmayan ve “yerel montaj” olarak tanımlayabileceğimiz yerli üreticilerin “koruma” talebi üzerine gerçekleşen toplantıda, ek verginin oranı veya tutarı hakkında bir netlik oluşmamıştı.

        Halihazırda mobil telefonlardan alınan yüzde 50 civarındaki vergiye ilaveten, cihaz başına yüzde 10 ila 30 oranlarında vergi ya da 100 dolar ek maliyetten söz ediliyor.

        Türkiye’de yılda satılan 12 milyon mobil telefon içinde yerli markaların payı yüzde 1’e ulaşmıyor. Yerli üretimin desteklenmesine başlık olarak itiraz eden yok. Ancak bu desteğin hangi yollarla olacağı önem taşıyor.

        SANAL GERÇEKLİK NE ZAMAN?

        Ortalama satış fiyatı 899 TL’ye kadar olan akıllı telefon pazarı, halen toplam pazarın yüzde 35’ini aşmıyor. One M9 Plus modelini 2 bin 799 TL’ye satan HTC’nin yıllık satışları 500 bin adede, cirosu ise 100 milyon dolara ulaşıyor.

        Pazarda son 5 yıldır yer alan HTC, geçen yıl yüzde 40 oranında büyümüştü.

        HTC, tasarım, malzeme farklılaşmasının yanı sıra Google, Microsoft ve Qualcomm gibi diğer teknoloji liderleriyle iş ortaklık stratejilerinden besleniyor.

        İş ortaklık zincirine yenilerini ekliyor. Dijital oyun dağıtıcısı Valve/Seam ile “sanal gerçeklik” gözlüğü, Amerikalı spor giyim markası Under Armour ile tıbbi veri tabanlı ürünler geliştirdi. Bunları yıl sonuna kadar piyasaya çıkarmayı hedefliyor.

        İç pazarda Samsung’un yüzde 45- 50’sini, Apple’ın yüzde 14-15’ini aldığı piyasada, rekabetin yoğun olduğunu söylemek mümkün.

        YERLİ MARKA NASIL GELİŞİR?

        Türkiye mobil cihazlarda güçlü bir yerel marka yaratma kapasitesine sahip mi? Taşar, anlatıyor...

        “Benim için şaşıtıcı olan üretimde otomasyon oranı çok yüksek olmakla birlikte, birçok işlemin elle yapılıyor olmasıydı. Mavi yakalı çalışanlarda el becerisi aranıyor. Türkiye’de yatırımı birçok firma değerlendirse de, istihdam yapısı dikkate alınıyor. Bana göre en az 2 yıldan önce bir mobil firmasının Türkiye’de yatırım yapması zor.

        2015’te açıklanan Uluslararası Eğitim Başarılarını Belirleme Birliği’nin (IEA) Uluslararası Bilgisayar ve Bilgisayar Okuryazarlığı Çalışması Raporu’nda (ICILS) Türkiye’nin bilgisayar okuryazarlığında dünyada 69. sırada olması eğitimde alınacak yolu gösteriyor.

        Taşar’ın son cümlesi önemliydi: Yerli üretimi teşvike vergiden önce eğitimden başlamalı!

        İnternet otobanını 4.5G seviyesine çıkaran bir Türkiye’de, gençlerin teknoloji alanlarında, sosyal medyada iş aramak ya da resimlerini yaymak dışında da beceriler edinmesine ihtiyaç var.

        Diğer Yazılar