Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Teknoloji ile mücevheri buluşturan Belçika’nın pırlanta üssü HRD Antwerp (Anwers), Atasay ile son 6 yıldır kurduğu işbirliğini halka ulaştırdı.

        HRD Antwerp, dünyada ilk kez tek taş pırlanta sertifikalandırma işlemini, Atasay ürünlerinde 0.10 kırata kadar indirdi ve pırlanta üzerine lazerle yazdığı sertifika kodunun cep telefonuna takılan bir aparatla okunmasını sağladı.

        HRD Antwerp pırlanta alanında küresel bir dev. Dünyada ticareti yapılan pırlantaların yüzde 80’i sertifikalandırılmak, yüzde 50’si kesilmek üzere HRD (Hoge Road voor Diamant) Antwerp laboratuvarlarına geliyor.

        Belçika, dünya ticaret hacmi yılda 140 milyar dolara ulaşan pırlanta pazarından, 60 milyar dolar pay alıyor. HRD Antwerp de Belçika’daki gücünü Ortadoğu’ya açmak için Türkiye’yi üs olarak seçti.

        Türkiye’de satılan pırlanta ürünlerinin yüzde 10’u uluslararası sertifika taşıyor. Bunun da yüzde 70’i Atasay markalı. Atasay Yönetim Kurulu Başkanı Cihan Kamer, İcra Kurulu Başkanı (CEO) ve oğlu Atasay Kamer ile HRD Antwerp’in en gizli odalarına girdik. O gün; HRD’nin sertifikalandırdığı pırlantalar içinde fiyatı 20 milyon dolar olduğu söylenen 36 kıratlık bir tek taş gördük.

        Cihan Kamer de ilk kez bizimle birlikte eline bu büyüklükte bir taş aldığını söylüyordu. Türkiye’de en zenginler genellikle 10-15 kıratta duruyormuş. Asil olan ise; ilk tek taş hediyesinin 1 kıratı aşmamasıymış.

        ‘İSTANBUL TAŞ KESME MERKEZI OLABILIR’

        Belçika ziyaretimizde bize eşlik eden HRD Antwerp Ortadoğu Genel Müdürü ve HRD Türkiye Temsilcisi Mehmet Can Özdemir, “Türkiye’de satılan pırlantanın yüzde 75’i HRD sertifikalı. Ayda 17 bin parça pırlantaya sertifika veriyoruz. Toplamda 6 bin, Türkiye’de yaklaşık 2 bin perakendeciyle çalışıyoruz. Türkiye’de 25 bin perakendecinin olduğu düşünülürse şu anda oran çok düşük” diyor. Özdemir, İstanbul’da pırlanta borsası kurulma girişimlerinden de söz ederken, taş kesme işçiliğinin önemini vurguluyor:

        “HRD’nin Belçika, Türkiye ve Hindistan’da laboratuvarı buluyor. 1 kırat pırlanta kesme maliyeti Hindistan’da 10 dolar, Belçika’da 140 dolar, Türkiye’de ise 22 dolar. Pırlanta pazarı Belçika’dan Dubai’ye kayıyor. Türkiye bu alanda önemli bir merkez olabilir. İstanbul Ticaret Üniversitesi’nde Türkiye’nin tek Değerli Taş Kesim Atölyesi’nin kurulmasını sağladık. Buradan yılda mezun olan 20 öğrenciyi HRD’ye alabilirdik, ancak eğitimin kalitesinde sorun yaşıyoruz.”

        Türkiye altın takıda dünyada 2’nci sıraya kadar yükselirken, pırlantada ABD, Çin, Hindistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nden sonra 5’inci sırada.

        TEK TAŞA KİLİTLENDİK

        Cihan Kamer, “Babam 1983 yılında altını, ben de pırlantayı sertifikalandırdım. Stokları sertifikalandırmaya 5 milyon TL harcadık. Artık yılda 2 milyon dolar harcayacağız” diyor.

        Türkiye’de markalı mücevherlerde 0.10 kırata uluslararası sertifikayı yalnızca Atasay’ın verdiği iddia ediliyor. Diğer kurumlar 0.30 kırattan daha düşük ağırlıktaki pırlanta ürünlerine bu hizmeti vermiyor. HRD Antwerp de Türkiye dışındaki pazarlarda 0.30’un altında sertifikalandırma yapmıyor. 1.5 milyar dolara ulaşan iç piyasadaki pırlantalı ürünlerin halen birçoğu, kuyumcuların kendi garanti belgelerini taşıyor.

        Türkiye’de satılan pırlantalı ürünlerin yüzde 35’i tek taş ve 5 taş yüzükler ile suyolu denilen bilekliklerden oluşuyor. Bunun yüzde 70’ini ise evlilik teklifi ile özdeşleşen tek taş yüzükler oluşturuyor.

        14 AYAR ALTINA TALEP ARTTI

        Kamer, Türkiye’deki mücevher ve altın satışları hakkında şu bilgileri veriyor: “Eskiden bin bileklikte 1 kg altın satıyorsak, şimdi 2 bin bileklikte aynı gram altını kullanıyoruz. 2011-2014 arası toplam altın satışının yüzde 60’ı 22 ayardı. 2015’te tüketim 14 ayara kaydı. 18 ayar yok denecek kadar az. Altın külçe ithalatında inanılmaz bir düşüş var. 2013’te 302 ton olan ithalat, 2015’te 49 ton oldu. O da tüketimin şeklini belirliyor.”

        Diğer Yazılar