Girişimcilikten 'uzlaşı' dersi çıkardılar
Şirket satışlarına son örnek, Genç Yönetici ve İşadamları Derneği (GYİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Serkan Sevim’den geldi. Tekstil kimyasalları üreten aile şirketleri Mega Teknoloji’yi, Alman firması Dr. Petry satın almış. Sevim, kimya mühendisi babasının başında olduğu ve patentli ürünler üreten Çerkezköy’deki fabrikanın satışıyla ilgili olarak, “Aslında satılık değildi, Alman firması alıcı çıktı” diyor. Yüzde 20 iç pazara üretim yapan şirketin hangi yönü Alman yatırımcıya cazip gelmiş olabilir? Sevim bu soruya, “THY’nin dünyanın her yerine uçması iş dünyası için büyük avantaj. İstanbul’u bölgesel ofis olarak kullanacaklar. Müşteriyi Afrika’dan ya da Hindistan’dan Almanya yerine İstanbul’a getirmek daha kolay” yanıtını veriyor.
Almanya’da uygulanan regülasyonların artık üretime engel oluşturduğunu da dikkat çekiyor. Doğu ve Batı ülkelerinin tam orasında konumlanan Türkiye, cazibesini koruyor. İşgücü piyasası ve Avrupa’dan gevşek olan çevre ve çalışma yaşamına ilişkin düzenlemelerle de yabancı yatırımcının radarına giriyor.
‘AİLE FONU’ ÖNERİYOR
Her 100 kişiden 1’inin girişimci olabileceğini belirten Sevim, GYİAD’ın son 1.5 yıldır “360 Derece Toplumsal Uzlaşı Hareketi” üzerinde yoğunlaştığını vurguluyor. Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2017-2018 öğretim döneminden itibaren, ilkokul 1’inci sınıflara “uzlaşı” dersi koyduğunu söyleyen Sevim, “Uzlaşı denince aklımıza sadece siyasiler gelmemeli. Apartman yönetiminde, kardeşler ve ortaklar arasında, hatta sporcular arasında bile olması gerekiyor. Orta yolu bulmalı ve ortak aklı oluşturmalıyız. Sabancı Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ayşe Betül Çelik ve Yrd. Doç. Dr. Emre Hatipoğlu, üyelerimize uzlaşı dersi veriyor.” Uzlaşıya giden süreci sıralıyor: “Fikir ayrılığı-Fiziksel sonuç-Barış-Uzlaşı...”
Uzlaşı ve aile şirketlerinde yönetim konularını, girişimcilik üzerinden yorumlayan Sevim’in bir de önerisi var: “Aile işinde çalışmanın, yetenek geliştirdiğini düşünmüyorum. Çünkü tüm kararları alamıyorsun. Bankalarda 1.5 trilyon TL mevduat var. 1 milyon TL ve üzerinde mevduatı olan 85 bin mudi bulunuyor. Bunların en az yarısı 200-300 biner TL girişim sermayesi koyarak ‘Aile Fonu’ oluşturup iş fikri olan çocuğuna melek yatırımcı olabilir.”
ŞİRKETLERİ BULUTTA YAKALADI
Dedesinin ilk tekstil fabrikasını Kâğıthane’de kurduğunu, babasının ise bu alanda katma değerli üretime yöneldiğini söyleyen Sevim, bilişim sektörüne yatırım yapıyor.Sevim aile şirketleri de dahil hiç ücretli çalışmamış. Girişim sermayesi de almamış. Zaten ilk işini kurmak için 100 dolar yeterli olmuş. 1998 yılında Boğaziçi Üniversitesi Fizik Mühendisliği Bölümü’nü bitirdikten sonra master için Amerika’ya giden Sevim, burada kurduğu e-ticaret şirketleri mezun.com ve 444cicek. com’u satıp 2006 yılında Türkiye’ye geldiğinde bulut bilişim şirketi Medianova’yı kurmuş. İnternet ortamında video içeriklere erişim altyapısı sağlayan bu girişim; 350’si hisseleri Borsa İstanbul’a kayıtlı 600 müşteriye ulaşmış.
TEK BOYNUZ ÇIKAR MI?
Bulut bilişim altyapısına yaklaşık 5 milyon dolar yatırım yapan Sevim, “En büyük sermayem, önceki girişimlerimde edindiğim bilgi ve deneyimlerimdi” diyor. Türkiye’den, unicorn (tek boynuz) olarak ifade edilen 1 milyar dolar değere ulaşan start-up çıkacak mı? Dünya genelindeki 229 unicorn arasında Türkiye’den girişim yok. Sevim de, e-ticaret şirketleri arasında yer alan BiTaksi ve Getir’in kurucusu Nazım Salur gibi bu iddiayı dile getiren 3-5 girişimciden biri. Sevim’in girişimcilik hikâyeleri içinde evinin elektriğini sağlamak amacıyla çatısına güneş panelleri kurdurmak da yer alıyor.
Ürettiği elektriğin fazlasını 13.5 sentten devlete satacak. Hem elektrik faturası ödemeyecek hem de cebine yılda yaklaşık 5 bin TL koyabilecek. Sanırım 20 bin TL yatırımla bunu yapabilecek aile sayısı hiç de az değildir.
