TİKAD'dan eğitime kaynak seferberliği
Başbakan Tayyip Erdoğan‘ın eşi Emine Erdoğan‘ın onur konuğu olduğu Türkiye İş Kadınları Derneği (TİKAD) işbirliğinde, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın desteğiyle gerçekleştirilen “Bir Başkadır Benim Memleketim“ projesinin gecesindeyiz... TİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Nilüfer Bulut‘un dışında yönetim kurulunda yer alan üyelerin birçoğunun soyadları babaları ya da eşlerinden dolayı kamuoyunun tanıdık simalarına ait... Başkan Yardımcılarından Prof. Dr. Zehra Neşe Kavak, Türkiye’yi dünyada temsil eden önemli bir bilim kadını olmasının yanı sıra, eşi Cavit Kavak da ANAP döneminde Turgut Özal‘ın danışmanı olarak ünlenmişti. Bir diğer Başkan Yardımcısı Sema Güral Sürmeli, Kütahya’nın toprağından bir sanayi grubu üreten Ali Nafi Güral‘ın; üyelerden Esin Güral Argat ise Rıza Güral‘ın kızı ve aile şirketlerinde yöneticiler... Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Demet Sabancı Çetindoğan, Hacı Sabancı‘nın kızı ve Demsa Grup ortaklarından... Claudia Yılmaz, eski başbakanlardan Mesut Yılmaz‘ın kardeşi Turgut Yılmaz‘ın eşi; Suzan Toplusoy, Roman mağazalarının sahibi Turgut Toplusoy‘un tasarımcı eşi... Çukurova Grubu’nun ortaklarından Samsa Karamehmet‘in kızı ve Show TV Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Karamehmet Gönenç ise projenin koordinasyonunu üstlenmiş. Bu tablo karşısında hani kestirmeden; “Hepsi ağzında gümüş kaşıkla doğmuş“ diyebilirsiniz... Çırağan’daki gecede oturduğum masada; söz konusu “kadın” olunca, dışarıdan genelleme yapmanın çok da doğru olmayacağını anlatan ilginç bir sohbet geçti... Neşe Kavak’ın annesi Saadet Uzuner ile kız kardeşi Ayşe Hanım, seramik sanatçısı Zuhal Bilginalp, Mustafa Süzer’in kız kardeşi Gülten Süzer Gaunt ve eşiyle birlikteyiz. Kız çocuklarının eğitim ve çalışma yaşamında çektikleri zorluklara ilişkin görüşlerimizi paylaşırken, Neşe Kavak’ın annesi, en son Mehmet Ali Birand‘ın hayatını anlatan kitabı okuduğu satırlardan etkilenerek “Sabır ve azim” diyor...
NEŞE KAVAK NASIL DOKTOR OLDU?
Ayşe Hanım “Size bunları anlattığım için ablam hoşlanmayacak ama...“ diye söze giriyor ve devam ediyor: “Karadenizli bir aileyiz, İstanbul’da doğup büyüdük ama tutucu bir çevreden geliyoruz. 4 kız, 1 erkek kardeşiz. Babam bize (kızlara) tıp okumak için eğitim izni vermişti. Hiçbirimizin çalışmasını istemiyordu. Ama Neşe çok çalışkandı, tüm sınıflarını birincilikle geçiyordu. Sonunda aramızda bir tek o tıp fakültesini kazandı, ben tıbbı kazanamadığım için eczacı oldum. Neşe tıpta uzmanlık sınavına girerken, ihtisas dalı olarak göz bölümünü seçmek istedi. Babam ‘Olmaz, erkeklerin gözlerinin içine mi bakacaksın?.. Kadın doğum doktoru olabilirsin. Böylece hastaların da yalnızca kadınlar olur’ diye itiraz etti. Ben okulu bitirdikten 17 yıl sonra eczane açabildim.” Marmara Ünivesitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Kavak, o gece Emine Hanım, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin‘le aynı masada; öğretim çağındaki çocuklara bir ışık yakmanın heyecanını yaşıyordu... Bu projede önceleri 49, sonra da tümünü (492) kapsayacak biçimde yatılı ilköğretim bölge okullarında (YİBO) fiziki şartların iyileştirilmesi hedefiyle yola çıkılmıştı. İlgi artınca proje, MEB’e bağlı tüm ilk ve ortaöğretim okullarına yaygınlaştırıldı. Her bir hayırsever “okul” sahiplenecek... Semahat Arsel, Arzu ve Ömer Sabancı, Demet Sabancı ve Cengiz Çetindoğan, Vedat Aşçı, Cahit Nakipoğlu, Aziz Torun, Turgut Gökyiğit, Abdülkadir Konukoğlu, Çağatay Karlıbel, Özcan Sabancı, Orhan Özbey ve Güral Ailesi’nin de içinde olduğu destekçilere plaketler dağıtılırken, geceye katılan Türkan Sabancı ve Erdoğan Demirören de okul sahiplenme sözü verdiler. TİKAD’a ilk yazılı talep başvurusu ise Ciner Holding’den gelmiş: “Artvin’de okul sahiplenmeye talibiz...” Böyle gecelere destek vermek önemli olabilir ama daha önemlisi “elini taşın altına sokmaktır“... Şimdi her kim bir okula sahip çıkarsa, onun adını da bu köşeden yazmaya talibim.
