Müzikle geleceğe yatırım

İSTANBUL CRR Konser Salonu'nda, uluslararası değerde sanatçılarımız Güher ve Süher Pekinel'in gönüllü olarak öncülüğünü yaptıkları ve "Onduline Avrasya" sponsorluğuyla gerçekleştirilen değerli bir projeyle ilgili konseri dinlemek, beni çeşitli açılardan mutlu etti.

Ülkemizde, seksenli ve doksanlı yıllara dek sadece devlet bursları ile yurtdışında eğitim ve öğrenim imkânı sağlanabiliyordu. Bu nedenle, pek az sayıda yetenekli genç insan, yurtdışında da eğitim görme fırsatı bulabiliyordu. Bugünse özel kuruluşların sponsorluğu ve duayenlerin desteğiyle, örnek teşkil edebilen farklı oluşumların varlığı çok önemli bir gelişmedir. Genç yeteneklerin kendilerini geliştirebilme adına, ufuklarının genişletilmesi ve önlerinin açılması yönündeki her türlü erdemli çaba, ülkenin gelişimi açısından da son derece değerlidir.

ODA MÜZİĞİNE ÖNEM

"G&S Pekinel ile Dünya Sahnelerinde Genç Yetenekler" sloganıyla, seçilerek burs kazanan gençlerin müzik yaptığı konserde, solo repertuvara nazaran oda müziği dağarcığına daha fazla ağırlık verilmiş olması, çok sevindiriciydi. Çünkü birbirini dinleyerek ve uyum içinde beraber müzik yapmak, bir ustalık gerektirir. İşte bu yüzden, oda müziğine erken yaşlarda ciddiyetle eğilmenin ve bu repertuvarı öğrenmenin, müzikal gelişim ve olgunlaşma adına da faydaları büyüktür.

GENÇ YETENEKLER

Her birinden burada ayrı ayrı bahsetmek istesem de köşemdeki yer çok sınırlı. Ancak koskoca Schumann "Quintet"in ve Rachmaninoff "Trio Elegiaque" gibi eserlerin de içinde bulunduğu uzun bir programı baştan sona iyi bir performansla "sahne üzerinde" sergileyebilmek değerli bir başarıdır. Eren Aydoğan, Yunus Tuncalı (Piyano), Veriko Tchumburidze, Elvin Hoxha, Kıvanç Tire (Keman), Dorukhan Doruk, Yusuf Çelik (Viyolonsel), Ege Banaz, Yağızcan Keskin (Klarinet) adlarıyla geleceğin olağanüstü iyi müzisyenlerini oluşturan genç yetenekleri kutluyorum. Bunun yanında, akşamın konuk sanatçısı olan, güven veren müzisyenliğiyle dünyanın en güzel karakterlerinden birine sahip viyolacı arkadaşım Efdal Altun'un, Schumann'ın eserindeki önderliğini hissettirmeden gençlerle beraber müzik yapması, bu konsere farklı bir anlam yükledi.

Ayrıca özellikle belirtmeliyim ki, dinleme fırsatları olduğunda yer aldıkları konserlerimde de değerli duygu ve düşünceleriyle müziğin ve müzikçinin yanında varlıklarını her zaman hissettiğim değerli dostlarım sevgili Güher ve Süher'i, mentoru oldukları bu örnek projenin başarısından dolayı da tüm içtenliğimle kutluyorum. Yıldız ikilimizin, Mozart ve Lutoslawski'nin iki eseriyle geceyi sonlandırarak ödüllendirmesi ise, tüm atmosfere muhteşemlik kattı...