Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Yerli Üst Akıl” şöyle çalışıyor:

        Asker-polis öldürmüş” Işid elemanları hiçbir duruşmada görülmüyor. Hapis kararı kameraya tebliğ ediliyor. Belki de hayaldiler, diyesi geliyor insanın.

        Oysa “Yerli Üst Akıl”, sokaklardan üniversitelere, gazetecilerden sendikalara, kadın-erkek, çoluk-çocuk hiç ayırmadan, “Hakaret” suçlarını hemen görüyor. Demokrasi memokrasi hayaldi, diyesin geliyor.

        Yerli Üst Akıl” bunların hepsini gördüğü için, karısını ihbar eden koca, öğrencisini ihbar eden hoca, hocasını daha hüküm bile giymeden kovan “Akademi müsveddeleri” de akıl hummasına tutuluyor.

        Sanki o 12 Eylül Anayasası’nda dahi yazan “demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti” ve fikri hür vicdanı hür matbuatı ile piyasası, dershaneleri, tersaneleri, ne bileyim işte her şey “kayyım”la yönetiliyor.

        Çünkü bu kadar eşgüdüm ve bu kadar güdülmüşlük, öyle dağınık bir sistemde çok zor. Organize olması şart!

        ***

        Yerli Üst Akıl” ayrıca, aklın köşeleri arasında sürekli oynatıyor taşları:

        1.Rusya dost iken düşman oluyor. Şimdi yine dost olsun diye nameler yazılıyor.

        2. İsrail ortak tatbikat yapacak, tank ihalesi hediye edecek kadar dostken düşman oluyor. One minüt sürüyor. Yine dost olsun diye Ankara’da devamlı İsrail heyeti ağırlanıyor.

        3. Mısır dost iken, darbeyle düşman oluyor. Fakat darbeyi yaptıran S. Arabistan çok dost olduğu için Mısır dostumun dostu oluyor.

        4. Libya dost iken bizatihi arkadan vuruyoruz azıcık. Düşenin dostu olmuyor ama gelen de düşman oluyor. Şimdi yine dost olmak için yıkık çadırda bile yatasımız var.

        5. Almanya “mülteci takaları” batınca “mülteci takası” yaptığımız dostumuz iken “soykırım” deyince düşmanımız olur gibi oluyor. İncirlik’te onun uçaklarına da yerin hazır olduğunu ilan ediyoruz.

        6. Ah kadim dostumuz, kıdemli düşmanımız Suriye. “Belki kuzeyinde Kürt şeyine izin vermez” diye Esed yine Esad oluyor!

        ***

        Bu tutarlı “Yerli Üst Akıl”ın iç şeyetmesi de aynı paralelde zaten, biliyorsunuz:

        1.Eski ortağı, polisini, savcısını, hakimini kullandığı derin dostları şimdi düşman.

        2. Eski düşmanı, darbe şeylerini, darbe şeyinin şeysini gerekçe veya bahane yaptığı emir-komitacılar şimdi derin dost. Küçük Paşa yine prokolde.

        3. “Beraber yürünen bu yollarda” çok önemli kurucular, hatta daha yeni cumhurbaşkanlığı, başbakanlık, başbakan yardımcılığı yapmış şahsiyetler düşman; daha dün yazıyla, siyasetle, üniformayla “hakaret” yağdırmış olanlar dost.

        ***

        Bütün bu akıl oyunlarını kavrayacak bir kendi ast-alt aklımız olması da gerekmiyor.

        O yüzden “Yeni Üst Akıl”, yargıya, mahkemeye, hukuka derin hakimiyetin yanı sıra, sansür ve cebri-gönüllü otosansür yoluyla, ABD Başkanı’nın taziye için arayıp İstanbul’da yürüyüş yasaklama kararıyla, yasak yasalarıyla, yasa yasaklarıyla, yasalhaklarıyla aklımızı da başımızdan alıyor.

        ***

        Fakat bir de “Enternasyonal Üst Akıl” var ya…

        O da şunu yapıyor:

        Işid’i bir soykırım suçlusu haline getiriyor…

        Işid’e yardım ve yataklık yaptığını düşündüklerini de o yatağa doğru ittiriyor, mesela.

        Mesela…

        10 milyon doları trink, 50 milyon dolar kefalet teklif eden “Dostumuz Rezabey”in tahliye talebini, “tarihi suçlar ve kaçırılır” diye reddediyor.

        ***

        İşte tam o noktada, “Rezabey”in avukatının beyanı, sanki içimizdeki, başımızdaki sesi okumuş gibi diyor ki:

        Derin bir hayal kırıklığına uğradık.”

        Öyle…

        Yukarıdaki kadar çok “hayalet”i olan akılların hayali de kırık oluyor.

        Hem de derin, çok derin.

        O yüzden…

        Hayalimi derin kaz, Kazım!

        Diğer Yazılar