Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        ANKARA (AA) - Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, 28 Şubat'ın yıl dönümüne yaklaşıldığını belirterek, "28 Şubat'ın 20'nci yılına geldik. 28 Şubat döneminde insanların özgürlüğüne, düşüncesine yapılan baskı, başörtüsüyle sembolize edilen bir baskıydı. Bu sabah hepimiz yepyeni umuda uyandık. En son Türk Silahlı Kuvvetlerinde de başörtülü çalışma imkan dahiline getirildi." dedi.

        Başbakanlık Acil ve Afet Durum Yönetimi Başkanlığında (AFAD) düzenlenen Türkiye'deki Suriyeli mültecilere yönelik ekonomik ve sosyal uyum projesi imza törenine Kaynak, AFAD Başkanvekili Mehmet Halis Bilden, Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Genel Başkanı Sare Aydın Yılmaz ve KADEM Başkan Yardımcısı Sümeyye Erdoğan Bayraktar katıldı.

        Kaynak, burada yaptığı konuşmada, bugün çok hayırlı bir iş için bir araya gelindiğini ifade ederek, dünyanın neresinde olursa olsun krizden ilk etkilenen kesimin kadınlar olduğunu belirtti.

        Kadınların yanında çocuklara da itinalı davranılması gerektiğine dikkati çeken Kaynak, bu çalışma kapsamına kadınların yanında çocukların da alınmasının çok yerinde olduğunu vurguladı.

        Kaynak, 28 Şubat'ın yıl dönümüne yaklaşıldığını anımsatarak, "28 Şubat'ın 20'nci yılına geldik. 28 Şubat döneminde insanların özgürlüğüne, düşüncesine yapılan baskı, başörtüsüyle sembolize edilen bir baskıydı. Bu sabah hepimiz yepyeni umuda uyandık. En son Türk Silahlı Kuvvetlerinde de başörtülü çalışma imkan dahiline getirildi. Sümeyye Erdoğan da bu süreçte acı çekenlerden ve ülkesinde okuyamayanlardan bir tanesi." diye konuştu.

        Tüm baskılara rağmen yılmadan yollarına devam ettiklerinin altını çizen Kaynak, şu an içinde bulunulan özgür ortamın oluşmasını sağlayan ve bunun için büyük emek harcayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür etti.

        Veysi Kaynak, AFAD'ın, sadece Türkiye'de bulunan Suriyelilere değil, dünyada dara düşen her topluma el uzatmaya çalıştığını aktararak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatı doğrultusunda TİKA, AFAD ve Türk Kızılayı olarak her zaman muhtaçların yanında olduklarını anlattı.

        Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Suriye'deki dramı bir insanlık meselesi olarak gördüğünü ve Türkiye'nin "açık kapı" politikası uyguladığını vurgulayan Kaynak, Türkiye'nin, bu politikanın yanında Suriye'de bir savaş çıkmaması için de çok büyük mücadele verdiğini kaydetti.

        - "25 milyar dolar civarında bir kaynak ayırdık"

        AFAD Başkanvekili Bilden de 2012 yılı nisan ayında Türkiye'ye ciddi bir göç akımının yaşanmaya başladığını hatırlatarak bu göç hareketiyle Türkiye'ye 3,5 milyon sığınmacının geldiğini anlattı.

        Bilden, iç karışıklıklardan kaçan göçmenlerin Türkiye'nin 81 ilinde misafir edildiğini belirterek, "Devlet olarak da biz şimdiye kadar 25 milyar dolar civarında bir kaynak ayırarak adeta bir insanlık dersi verdik. Diğer Avrupa ülkeleri ise söz vermiş olmalarına rağmen şimdiye kadar tüm kaynaklar dahil olmak üzere 700 milyon avro civarında ancak bir kaynak aktarabildiler. Türkiye'de bulunan göçmenlerin yarısı kadınlardan oluşuyor. Bu insanların ülkemizde hem kültürel hem de ekonomik anlamda birer faydalı fert olarak yetiştirilmesi için KADEM'le iş birliğine gidiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

        Konuşmaların ardından, KADEM Genel Başkanı Yılmaz ile AFAD Başkanvekili Bilden arasında Türkiye'deki Suriyeli mültecilere yönelik ekonomik ve sosyal uyum projesi protokolü imzalandı.

        - "Göçmenlere vatandaşlık konusu 16 Nisan'dan sonra netleşecek"

        Etkinliğin sonunda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Kaynak, bir gazetecinin Suriyeli göçmenlere vatandaşlık verilmesine ilişkin sorusu üzerine, Türkiye'de bulunan Suriyelilerden ülkesine dönmek istemeyen veya Türkiye vatandaşı olmak isteyenlere vatandaşlık imkanı konusunda hükümetin bir kararı olduğunu anımsattı. Kaynak, bu konuda önceliğin sanatçı, mühendis, doktor ve eczacı gibi mesleği ve çalışma izni olan göçmenlere verileceğine işaret etti.

        Söz konusu göçmenlerin İçişleri Bakanlığındaki ilgili birimler tarafından belirlendiğini dile getiren Kaynak, vatandaşlığa geçiş konusunda çeşitli güvenlik araştırmalarının da yapılacağını bildirdi.

        Kaynak, bu göçmenlerin sayısının yaklaşık 80 bin olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

        "Bu vatandaşlık hususunda da Türkiye'nin önünde tarihi önemi haiz bir halk oylaması var. Yapılan sansasyonel haberlerden biri 'Suriyelilere vatandaşlık verilecek ve bunlar nisan ayında yapılacak halk oylamasında oy kullanacaklar' şeklinde. Bu, olağanüstü yanlış bir düşünce, Türkiye'de 55 milyonu aşkın seçmen var, bunlar içerisinde 10 bin-20 bin seçmen neyi değiştirebilir? Bu anayasa değişikliği projesini ortaya getiren siyasi partilerin 10-15 bin ilave oyla neticeyi değiştirebileceğini düşünmek gerçekten büyük hata. Akılda bir şey kalmasın diye de bu vatandaşlık konusu 16 Nisan'dan sonra daha da netleşecektir. Türkiye bu meselede acele etmemektedir ama çok çekingen de davranmamaktadır."

        Anadolu Ajansı ve DHA tarafından geçilen tüm Ankara haberleri, bu bölümde Haberturk.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak ajans kanallarından geldiği şekliyle yer almaktadır. Ankara Haberleri alanında yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen ajanslardır.

        Günün Önemli Manşetleri

        Benzer Haberler