Halk oylamasına doğru

"Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak bu olayda net ve açık bir şekilde, referandumda 'evet' dediğimizi ifade ediyoruz, niçin ‘evet’ dediğimizi söylüyoruz. Devlet için 'evet', millet için 'evet', Cumhuriyet için 'evet', Türklük için 'evet', Türklüğün bekası için ‘evet’ diyoruz ve bizim temel ifadelerimiz bunlar. MHP olarak siyasi partilerin anayasa, yasalar, siyasi partiler kanunu, programları ve tüzüklerine göre hareket ettiklerini, MHP'nin programında da siyasi, sosyal, ekonomik anlamda, asgari müştereklerde bir birleşmenin, uzlaşmanın olması gerektiğini, bunun için de bu uzlaşmanın temelinde iki hususun çok önemli olduğunu, bunlardan birisinin milliyetçilik, diğerinin de demokrasi olduğunu söylüyoruz. Bu referandumda ülkenin bekası, milliyetçilik hususuna değindiğimizde, ülkenin bekasının önemli olduğunu söylüyoruz."

Bu referandumun demokrasi çerçevesinde götürülmesi gerektiğini beyan ettiklerini anlatan Ayhan, "Demokrasi çerçevesinde yaptığınız her olay TBMM’den geçmiş olmasına rağmen şayet 367 ile dahi geçmiş olsaydı, bunun tekrar millete götürülme gereği ilgili siyasi partilerce açıklanmıştı. Dolayısıyla milletin ‘evet’ diyeceği, ‘hayır’ diyeceği olayı onaylayacağı referandumda bunun sonuçları hakkında farklı beyanlarda bulunmanın da ötesinde iyi veya kötü olacak demenin, yoruma açık bir yönü yok. Neticede demokrasi ise millet ‘evet’ diyecek, millet ‘hayır’ diyecek. Ve milletin ifadelerinin oylarının sonucunda da bu ortaya çıkacak." diye konuştu.

Türkiye'de 15 Temmuz'daki kalkışma ve işgal girişimine karşı Avrupa'nın tepkisine dikkat çeken Ayhan, "Bize o dönemde taraflara itidal tavsiye etme yoluna gittiler. Bunun anlamı şudur; Türkiye Cumhuriyeti'ni işgal etmeye çalışanlarla oturup, anlaşın diye bir ifade ortaya çıkıyor." dedi.