Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, gündemi değerlendirdi

Patlamada bazı araçların hasar gördüğünü dile getiren Çavuşoğlu, bazı vatandaşların cam kırıkları nedeniyle hafif yaralandığını söyledi. Patlamanın sebebinin araştırıldığını anlatan Çavuşoğlu, terör ihtimali konusunda ise önceden bir şeyin söylenmesinin doğru olmayacağını, her türlü ihtimalin göz önünde bulundurulduğunu anlattı.

Basını sorumlu olmaya davet eden Çavuşoğlu, "Olay gerçekleşir gerçekleşmez yok canlı bombaydı, yok şuydu yok buydu. Antalyamızın ve ülkemizin imajını sarsacak, hiç bilgi sahibi olmadan yayınlar yapmak doğru değil, sorumsuzluktur." dedi.

Çavuşoğlu, bazı konularda Batıyı haklı olarak eleştirdiklerini söyleyerek, ancak bu anlamda Batı ülkelerindeki basının milliyetçiliğini örnek almak gerektiğini kaydetti.

- Irak'a kara operasyonu ihtimali

Türkiye'nin Musul operasyonunun neresinde olduğu yönündeki soruya Çavuşoğlu, Türkiye'nin operasyonunun her yerinde olduğu yanıtını verdi.

Başika Kampında, Ninova Kuvvetleri altında eğitilen kişilerin birçoğunun operasyona katıldığını, kamptaki güçlerle, havan, tank ve obüslerle yapılan atışlarla operasyon başladıktan bu yana dün itibariyle 17 teröristin etkisiz hale getirildiğini kaydetti.

Cerablus'tan aşağıya, El Bab'a doğru giden operasyonun başarıyla yürüdüğüne dikkat çeken Çavuşoğlu, Türkiye'nin DEAŞ'e karşı mücadelenin her bir alanında olduğunu söyledi.

Çavuşoğlu, Irak'a yönelik kara operasyonu ihtimali konusunda da "Eğer Türkiye'ye yönelik bir tehdit oluşursa biz kara operasyonu dahil tüm imkanlarımızı kullanırız. Türkiye'ye yönelik bir tehdit oluşursa, Irak'ta gelişmeler, Türkiye'nin güvenliğini, istikrarını tehdit edecek olursa, nasıl Suriye'de DEAŞ'ın oluşturduğu tehdit artık bizim sabrımızı taşırdıysa, burada da Sincar ve diğer bölgelerde bize yönelik tehdit artarsa, kara operasyonu dahil uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarımızı ve gücümüzü kullanarak bize yönelik tehdidi bertaraf ederiz. Bu bizim en doğal hakkımızdır. Bu ister DEAŞ olur ister PKK olur ister YPG olur, adı önemli değil." ifadelerini kullandı.

Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'ye yönelik tehdidin var olup olmadığının kriter alındığına dikkati çekerek, ayrıca bugüne kadar Irak'ta PKK'nın yer alması, konuşlanması, dağları ve hatta bazı şehirleri üs olarak kullanmasının kabul edilemeyeceğini kaydetti.

- Irak yönetiminin açıklamaları

Bakan Çavuşoğlu, Irak'ın maalesef ABD'nin müdahalesinden sonra yönetilemeyen bir ülke haline geldiğini ve eski Başbakan Maliki'nin ülkeyi daha da kötüye götürdüğünü ifade etti.

"Irak Başbakanı Haydar İbadi'nin muktedir olmadığı" yönündeki yaklaşımın hatırlatıldığı Çavuşoğlu şöyle devam etti:

"İbadi, zaman zaman uluslararası toplantılarda PKK'nın da DEAŞ'a karşı operasyona katılmasının iyi olabileceğini söylemişti. Bu aslında acziyetin göstergesi. Yani benim elimde Şii milisler var ama bunlar Musul'daki mezhepçilikten dolayı hayatlarını tehlikeye atmak istemez. Terör örgütleriyle işbirliği yapabiliriz. Koskoca ABD, Suriye'de bu anlayışta ise YPG gibi terör örgütüyle işbirliği yapacak durumda ise, yönetilemeyen, aciz durumdaki Irak yönetiminin de terör örgütlerine bel bağlaması bizim için kabul edilebilir değil ama onların penceresinden doğal."

Bağdat'a giden Türk heyetinin temaslarıyla ilgili soruya Çavuşoğlu, Irak yönetiminin kendi iç problemleri ve popülist söylemlerle yaptığı açıklamaların ilişkileri gerdiğini hatırlatarak şöyle devam etti:

"Ama biz yine sizinle uzlaşmaya varız. Müsteşarımızı gönderdik. Esasen kardeş bir ülkenin bu duruma düşen yönetimiyle biz her şeyi düzeltmeye çalışıyoruz. Ama toplantıda söyledikleriyle sonra söyledikleri farklı. Yaptıkları açıklamalardan sonra açıp bize söyledikleri de farklı. Biz dedik ki eğer siz bu konuda anlaşmaya yanaşmıyorsanız, bizim Başika Kampımız da tehdit altında demektir. O zaman biz buraya da gerekli takviyeleri yaparız. Ama bize yönelik bu bölgede herhangi bir tehdit oluşursa, hava, kara dahil her türlü tedbiri de alırız. Bunu sadece Iraklılara değil Amerikalılar dahil tüm koalisyonun içindeki ülkelere ve Kuzey Irak yetkililerine söyledik, söylüyoruz."

- "PKK'ya karşı kara operasyonu da dahil tedbirler alacağız"

Bakan Çavuşoğlu, "İran, Irak, ABD gibi aktörlerin PKK'ya alan açtığını düşünüyor musunuz?" sorusuna, bundan sonra PKK'ya karşı kara operasyonu da dahil tedbirler alınacağı yanıtını verdi.

Türkiye'nin sınırının her iki tarafında da tedbirler almak zorunda olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, "Bu uluslararası hukuktan doğan hakkımızdır. Irak topraklarında gözümüz yok. Biz Irak'ın sınır bütünlüğünü herkesten daha güçlü destekliyoruz. Suriye'nin de öyle. Bizim derdimiz buralara istikrar gelsin, huzur gelsin. Buralardan bize yönelik tehdit gelmesin. Tehdit oluşursa da uluslararası hukuktan doğan her türlü tedbir hakkımızı kullanırız." ifadelerini kullandı.

Fırat Kalkanı Operasyonu'nda Rusya'nın Türkiye ile istihbarat paylaşımı yaptığı yönündeki haberlerle ilgili soruya Çavuşoğlu şöyle cevap verdi:

"Fırat Kalkanı Operasyonu'nda DEAŞ'a karşı ter türlü işbirliğini yapacağımızı söylemiştik. Koalisyonun havadan desteği de var. Arazide bizim özel kuvvetlerimiz, Özgür Suriye Ordusuna aktif destek veriyor ve hızlı şekilde ilerleniyor. Rusya ile zaten ilişkilerimiz normalleştikten sonra aramızda oluşturduğumuz bir mekanizma var. Bunun içinde askerlerimiz, diplomatlarımız ve istihbaratımız var. Her türlü konuda bilgi alışverişi ve istihbarat paylaşımı yapılıyor. Bizim Genelkurmay Başkanımız Hulusi Paşa sürekli Rus Genelkurmay Başkanı ile görüşüyor."

İstihbarat paylaşımı mekanizmasının arazide ikili bir şekilde işleyip işlemediğinin sorulması üzerine, Çavuşoğlu, arazideki bilgi paylaşımının koalisyon içindeki ülkeler, körfezdeki Suudi Arabistan ve Katar gibi kardeş ülkelerle ve Rusya ile de yapıldığı belirterek, bunun pek çok faydasının olduğunu vurguladı. Bölgede kazalarla karşılaşılmaması için koordineli olmakta fayda sağladığını söyleyen Çavuşoğlu, bu durumun hem koalisyon hem de Rusya için geçerli olduğunu söyledi.

Çavuşoğlu, Türkiye ve Rusya arasında hemfikir olunmayan konularda bile iyi diyaloğun sağlanması gerektiğine vurgu yaparak, söz konusu mekanizmanın şu an işlediğinin altını çizdi.

- ABD'nin Suriye'de YPG yaklaşımı

ABD'nin YPG ısrarının sebebinin ne olduğu sorusu üzerine, Çavuşoğlu, bunun nedeninin acziyet olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Kara operasyonu için kuvvet koymanız lazım. ABD kuvvet koymak istemiyor. Sadece özel kuvvet. Biz diyoruz ki, arazide yerel güçler var, ılımlı muhalefet var biz bunları destekliyoruz. Gelin bunlara bizde aktif destek verelim. Nerede operasyon lazımsa, Cerablus, Münbiç, Rakka her yerde. Şimdi PKK/YPG ile işbirliği yapmak demek, bir yerde teröre destek vermek anlamına gelir. ABD şimdi YPG'ye silah veriyor. Bir bakıyoruz, biz o silahları PKK'nın elinde yakalıyoruz. Çünkü aralarında fark yok. Bunu da ABD'ye açıkça söylüyoruz."

Çavuşoğlu, ABD'nin YPG'yi kara gücü olarak kullandığını belirterek, "Koalisyon içerisinde senin bu kadar ortağın varken, Türkiye gibi güvenilir bir ülke varken neden bir terör örgütü ile işbirliği yapıyorsun?" ifadesini kullandı.

- "Adil Öksüz bana göre beş para etmez bir terörist"

İçişleri Bakanlığının Adil Öksüz için 4 milyon ödül koyduğu ve arananlar listesinde olduğunun hatırlatılması üzerine, Çavuşoğlu, "Bana göre beş para etmez bir terörist bu kişi, yani değeri beş para bile etmez ama tabi bu mücadelemizin başarılı bir şekilde hedefine ulaşabilmesi için Öksüz dahil bu hainleri de neredeyse bulmamız lazım. Elbette yurt dışına kaçıp kaçmadığı net değil. Böyle bir bilgi de yok." dedi.

İlgili kurumlarla Öksüz hakkında ortaya atılan bilgilerin takibinin yapıldığını söyleyen Bakan Çavuşoğlu, şu ana kadar nerede olduğunun tespit edilemediğini söyledi.

- ABD'nin Münbiç'ten YPG'yi çıkarma sözü

ABD'nin Münbiç'ten YPG'yi çıkarma sözünün anımsatılması üzerine Çavuşoğlu, şunları söyledi:

" ABD verdiği sözü neden tutmuyor? Devlet Başkanı verdiği sözü tutmalı. Bir Dışişleri Bakanı verdiği sözü tutmalı. Kaç defa sözleri oldu. Bu 200 kişiye gücünüz mü yetmiyor yoksa bunları bilerek mi tutuyorsunuz. ABD ile müttefiğim diye ABD'nin yaptığı her yanlışı kabul etmek zorunda mıyım, evet demek zorunda mıyım? Ben bana verilen sözü söylemediğim zaman kendimle çelişmiş olmaz mıyım. Bana sözün var, bu sözünü tutacaksın. Bu sözünü yerine getiremedin. Şimdi bana Rakka'da da YPG ile çalışalım diyorsunuz. Orada da ne olacak. Bu defa da orada etnik temizlik yapacaklar. Bir terör örgütüne alan mı yaratmaya çalışıyorsunuz, bir terör devleti mi kurdurmaya çalışıyorsunuz, bir terör kantonu mu kurdurmaya çalışıyorsunuz? Açıkça söyleyin. Terör örgütüne destek veriyoruz diyorsanız biz de sizi terör örgütüne destek veren bir ülke olarak görelim. Böyle bir şey olamaz."

Özgür Suriye Ordusu'na (ÖSO) saldırdığı için YPG'ye müdahale ettiklerini belirten Çavuşoğlu, "Eğer Münbiç bölgesinden de sınırın doğusuna geçmezlerse, yani Fırat Nehri'nin, o zaman biz de kendi tedbirlerimizi almak durumundayız. ABD de kusura bakmasın. Bize verdiği sözü yerine getirmiyorsa, o zaman biz kendi görevimizi yaparız. O zaman da bize söyleyecekleri hiçbir şey yok. Başından beri tüm dünyanın duyacağı şekilde söylüyoruz, gizlimiz saklımız, gizli ajandamız yok bizim." ifadelerini kullandı.

Çavuşoğlu, Türkiye'nin müttefiki ABD ile terör tehditlerine karşı ortak mücadele kapsamında birlikte karar alıp o kararın da arkasında durmak istediğini dile getirdi.

- ABD'deki başkanlık seçimleri

ABD'deki başkanlık seçimlerini kim kazanırsa kazansın Türkiye'nin ilişkileri karşılıklı çıkarlar doğrultusunda, ilkeler ve prensipler çerçevesinde iyi götürme arzusunda olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, fakat bunun da her söylediklerinin kabul edileceği anlamına gelmediğinin altını çizdi.

Çavuşoğlu, "Bizim Avrupa'ya ve Batı'ya anlatmaya çalıştığımız bu. Siz patron değilsiniz. Biz eşit ortağız. Eşit ortaksak, kararları da beraber alırız, uygulamasını da beraber yaparız. Siz bize dayatma da yapmazsınız, yapmamalısınız." dedi.

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Türkiye ve Rusya gibi ülkelere "Ben patronum, onlar bana uymak zorunda" gibi bir bakış açısıyla yaklaşıldığında sonuç elde edilemeyeceğini, aksine bunun ters tepeceğini dile getirdi.

Yeni ABD yönetimi ile ilişkilerde karşı tarafın da isteğinin iyi ilişkiler kurmak olması gerektiğini anlatan Çavuşoğlu, ilişkilerde bazı önemli konular olduğunu söyledi.

- FETÖ elebaşı Gülen'in ABD'den iadesi

ABD'nin Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen'i Türkiye'ye iade etmesi gerektiğini vurgulayan Çavuşoğlu, bu kişinin üçüncü bir ülkeye kaçmaması için gerekli uyarıların da karşı tarafa yapıldığını anlattı.

Çavuşoğlu, "Bugün ABD'de de kime sorarsanız sorun, dünyada herkes kabul ediyor ki, bu darbenin arkasında FETÖ var. Belge mi? Belge verdik. Delil mi? Delilleri de verdik. Hem de çok sayıda delil verdik. Adalet Bakanımız da yeni bilgilerle ve delilleri, çünkü her gün yeni bir delil çıkıyor, bunları da ulaştıracak ve gerekli temaslarda bulunacak." diye konuştu.

ABD'nin Türkiye'yi bu konuda oyaladığı sorusuna karşılık olarak Çavuşoğlu, ABD'nin FETÖ elebaşından kurtulmak istediğini, ancak bunun elebaşını Türkiye'ye vermek istedikleri anlamına gelmediğini belirtti. Çavuşoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu kişiyi bize vermediğiniz sürece, bizim halkımızın size bakış açısı değişmez. O zaman gelip de bize Türkler niye artık ABD'yi sevmiyor, ne oluyor diye sorgulamayın. Basit bir sebebi var. Bugün Türkiye'de ABD'ye yönelik negatif bakışın nedeni, bu ülkede yönetimi devirip, halkı katledip, kendi gücünü oluşturmak isteyen bir kişinin, İslam İşbirliği Teşkilatı'nın (İİT) da oy birliğiyle (kabul ettiği) bir teröristin orada yaşıyor olması. Bu teröristi bize vermediğiniz sürece bu bakış açısı değişmez. Bizim halkımız sizi ortak olarak görmez. Çünkü siz müttefikseniz, Türkiye'nin ortağıysanız, Türkiye'yi ve Türk milletini hedef alan bir teröristi ülkenizde barındırmamalısınız."

İİT'de FETÖ hakkında alınan karardan sonra "FETÖ elebaşı ve hainlerinin çıldırdığını" söyleyen Çavuşoğlu, Körfez İşbirliği Toplantısı'nda FETÖ'nün terör örgütü listesine alındığını hatırlattı.

Üyeliği dondurulan Suriye dışında İİT'ye üye 56 ülkenin dışişleri bakanlarının katıldığı toplantıda oy birliğiyle FETÖ'nün terör listesine alındığının altını çizen Çavuşoğlu, "Bizim bu millete bir sözümüz var. Bunların peşini hiçbir yerde bırakmayacağız. İçeride de dışarıda da nerede olursa olsun, bunların peşini bırakmayacağız, her yerde hesabını soracağız. Bunların ne olduklarını tüm dünyaya anlatmaya devam edeceğiz." diye konuştu.

(Bitti)