Gülçin Ergül'ün gözyaşları dinmedi!
Gülçin Ergül ve sevgilisi Erdal Şeyda Lafçı, geçtiğimiz yıl 12 Aralık'ta Balıkesir'de trafik kazası geçirmişti. Kazada Ergül yaralanırken, Lafçı ise yaşamını yitirmişti. Önceki gün Cihangir'de arkadaşlarıyla dertleşirken görüntülenen ünlü şarkıcı, zaman zaman duygusal anlar yaşadı
Geçtiğimiz yıl aralık ayında Balıkesir'de geçirdiği trafik kazasında sevgilisi Erdal Şeyda Lafçı'yı kaybeden Gülçin Ergül, önceki gün Cihangir'de objektiflere yansıdı. Geçtiğimiz hafta ilk kez kazayla alakalı konuşan Ergül, bir mekanda arkadaşlarıyla birlikte vakit geçirdi.
GÖZYAŞI DİNMİYOR!
Dostlarıyla koyu bir sohbete dalan ünlü şarkıcı, bir ara duygusal anlar yaşadı. Bir ara gözyaşlarına boğulan Gülçin Ergül, görüntülendiğini fark edince güneş gözlüğünü takarak, önlem almaya çalıştı.
"O ARABANIN İÇİNDEN ÇIKABİLMEK BÜYÜK MUCİZE!"
Daha önce muhabirlerin, "Kazadan sonra sizin için bu süreç nasıl geçiyor?" sorusuna yanıt veren Ergül, "Kabullenmesi çok zor bir süreç. Hele ki ilk dönemlerde... Şu an daha yeni yeni geliyorum kendime. Bu travmayı atlatabilmek, o arabanın içinden çıkabilmek büyük mucize. Hem büyük kaybım... Ağlamak istemiyorum, çok özür diliyorum." diyerek, gözyaşlarına boğulmuştu.
KAZA YERİNDE YAŞAMINI YİTİRMİŞTİ
İş insanı Erdal Şeyda Lafçı'nın kullandığı ve içinde şarkıcı Gülçin Ergül'ün (36) bulunduğu otomobil, geçtiğimiz yıl 12 Aralık'ta İzmir-İstanbul otoyolu Susurluk mevkisinde aynı yöne giden Cengiz Y. idaresindeki TIR'ın dorsesine çarpmıştı.
Kazanın etkisiyle savrulan otomobil, yol kenarındaki bariyerlere çarparak durabilmişti. Sürücü Lafçı, kaza yerinde hayatını kaybetmiş, Ergül ise hafif yaralanmıştı.
CENAZEYE KATILAMADI
Kazanın ardından hastaneye kaldırılan Gülçin Ergül, tedavisi devam ettiği için sevgilisinin cenazesine katılamamıştı. Ünlü şarkıcı, akşam saatlerinde taburcu edilmişti.
"SENİN İÇİN YAŞAYACAĞIM!"
Yaşadığı acı olay sonrası yürek burkan bir mesaj paylaşan Ergül, sevgilisine duyduğu özlemi şu sözlerle dile getirmişti:
Çok özledim… Yanağının yumuşaklığını hissederek öpücükler kondurabilmeyi, muzip ve içi gülen gözlerine burnunun dibine kadar yaklaşıp yakından bakmayı, beni hayata bağlayan dünyanın en güzel gülüşünün içimi aydınlatmasını, hayat dolu enerjinle ve sevgi dolu sesinle beni çağırmanı, nereye gidersen git azıcık ayrı kalamayıp hep pervanen olmayı, hayatımın anlamını gözlerimle yanımda görebilmeyi, sarılabilmeyi, ulaşabilmeyi, sen aradığında senin sesinle çalan telefonumun o esprili zilini duymayı, ben her şarkı söylediğimde beni can kulağıyla keyifle dinlediğini görebilmeyi… Bu özlem dolu liste bitmez. 'Biz birbirimize çok iyi geliyoruz.' derdin. Aynen öyle... Sen bana paylaştığımız bu zamanda tekrar hayat dolu olmayı, hayal kurabilmeyi aşıladın. Yalnız olmadığımı hissettirdin. Kendime yeniden inanmamı sağladın, bana en büyük mutluluğu, sevgimizi, aşkımızı yaşattın. Sonsuza dek de devam edecek. Ben senin için yaşayacağım, dinlediğini göremesem de senin için bulutların ötesine şarkılar söyleyeceğim, verdiğim sözleri tutmak için var gücümle çalışacağım. Seni üzmeyecek, gözünü arkada bırakmayacağım ve seni her daim sınırsızca seveceğim...
ACI TESADÜF
Öte yandan Gülçin Ergül'ün bir ay önce yayınlanan 'Birbirimize İyi Gelmiyoruz' klibindeki detay da şoke etmişti. Şarkıcı, son klibinde araç kullanıyor ve kaza yapıyordu. Ergül, klibinde, "Aşk yok, nefret yok. Şuurlar kapalı, nabız yok. Bitti, nefes yok, eski bizden eser yok..." sözlerini söylüyordu.
Şarkıcı, röportajında klipteki kaza anını şöyle anlatmıştı:
Klipte yarım saat vinç yardımıyla havada asılı kaldım. Bu bölüm, ilişki sonrası bitmiş aşkın getirdiği askıda kalma hissi ve klipte bahsi geçen araba kazası sonrasında arafta kalma hissiyatını sembolize ediyordu. Başkalarının yolunu da aydınlatan bir ilham olmuş gibi de görünüyor.
