Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam HT Pazar Yeşilçam'ın iyileri kötülerine karşı
        1

        EKİN TÜRKANTOS/HT PAZAR

        Yeşilçam denildiğinde akan sular durur. Kemal Sunal, Tarık Akan, Gülşen Bubikoğlu, Ayhan Işık, Adile Naşit, Münir Özkül ve daha niceleri... Filmlerdeki o hafızamıza kazınmış sahneler de saymakla bitmez. Her geçen gün geçmişe özlemimiz artarken, bizi çocukluğumuza, o sıcacık hikâyelere götüren filmler önemini daha fazla hissettiriyor.

        2

        Dolayısıyla Yeşilçam gözbebeğimiz, kıymetlimiz olmayı sürdürüyor. İki illüstratör Hakan Arslan (33) ve Burak Ağdemir (27), Yeşilçam çizimleriyle bir süredir sosyal medyada büyük beğeni topluyor. Yaklaşık 49 bin takipçisi olan Burak Ağdemir, dünyanın en çok satan bilgisayar oyunu ‘Grand Theft Auto 5’in yükleme ekranına Hababam Sınıfı’nı entegre etmesiyle dikkat çekmiş.

        3

        Daha sonra da İspanyol illüstratör Hyung 86’nın Disney University projesinden esinlenerek Yeşilçam Üniversitesi fikrini hayata geçirmiş. Yeşilçam Üniversitesi’nde sevdiği filmlerden kareleri, ünlülerin illüstrasyonlarını yapıyor. Hakan Arslan ise Yeşilçam’ın kötü karakterleri üzerine çalışıyor.

        4

        “Dünya sinemasında karakter oyuncularından özellikle kötü adam rollerine bürünenlerin çok sevildiğini ve akılda kaldığını görürüz” diyen Arslan’ın çizimleri de oldukça seviliyor. İki çizerle Yeşilçam’ın büyüsünü, sevdikleri karakterleri ve çalışmalarını konuştuk.

        5

        - Burak seni biraz seni tanıyabilir miyiz?

        1989’da Balıkesir’de doğdum. Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde okuyorum.

        6

        - Yeşilçam Üniversitesi ne zaman, nasıl ortaya çıktı?

        Dünyanın en çok bilinen ve satan bilgisayar oyunu Grand Theft Auto 5’in yükleme ekranına Hababam Sınıfı’nı entegre etmiştim, oyunseverlerin çok hoşuna gitti. Çünkü “Eski dokuyu bir oyun olarak görmek mümkün olsaydı” diyen heyecanlı ve sadık fikirler için bu, paha biçilmez bir hayaldi. Daha sonra repliklere yeni bir dokunuş yapıp önceden gördüğüm bir akım olan İspanyol illüstratör Hyung 86’nın 2013’ten bu yana devam ettirdiği Disney University fikrinden etkilendim.

        7

        - Filmden kareleri de illüstrasyon haline getiriyorsun...

        Evet, çizimden önce, akla ve kalbe dokunan sahnelere bakıp çizmeye başlıyorum.

        8

        - En severek çizdiğin Yeşilçam ünlüsü kim, neden?

        Kemal Sunal... Bende yeri ayrıdır. Gül Sunal’ın kitabındaki ayrıntılar da beni çok etkilemiştir. Eskiden dışarıda kar yağarken tüplü televizyonda Kemal Sunal filmi olduğunda tadından yenmezdi, sıcak aile ortamıydı o. Kemal Sunal huzurlu anlarımın fondaki neşesidir, çocukluğumun huzurudur.

        9

        - Hiç Yeşilçam ustalarıyla bir araya gelip çizimlerini gösterdin mi ya da başından ilginç bir olay geçti mi?

        Birçoğu aracılar sayesinde teşekkürlerini iletti. Geçenlerde Füsun Önal’ın ‘Ah Nerede Vah Nerede’ şarkısını dinlerken Gülşen Bubikoğlu’nun çizimini bitirip paylaşmıştım. Hemen ardından Gülşen Bubikoğlu’nun teşekkür paylaşımını gördüm, üstelik beni takibe almıştı. Güzel bir histi.

        10

        - Ne tür geri dönüşler alıyorsun? Zor dönemlerden geçiyoruz.

        Maalesef şehit haberleri alıyoruz. İnsanlar eskisi gibi gülmüyor. Huzur kalbi terk edip gidiyor, kahkaha atmaktan çekiniyoruz. Pek çok insan mutluluğunu gizlemek zorunda kalıyor. Çünkü yadırgayan bakışlar peşini bırakmıyor. Bu huzursuzluk tablosu insanların geçmişe özlemini daha çok artırıyor.

        11

        Ben de geçmişten beslenerek, günümüzle harmanlandırdığım için güzel yorumlar alıyorum. Arada yine toplumun o yadırgayan, huzursuz karakterleri oluyor fakat çoğunluğun yanında lafı bile edilmez.

        - Yaratıcılığınızı tetikleyen nedir?

        Berrak bir zihin ve rahat bir tavırla tasarım yapmak, her zaman en güzel şeydir.

        12

        - Yeşilçam karakterlerinin bir dönemin ülke profilini yansıttığını düşünebiliriz. Ülkemizdeki dönüşümü göz önüne aldığımızda, sinema sektörünün evrimiyle çıkan yeni karakterler de çalışmalarınıza yansıyacak mı?

        Tabii bunu isterim, yerimde saymak istemem. Çizimlerimde geçmişten güç alıyorum. Beni etkileyen şeyler olmalı, zihnime dokunmalı, karakterler etki bırakmalı. Yeşilçam Gazetesi’nin bir paylaşımı vardı, onu hatırlıyorum: “Eski filmler aile olmayı öğretirdi. Şimdiki filmler nasıl ayrı yaşanır onu öğretiyor!’’ Fakat güzel günler göreceğiz, biliyorum. Güneşli günler..

        13

        Yeşilçam’ın kötüleri de Hakan Arslan’ın ilgi alanı. Çizim serüveni pek çok çizer gibi çocukluk yıllarına dayanıyor. O döneme ait mizah dergileri, çizgi romanlar, çizgi filmler ilgi alanları olmuş.

        14

        Üniversite eğitimi boyunca seramikten özgün baskıya, heykelden grafik tasarıma plastik sanatların birçok alanıyla ilgilenme şansı bulmuş. Son birkaç yıldır portfolyosunun büyük kısmını portre illüstrasyonları oluşturuyor. Yeşilçam’ın kötülerini çizmeye başlamasını ise şöyle anlatıyor:

        15

        “Dünya sinemasına baktığımızda karakter oyuncularının, özellikle kötü adam rollerine bürünenlerin çok sevildiğini ve akılda kaldığını görürüz. Alfred Hitchcock’un bununla ilgili güzel bir sözünü duymuştum: “Ne kadar başarılı kötü adam, o kadar başarılı film.” Bu söz aslında sinemamızdaki karakter oyuncularının neden bu kadar sevildiğinin de cevabı.

        16

        Çünkü Yeşilçam’ın karakter oyuncuları içimizden birileri; bazen mahallenin kurnaz esnafı, bazen de zulmeden bir kabadayı... Dövüşür, hile yapar, mutlu olur, kin duyar; en önemlisi de gerektiğinde ölmesini bilir.” Arslan, herkesin yüzünü sıkça görüp ismini bilmediği bu karakterleri kendi çizgisiyle yorumluyor.

        17

        Projede en çok, referans alacak fotoğraf bulma konusunda sıkıntı yaşıyor. Hatta çoğu karakteri, HD olarak yeniden düzenlenmiş filmlerden aldığı printscreen’lerle oluşturuyor. “Portre illüstrasyon için kesinlikle birkaç referans fotoğraf kullanmanız gerekiyor, karaktere özgü belirgin özellikleri bulup yansıtabilmek ise tamamen tecrübe ve pratik gerektiren bir konu” diyen Arslan, portrelerde özellikle bakışları iyi yakalamak gerektiğinin altını çiziyor.

        18

        En severek çizdiği Yeşilçam ünlülerine gelince... Hüseyin Peyda ve Süheyl Eğriboz... Nedenini sorduğumda ise “Çünkü bir çırpıda karakterini yansıtabildiğim, diğerlerine göre daha karikatürize ‘cartoon’ karakterler” diyor. İşlerini gösterebildiği bir Yeşilçam ustası ne yazık ki yok.

        19

        Çünkü çoğu yıllar önce vefat etmiş. Sadece Lale Belkıs’a özel ulaştırılan bir işi var. Çalışmalarını sosyal medya hesaplarından ve blog’unda yayınladığından beri hep olumlu tepkiler almış. Tek sıkıntısı ise çalışmalarının izninin olmadan şahsi ve ticari kullanımı. Bu konuda birçok çizerin de aynı sorundan mustarip olduğunu düşünüyor.

        20

        Yeşilçam kötüleri aslında Arslan’ın hazırladığı kapsamlı Yeşilçam projesinin sadece bir alt başlığı. Bu proje içinde iyi karakterlerden jönlere, kadın oyunculardan çocuklara hatta senarist ve yönetmenleri de kapsayacak arşiv niteliğinde büyük bir Yeşilçam serisi oluşturmak istiyor. Hatta projeyi yarılamış bile. Kötü Adamlar-Kadınlar serisi 30 çalışmadan oluşuyor. Yakında projeyi büyük bir sergiyle paylaşacak.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ