Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi İş-Yaşam Hüseyin Özer: Başında durmazsan 3 restorandan 2’si batar - İş-Yaşam Haberleri

        MELTEM ERSOY / GAZETE HABERTÜRK

        Hüseyin Özer, hikâyesi Tokat’ın bir köyünde başlayıp Londra’da “İngiliz Kraliyet Ailesi’ne yemek yediren lokantacı” olmaya kadar uzanan sıra dışı bir adam. Londra’da kaliteli Türk yemeğiyle özdeşleşen ‘Sofra’, önünde kuyruğun eksik olmadığı lokanta olarak da biliniyor. 1.5 yıl önce Londra’nın en işlek kentindeki restoranını Kraliçe ile kira kontratının bitmesi üzerine kapatmak zorunda kalan Özer’in halihazırda 2 restoranı daha faaliyetine devam ediyor. İki ay önce Karaköy’de Sofra açarak Türkiye’ye adım atan Özer, ana hedefini insan yetiştirmek, Türk yemeği algısının iyileşmesi için çalışmak ve lokantacılığın kalitesini artırmak olarak dile getiriyor. Özer ile Karaköy’de açtığı Sofra’da buluştuk:

        *Özellikle yaz döneminde 75 TL’ye lahmacun haberleri çıkar, “fahiş fiyat” mı yoksa “fiyatı belli isteyen yesin mi” diye bakmak lazım?

        Öyle fahiş fiyat koyan çok ayıp ediyor. Böyle şey olmaz, böyle fiyat konmaz. Her şeyin bir ederi vardır, değeri çok az olan bir şeyi bu kadar yüksek fiyata satması, fırsatçılık yapması çok yanlış ve ayıptır. Kınıyorum. Oraya bütün yıldızlar dahi gelse o lahmacunun fiyatı artmaz. Ben buranın dekoruna çok para harcadıysam müşteriden o parayı çıkarmaya çalışmam, bu fırsatçılıktır. Bunu yapanlar var burada. Orayı çok çalıştırırsın, az kâr edersin, yine hesabın tutturursun.

        *Türkiye’de işletmeciler, alkol fiyatları ve kiralardan çok şikâyetçi. Siz Londra’yı ve İstanbul’u maliyetleranlamında karşılaştırabilir misiniz?

        Bunların tamamı yanlış. Yeterince para kazanılıyor. Az kâr ediversin. Nedir bu hırs? Kiralar yüksek deniyor, yüksekse doğru bir seviyedir, yoksa kimse vermezdi. Veren var ki o kadar kira oluyor. “Yeterince kâr edemiyorum”, diye şikâyet ediyorlar. Az ediver. Fabrikatör olsaydın toz toprağın içinde daha mı iyiydi? Güzel bir iş yapıyorsun, bu kadar da kâr kâr diye kendini paralama. Ben işyerimi cennete benzetiyorum. İnsanlar hiç terlemeden para kazanmak istiyor, gayret et kazan. Çok para kazanıp da ne yapıyorlar ki, bir apartman daha alıyorlar.

        *“Londra’dan bile pahalı kira ve maliyetimiz var” diyorlar, haksızlar mı?

        Atıyorlar, bilmiyorlar çünkü. Yok öyle bir şey. Orada da kira-maliyet hesabını iyi yapan-yapmayan vardır. 3 lokantadan 2’si batar, kural böyledir. Burada da böyledir. Lokantanın sahibi başında durursa başarılı olur. Loğusaanne gibi başında durup bakacaksın.

        "PKK ADINI KULLANANLARLA TEK BAŞINA SAVAŞIYORUM"

        *Tokat’ta başlayan hikâyeniz nasıl Londra’da lokantacı olarak devam etti?

        Köyde doğdum. Hiç okula gitmedim. Annem beni Ankara’ya yolladı, bulaşıkçılık yaptım. Sonra İstanbul’da aynen devamettim, lokantalarda çalıştım. İngilizce öğrenmek için otobüsle İngiltere’ye gittim. Bir kebapçıda iş buldum, birkuruş param yoktu, ama kendimi iyi yetiştirdiğim için bir arkadaşım benim yapacağım işe para koydu.

        *İngiltere’de varlığınızı azaltıyor musunuz?

        Londra’da halen 2 restoranla duruyoruz, Kraliçe’nin sahibi olduğu yerden çıktık, onun dışında İngiltere’de bir sürüyerimiz vardı. Kimisinin lease’i bitiyor ya yeniliyor ya yenilemiyoruz, kimisi için PKK ile başımız derde giriyor, satıyorum. Aslında PKK bile değil, kendine PKK süsü vermiş, ismini kullanan düzenbazlar. Ben onlarla tek başımasavaşımı veriyorum.

        "HERKESLE ORTAK OLABİLİRİM ÇÜNKÜ PARA HIRSIM YOK"

        *Son dönemde bu alanda çok satın alma oldu, size satış-ortaklık teklifi gelse ne dersiniz?

        Benimle herkes her an ortak olabilir, çok da güzel olur, çünkü benim para hırsım yok. Benim insan okutma, Türk yemeğini geliştirme hırsım var. Para kazanmak değil mevzu, para çok var, bir şekilde kazanırsınız, ama yatırım yapacak insan yok. Bu hikâyenin kıssadan hissesidir. Allah insanı uyanık etmesin, uyanıklık çok kötü bir özellik,uyanıklıkta yalan dolan vardır. Ben çocuk yetiştirmek istiyorum, onun için Türkiye’de lokanta açıp kendim gibi bu işe gönül vermiş adamlar yetiştirmek istiyorum. Şimdi cennetin burada olduğuna inanıyorum. Sofra’da yemek yemek cennet bence. Sadece bir fikre sahibim, Türk namına, şerefine yakışır hale getirmek istiyorum. Bunu düzeltmemiz lazım.

        "TÜSİAD, SOFRA'YI BRÜKSEL'DE AÇMAMI İSTİYOR"

        Yurtdışında başka yerde restoran açacak mısınız?

        Brüksel’i istiyorum. Brüksel’de restoran açmamı esasen TÜSİAD istedi. TÜSİAD’ın orada temsilciliği var, temaslarında da misafirleriyle geleceği Türk restoranı istiyorlar. Buradaki TÜSİAD yöneticileri de Karaköy’de yemeğimi yiyorlar, “Türkiye’de ilk kez fine dining Türk lokantamız oldu, teşekkür ederiz” diyorlar.

        Kimler mesela?

        Boylu boslu, yakışıklı paralı adamlar. İsimlerini bilmem. TÜSİAD’ın Başkanı Hanımefendi (Cansen Başaran Symes) de geldi.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ