Savunma ürünleri ihracatı 2 milyar dolara erişti

Başbakan Binali Yıldırım, Ak Parti grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

Yıldırım'ın konuşmasında şu açıklamalarda bulundu:

Değerli kardeşlerim, son iki hafta içerisinde çok önemli iç ve dış temaslarda bulunduk. Bu ziyaretlerin ilk durağı Moldova oldu. Moldovalı mevkidaşımın resmi daveti üzerine gerçekleştirdiğimiz ziyaret kapsamında, Türkiye Moldova ilişkilerini ele aldık. Halihazırda 300 milyon dolarlık ticaret hacmimizi daha da geliştirilmesini ve orta vadede 1 milyar dolara çıkarılması yönünde kararlılığımızı ortaya koyduk. Moldova ile ilişkilerimizi bu yıl içerisinde, yüksek düzeyli, stratejik işbirliği seviyesine dönüştürme kararı aldık. Ortaklıklar üzerinde de kapsamlı değerlendirmelerde bulunduk. Bu ziyaret marjında soydaşlarımızla da hasret giderdik.

Türkiye Almaya arasındaki ilişkiler 16 Nisan sonrasında gerilmiş, tansiyonun düşürülmesi için her iki taraftan referandum sonrası olumlu ve yapıcı mesajlar verilmiştir.

Ordusuna en fazla para harcayan ülkeler!

15 yıl önce savunma alanında dışa bağımlılığı yüzde 80'ler seviyesindeyken bugün bu oran yüzde 40'un altına inmiştir. Savunma sektörümüzün cirosu her yıl artarak 1 milyar liradan 20 milyarın üzerine çıkmıştır. 2002'de savunma ürünleri ihracatı sadece 250 milyon dolar iken bugün 2 milyar dolara erişmiş bulunuyor.

ARGE hacamalarına ayırdığımız pay da yıldan yıla artmaya devam ediyor. 15 yıl önce 1.8 milyar olan araştırma geliştirme bütçemiz 20 milyara ulaşmış durumda. ARGE faaliyetinde doğrudan çalışan kişi sayısı 29 binden 123 bin seviyelerine çıkmıştır. Bu yıl tam 460 proje üzerinde çalışıyoruz. Bunların toplam bütçe değeri ise 123 milyar TL'dir.

Yerlileşme ve millileşme en önemli önceliğimizdir.

"İŞSİZLİK ORANI DÜŞÜYOR"

Bölge insanıyla geliştirdiğimiz kardeşlik köprüleriyle her gün bir yenisini daha ekliyoruz.

Ekonomizin daha güçlü yoluna devam etmektedir. İşsizlik geçtiğimzi Şubat ayı için azalma eğilimine girmiştir. Yüzde 13 seviyesinden mevsimden arındırılmış işsizlik oranı yüzde 12.6 seviyesine inmiştir.

Kapasite artıyor, iş gücüne katılım artıyor o halde bize düşen daha fazla üretim daha fazla yatırım daha fazla istihdam. Teşviklerimizi artırarak yolumuza devam edeceğiz.

Taviz vermediğimiz mali disiplin, üretim ve istihdama dayalı ekonomi politikamız ve tedbir, müdahalelerimizle ekonomimiz güçlü ve dimdik bir şekilde yoluna devam ediyor.

İş dünyamız, sendikalarımız, girişimcilerimiz övgülerin en büyüğünü hak ediyor. Bu ekonomik göstergelerin, toplumsal barışın bir bahar havası estirdiğini, önemli gelişmeler önümüze seriyor. Bu havanın kalıcı hale gelebilmesi için sayılı günler kaldı.