Ak Parti-HDP görüşmesi sona erdi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından hükümeti kurmakla görevlendirilen AK Parti Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ile HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın görüşmesi sona erdi.

Başbakan Davutoğlu, CHP ile 1 saat 40 dakika, MHP ile 1 saat 45 dakika, HDP ile 1 saat 58 dakika görüştü.

Davutoğlu, "Bu silahsızlanma Türkiye'de gerçekleşecek, öyle veya böyle gerçekleşecek. Birlikte bunu gerçekleştirelim. Siz çağrıda bulunun ve Türkiye'de bütün silahlar teslim edilsin. Sayın Demirtaş çok güzel bir şey söyledi. 'Demokrasi arttıkça, silahların azalması sonra da sıfıra inmesi lazım' dedi. İşte bu, duymak istediğimiz ifadeler bunlar." dedi.

Başbakan Davutoğlu, görüşme sonrası yaptığı açıklamada şunları söyledi:

Diğer partilerde olduğu gibi sıcak ve misafirperverlikle karşılandık. HDP yetkililerine teşekkür ediyorum. HDP ile yaptığımız güreşmede özellikle üzerinde durduğumuz konu şu oldu. Demirtaş’ın açıkladığı 3 ilke üzerinden duruldu. Barış demokrasi adalet ilkeleri kapsamında görüşmelerimizi kendilerini aktardık. Barış söz konusu ise kimse silahla barışı tehdit edecek şekilde ülke topraklarını yer alamaz. Gelin HDP olarak bu tavrı sergileyin.

Demirtaş'ın dünkü açıklamalarını da dinledim ve görüşlerimi ifade ettim. Çevredeki çatışmaların Türkiye’ye gelmesini istemiyorsak bütün bu baskılara şiddete karşı ortak tavır belirleme sorumluluğumuz var.

Hangi terör grubu olursa olsun Türkiye’nin duruşunun bilindiğini istişare ettik. Türkiye’nin ve çevre bölgelerdeki sorunları istişare ettik. İletişimi her an açık olmamız gerektiğini ifade ettik. Koalisyonla ilgili görüşlerimizi paylaştık. Gelecekteki gelişmeler bağlamında bizim ilkesel tutumumuzu anlatma imkanı bulduk. Türkiye’deki tüm silahlı unsurların Türkiye dışına çıkma hususundaki sözlerin yerine getirilmesi gerektiğini konuştuk. Kamu düzenin tartışma konusu olmadığını açık yüreklilikle konuşma imkanı bulduk. Misafirperverlikleri nedeniyle kendilerine teşekkür ediyorum.

Biz çözüm sürecine çok iyi niyetle başlattık. Neydi ekonomik geri kalmışlık var, halka hizmet edilmiyor, Kürtçe şarkı dinlemiyoruz gibi şikayetler vardı. Sıralamıyorum ama çok geniş bir demokratikleşme süreci hayata geçirdi. Bu gerçeklik üzerine bugün HDP güçlü bir grup olarak TBMM’de bulunuyor. Dün Demirtaş’ın açıklamaları ifade doğru ifade. Silahların bırakılması ifadesi.

"KENDİSİNE DOSTHANE ŞEKİLDE İFADE ETTİM"

Bütün bu argümanlar birer birer yok olmuşken hala silahlı grup bulundurmanın anlamı nedir? Bu soruyu HDP’ye soruyoruz. HDP oy verenlere de söylüyoruz lütfen bunu sorun. Biz size silahlı mücadele için oy vermedik. Bu soru çok sorulmalı. Niye barış ve demokrasi derken silaha ihtiyaç hissediliyor? Tam da vaktidir. Kendisine dosthane şekilde ifade ettim Demokratik seçim kazandınız, başarı sağladınız bunu kutlarken kalaşnikoflarla şehirleri silah seslerinin içine almanın anlamı nedir? Bunu herkes sormalı.

"SİLAHLAR TESLİM EDİLSİN"

Bu silahsızlanma Türkiye'de gerçekleşecek, öyle veya böyle gerçekleşecek. Birlikte bunu gerçekleştirelim. Siz çağrıda bulunun ve Türkiye'de bütün silahlar teslim edilsin. Sayın Demirtaş çok güzel bir şey söyledi. 'Demokrasi arttıkça, silahların azalması sonra da sıfıra inmesi lazım' dedi. İşte bu, duymak istediğimiz ifadeler bunlar.

Kimseye tepeden bir dil kullanmadım. Dün MHP ile görüşürken de bugün de. Süreç devam edecekse etkili olduğunuz varsayılır. Etkiniz yoksa görüşmelerin anlamı ne. Etkiniz yoksa sürece hangi yolla katkıda bulunacaksınız?

"ORTAK DEKLARASYONDA BULUŞALIM"

HDP, bütün diğer partiler, hep beraber biz dörtlü bir deklarasyonla 'Türkiye'de artık teröre, şiddete yer yoktur' buradan da bir çağrı yapayım. Böyle bir metnin altına imza atmaya hazırım. Türkiye'de demokratik mücadele içinde birbirleriyle rekabet eden partilerin liderleri olarak bizler, 'Türkiye'nin demokratik standarttın en üst düzeye çıkması için elimizden geleni yapmaya hazır olduğumuzu ama bu çabayı sürdürürken hiçbir şekilde terör, şiddet ve baskı unsuru içeren hiçbir müdahaleye de müsamahakar yaklaşmayacağımızı ve ortak tavır alacağımızı bildiririz' diye bir ortak deklarasyonda bulunalım.

"KOALİSYON ORTAKLIĞI ÇERÇEVESİ OLUŞMUŞ DEĞİL"

Yüzde 13 oy almış bir partiyi yok sayamam. Aldığım görev gereği görüşmem gerekir. 7 Haziran’ın ertesi günün Demirtaş "Asla Ak Parti’nin içinde olduğu hükümete içerinden ve dışarıdan destek vermeyeceğiz". Bu ifade açık ve net. AK Parti’nin dışındaki ihtimaller çalışıldı. Bu ifadeye cevap vermedim. Yüzde 47 oy almış bir partiyi dışlayacak formüller yürümez. 1 aylık süreçte HDP’nin duruşunun değiştiğini gördük. Doğrusu da budur. Her konuyu görüşürüz fakat koalisyon ortaklığı çerçevesi oluşmuş değil. Ama görüşmeye de devam ederiz. Kuracağımız hükümet Türkiye’nin bütününü temsil etmesi önemlidir. CHP, MHP ile görüşülürken HDP’nin ne düşündüğü önemlidir. Bu çerçevede HDP ile oluşturulmuş bir mekanizma yok.

HEYETTEKİ İSİMLER

Başbakan Davutoğlu, HDP Genel Merkezinde yapılan görüşmeye, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, eski İçişleri Bakanı Efkan Ala, Adıyaman Milletvekili Adnan Boynukara ve Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu ile geldi.

Sivil plakalı araçla parti genel merkezine gelen Davutoğlu'nu HDP Grup Başkanvekilleri İdris Baluken ve Pervin Buldan ile Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder karşıladı.

Davutoğlu ve beraberindeki heyet daha sonra HDP Genel Merkezinin üçüncü katındaki Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantı salonuna geçti.

Burada basına kapalı gerçekleşen görüşme saat 11.00'de başladı.

Görüşmede Demirtaş ve Yüksekdağ'a ise İdris Baluken, Pervin Buldan, Sırrı Süreyya Önder ile MYK üyesi Zeynep Karaman eşlik etti.

AA