Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem "Biraz gazla" facia!

        Cemal DOĞAN-Lütfi ERDOĞAN-Deniz ÇİÇEK-Dilara AYDOĞDU-Neslihan CAN-Dilvin KAYGUSUZ-Deniz ÇİÇEK / GAZETE HABERTÜRK

        Ankara’da 12 kişinin hayatına mal olan katliam gibi otobüs kazasına ilişkin soruşturma devam ediyor. Kazada yaşamını yitirenlerden 8’i dün Ankara’da toprağa verildi. Hayati Özden (69), Selkin Çengel (35), Günten Ünal (85), Ethem Koçak (93), Asım Deryal (53) ve Naime Turgut’un cenazeleri, Karşıyaka Mezarlığı’nda defnedildi. 62 yaşındaki İsmet Ataş, Mamak Ortaköy’de, 35 yaşındaki Hilal Gökkaya Ülgen ise Gölbaşı’nda son yolculuğuna uğurlandı. Karşıyaka Mezarlığı’ndaki cenaze törenine milletvekilleri de katıldı.

        Facianın ardından Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan yaralıların 5’i ayakta tedavinin ardından taburcu oldu. Ağır yaralanan Erdal Demirtaş (48) yoğun bakım ünitesinde tutulurken, diğer 4 yaralının tedavisi de devam ediyor.

        ‘HATIRLAMIYORUM’ DEDİ

        Kazaya neden olan otobüs şoförü Erol Ayaz, dün Ankara Adliyesi’nde önce savcıya ifade verdi, ardından hâkim karşısına çıktı. 8 yıldır EGO’da çalıştığını belirten Ayaz, ifadesinde şunları söyledi: “Önümde maddi hasarlı kaza vardı. Araç çalışır haldeydi, el frenini çektim. Vitesi boşa getirip getirmediğimi hatırlamıyorum. Araçtan inip kaza yerine geldim. Yolculara isteyenin inebileceğini söyledim, indiler. Arkamdaki şoförler kornaya basıp, ‘Biraz öne al, sağa ya da geri dönebiliriz’ dediler. El frenini indirdim. Biraz gaza dokundum. Araç yavaş hareket edeceğine hızlandı. Frene bastım, tutmadı. Önümdeki otobüse vurmamak için direksiyonu sağa kırdım. Hâkimiyeti kaybettim, otobüs kaldırıma çıktı. Israrla ayak frenine bastım, durmadı. Heyecanlandım, el frenini çekemedim, unuttum. İnsanlar kaçışıyordu, onlara çarpıyordum. Şoka girdim. Yaptıklarımı hatırlamıyorum.”

        SAVCI SİGARAYI SORDU

        Soruşturmayı yürüten Savcı Mustafa Bilgili ise Ayaz’a incelenen araç kamerasına ait görüntüleri sordu. Bilgili yolcuları indirdikten sonra sigara yaktığını ve sakin göründüğünü hatırlatınca, Ayaz “Şu an hatırlamıyorum. Şoktaydım. Otobüsten indikten sonra ne yaptığımı hatırlamıyorum. Daha sonra EGO amiri aradı, telefonu açtım, olayı anlattım. Onlarla birlikte polise teslim oldum. Pişmanım” dedi.

        Şoför Ayaz, “birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebebiyet vermek” suçundan mahkemeye sevk edildi. Tutuklanan Ayaz, ölen her kişi için ayrı ayrı 2 yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle yargılanacak.

        Öte yandan kazanın dehşeti, çevredeki güvenlik kameralarına yansıdı. Görüntülere göre, kaldırımda yürüyen çok sayıda yaya, otobüsün hızla geldiğini fark edince sağa sola kaçışmaya başlıyor. İki anne, pusette taşıdıkları bebeklerini kurtarmak için can havliyle bir dükkâna sığınıyor.

        ŞOFÖR EĞİTMENİNDEN ÇARPICI TESPİTLER

        ‘Kazanın sebebi, yüzde 99 fren yerine gaza basması’

        Ankara’da 12 kişinin ölümüne neden olan EGO şoförü, otomatik gaz sisteminin devreye girdiğini ve frenin kilitlendiğini savundu. Türkiye’nin önde gelen otobüs üreticilerinden birinde yönetici olarak çalışan ve belediye şoförlerine eğitim de veren bir uzman, kazayı HABERTÜRK için analiz etti. “Kabataş kazasının aynısı” diyen uzmanın tespitleri özetle şöyle:

        “İfadede freni bırakınca aracın kendiliğinden hareket ettiği söyleniyor. Böyle bir fırlama, ancak saatte 2-3 kilometre hız yaratır. Bu da yürüme hızıdır. Ben yurtdışında da görev yaptım. Bu tür kazaları orada da inceledim. Şoförler hep ‘Araba kendiliğinden gazlandı’ der. Asla böyle şey olmaz. 30 yıllık şoför bile gaz ve freni karıştırır. Aracın freni patlasa bile freni boşaldığı için o kadar ağır hareket eder ki yayaları itemez, kaldırıma çıkamaz. Şoförler panikledikleri anda fren yerine gaza basıyorlar. Hiçbir araba kendi kendine gaz yemez. Yüzde 99, şoför panikle fren yerine gaza bastı.”

        KABATAŞ KAZASI GİBİ

        İstanbul Kabataş’ta 1 Ağustos 2014’te meydana gelen kazada kontrolden çıkan İETT otobüsü, vapura binmek için bekleyenlerin arasına daldı. 2’si ağır 16 kişi yaralandı. Yaralılardan 19 yaşındaki Kübra Dere’nin bacağı kesildi. Gözaltına alınan otobüs şoförü Eyüp E., “Hareket tuşuna bastım. Araç birden fırladı. Frene bastım, durmadı. Gaz pedalı takılmış gibiydi” dedi. Eyüp E., denetimli serbestlik şartıyla serbest bırakıldı.

        3 AY ÖNCE EĞİTİM ALDILAR

        Ankara Büyükşehir Belediyesi, EGO otobüs şoförlerine periyodik olarak ‘güvenli sürüş’, ‘davranış’ ile ‘iş sağlığı ve güvenliği’ eğitimi veriyor. Eğitimlerde şoförler, güvenli sürüşte temel kurallar, otobüs şoförlerinin sorumlulukları, araçların pratik kullanımı, ilkyardım ile öfke kontrolü gibi konularda bilgilendiriliyor. 3 ay önceki kursta bin 71 otobüs şoförü eğitim aldı. 1 ay önce de 2 bin 352 şoför davranış eğitiminden geçirildi.

        SAĞLIK SORUNU İÇİN YÜRÜYÜŞ YAPIYORDU

        Kazada hayatını kaybedenlerin hikâyeleri yürek burktu. 93 yaşındaki Ethem Koçak’ın sağ- lık sorunları olduğu, her gün yürüyüş yapmak için aynı saatte caddeye çıktığı öğrenildi. Ecel, yaşlı adamı ‘sağlık yürüyüşü’ sırasında yakaladı.

        Ölenlerden 2’si de yakın arkadaş olan KOSGEB çalışanı Hilal Gökkaya Ülgen ve Selkin Çengel’di. Teknoloji geliştirme biriminde çalıştığı belirtilen 2 arkadaş, öğle tatili nedeniyle Mamak’tan Cebeci’ye gitmişti. Çengel’in aracının kazaya karıştığı, 2 arkadaşın olay sırasında aracın başında kaza tespit tutanağı düzenledikleri belirtildi. Ülgen ve Çengel için önce KOSGEB Başkanı Recep Biçer’in katılımıyla kurum binasında bir tören düzenlendi.

        'ŞOFÖR TELEFONLA KONUŞUYORDU' İDDİASI

        Bir görgü tanığı, kazayı şöyle anlattı: “Otobüs Ankaray’ın girişinden başlayarak, insanları altına ala ala geldi. Çok hızlıydı. Aynı zamanda şoför telefonla konuşuyordu. Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne seslenmek istiyorum. İnsanların canı bu kadar ucuz olmamalı. Sen otobüsün direksiyonuna oturttuğun insanlara dikkat etmelisin.”

        'İLK BANA ÇARPTI, BİR ADIM ATMASAM'

        Faciadan yaralı kurtulan Gürdal Aladağ (44), o anları şöyle aktardı: “Bankadan geliyordum. 2 EGO otobüsü kaza yaptı. Yol kapanmıştı. Sonradan gelen 3’üncü otobüs, sıyrılmak isterken kaldırıma daldı. Çok süratliydi, duramadı. Ağacı söktü. Metronun duvarını yıkıp insanları altına alarak devam etti. Hızı hiç kesilmedi. Bağırış çağırış, kıyamet günü gibiydi. Otobüs ilk bana vurdu ve kenara savruldum. Bir adım daha atmasam, ben de ölecektim.”

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ