Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem İstanbul ‘Kumkapı, Kadırga ve Nişanca’nın kurtuluşu pansiyonculukta’

        Esra BOĞAZLIYAN / GAZETE HABERTÜRK

        İstanbul'un en önemli yenileme alanlarından biri Tarihi Yarımada... Sulukule’yle başlayan, Fener-Balat’la, Ayvansaray’la devam eden projelere şu sıralar bir yenisi daha eklenecek. Kumkapı, Kadırga ve Nişanca’yı içine alan bir değişim projesi bu... Fakat bu proje, klasik bir kentsel dönüşüm değil. Temeli pansiyonculuğa dayanan bir sistem. Nasıl mı? Kentin en tarihi, bir o kadar da sorunlu semtleri olan Kumkapı ve civarını Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir’le gezdik, projeyi konuştuk. Buyurun...

        Kumkapı’dayız. Görüyorum ki birçok eski bina yenilenmiş, restore edilmiş. Ama bir o kadar da yenilenmeyi bekleyen bina var...

        Şu sıralar en önem verdiğimiz projelerden biri Kumkapı, Kadırga ve Nişanca’daki dönüşüm. Amacımız tabii ki kentin en tarihi alanını aslına uygun olarak tamamen yenilemek.

        Aslında bu bölge Fatih’in en problemli kısımlarından biri. Hem eski binalar hem güvenlik sorunu bakımından...

        Evet Marmara sahili görüntü kirliliğinin de had safhada olduğu yerler. Uyuşturucu ve suç yapılanmasının olduğu yerler.

        Peki nasıl dönüştüreceksiniz buraları?

        Kumkapı, Kadırga ve Nişanca’da ev pansiyonculuğunu başlatarak dönüşümü sağlamış olacağız. Bu bölgede pansiyonculuğa izin veren kararı Fatih Belediye Meclisi’nden geçirdik. Karar şimdi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde. Bu proje hayata geçerse yok olmaya yüz tutmuş tarihi eserlerin sahipleri binalarını restore edecek. Mesela bir sokakta üç tane tarihi eser varsa o üç tarihi esere komşuluktan dolayı tüm sokak mecburen onlara uyacak. Dolayısıyla binalar da ona uydurmak zorunda kalacaklar kendilerini. Biz hiç para harcamadan Lizbon gibi Londra gibi olabiliriz. En son FenerBalat’ta bir sokak düzenledik, çok şirin bir yer oldu. The Guardian’da çıktı mesela. Bizim orayı kentsel dönüşüm ile yıkıp yapmamız mümkün değil ama tam tersine mevcudu ön plana çıkardık. O tarihi ön plana çıkarak ufak rötuşlar yaptık.

        Boyadık, sokağı düzenledik vs. Kumkapı’da da öyle olacak. Burada sokak siluetleri FenerBalat’tan daha güzel. Burası tarihin sıfır noktası, kalbi.

        Pansiyonculuk projesiyle Kumkapı ve civarı İstanbul’un yeni turizm merkezlerinden biri olacak yani?

        Pansiyonculuk projesinin faydalarını sıralayacak olursak birincisi Tarihi Yarımada’nın, Eminönü’nün bir tarafına yığılmış emlak değerlerini dengeleyecek. Buna karşılık fonksiyon değişikliğiyle konut alanından ev pansiyonculuğu veya pansiyonculuğa geçecek olanların da bir fedakârlık yaparak imar planına geçmelerini istiyoruz. Bu vesileyle Sirkeci ve çevresini de ele alacağız. Diyorlar ki Sirkeci geleneksel ticaret alanı. Sirkeci ve çevresinde iki yüz yıllık, üç yüz yıllık binalar var. Ama siz oraya otel fonksiyonu vermiyorsunuz, verirseniz dünyanın en iyi otelleri olacak. Geleneksel ticaret diyorsunuz. Nedir geleneksel ticaret, kumaş satacak, leğen satacak, toptancılık yapacak. Böyle bir şey yok şu anda. O yüz yıl önce vardı. Şimdi onları, bu muhteşem tarihi eser binaları siz eğer otel olarak fonksiyonlandırırsanız dünyanın her tarafından çok önemli zincirler gelip buraya yatırım yapabilir. Üç tane zincir gelse Sirkeci uçar. Sirkeci de bu projenin içinde. Böylelikle kamu para harcamadan oranın dönüşümünü gerçekleştirmiş olacak. Böylelikle illegal yapılanmaların önüne herhangi bir polisiye tedbir almadan geçmiş olacaksınız. Herkesin mutlu olacağı bir süreci yaşamış olacağız. n Pansiyonculukla ilgili şu anda top İBB’de. Peki ne zaman hayata geçer? Bir öngörünüz var mı? İBB olumlu görüş verdi. Bizim meclisimizden altı ay önce geçti. İBB şu an çok yoğun, muhtemelen önümüzdeki döneme kalır.

        Fatih için önemli bir projeniz de Eminönü’nde trafiğin yeraltına alnmasıydı. O proje ne durumda?

        Projede hiçbir sıkıntı yok, sadece Büyükşehir’i bekliyoruz. Normalde başlaması lazım şu an. Ülkede biraz sıkıntılar oldu, bütün projeleri başlatmak için istikrar lazım.

        Ya Kapalıçarşı’nın restorasyonu?

        Proje devam ediyor, İSKİ ile beraber çalışıyoruz. Kapalıçarşı Büyük Projesi dediğimiz çalışma çerçevesinde çarşıyı altyapısından çatısına kadar restore edeceğiz. Yönetim planlamaları tamamlandı, ocak ayında tüm mülk sahiplerinin olduğu on iki on üç kişilik bir yönetim oluşturacağız. Dört tanesi kamu temsilcisi, diğerleri kendileri olacak. Sonrasında da çalışma başlayacak. Altyapıyla ilgili özel tasarım yapılıyor. Kollektör sistemi olacak. Kirli-temiz sular, elektrik, internet onların hepsi bir noktadan geçecek. Bu çalışmanın prototipi yapıldı. Birkaç ay içinde bitecektir. Büyükşehirden çok ciddi destek aldık. Kapalıçarşı’nın röntgenini aldık, nerede ne var biliyoruz. Temel ihtiyaç altyapı. Sıkıntılı yerler var taşıyıcılarda. Kesilen kolonlar var. Statikle ilgili problemleri olanlar yeniden yapılacak olmayanlar onarılacak. Bütün bunlar için yönetim lazım. On yıl sürer tamamlanması. Çatıdan önce havalandırma sistemleri yapılacak, klimalar vs. Elektrik kabloları yeraltına alınacak, aydınlatma merkezden geçirilecek ve en son çatısı yapılacak. Hukuki altyapısı oluştu, projeler kurulu tarafından onaylandı, önümüzde başka bir engel yok. Kapalıçarşı’da çok mesafe katettik. Elimizde envanter yoktu. Mesela büyük camilerle ilgili de envanter yoktu. Yeni Cami dahil. Hepsinin her noktasına kadar teknolojik aletlerle incelenmesi yapıldı ve kayıt altına alındı. Şu anda tarihi yarımadanın on bin tane tarihi eserinin dört bin tanesi projelendirildi ve kayıt altına alındı.

        '50 BİN SURİYELİ VAR'

        Fatih’in en büyük sorunlarından biri de metruk binalar. Çoğu tarihi eser olduğu için restorasyonları çok zor ve masraflı. Terk edilen binalar da suç yuvasına dönüyor, her gün bir yangın çıkıyor. Bu metruk binalar ne olacak?

        Siz orayı ev diye zorlarsanız yanar yıkılır. Terkedilmişlerin yarısından çoğuna ulaştık, uyardık. Mülk sahipleri binalarına sahip çıkmaya başladı. Bir dönem Suriyeliler yerleşti buralara. 32 bini kayıtlı muhtemelen 50 bin Suriyeli var Fatih’te. Avrupa’nın herhangi bir ülkesinden daha fazla sığınmacı var Fatih’te. Ateş çemberinde kalınca ilk düşündükleri hayatlarını kurtarmak ama şu an hayat kurma derdindeler.

        ‘FENER-BALAT, YENİ CİHANGİR’

        Tarihi eserlerin restorasyonu ne durumda? 1998’den 2002’ye kadar vakıfların Türkiye çapında yaptığı tarihi eser sayısı kırk dokuz. Fatih Belediyesi’nin orta ölçekte yaptığı restorasyon sayısı üç yüz. Hadım Hasan Paşa, Rüstem Paşa gibi camiler restore edildi. Bunlar 4-5 milyonluk bütçeler. Padişahlar adına yapılan camilerden Yavuz Selim, Fatih, Süleymaniye, Beyazıt, Nuruosmaniye, Sultanahmet hepsi ortalama 20-25 milyon liralık bütçeler ve hepsi yapıldı. Aksaray’daki Valide Sultan Camii yapıldı. Fener-Balat’taki nitelikli tarihi eserleri restore ediyoruz. Hepsini yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Fener-Balat, Cihangir gibi bir yer olacak. Modacılar, müzisyenler geliyor. Belediye başkanlarının çok verimli olduğu dönemler vardır, biz aslında şu anda bunu yaşıyoruz. Biraz parasal gücümüz ve yetkimiz olsa çok daha iyi olur.

        ‘YEDİKULE'DE ‘İMAR’ DEDİKLERİ 400 m2'LİK İKİ KAT’

        Yedikule Bostanları projesi, ‘Bölge imara açılıyor’ diye çok tartışıldı, sonunda da Kadir Topbaş’ın vetosuyla projeden vazgeçildi. Yeni bir proje hazırlıyor musunuz, yoksa tamamen vaz mı geçtiniz? Orada oturanların temel talebi parkın yapılması yönündeydi. ‘Bostanlar imara açılıyor’ diye yansıtıldı. Biz kimseye derdimizi anlatamadık. ‘imar’ denilen şey, arazi sahibine arazinin tamamını bırakması için verilen 400 metrekarelik iki kat. Arsa sahibi araziyi satmadığı için 400 metrekare verip araziyi kamulaştıracaktık. Rum Vakfı’na da daha da küçük bir imar verip diğer taraftaki araziyi de alacaktık. Bu durum bölge tamamen imara açılıyormuş gibi anlaşıldı ve biz kimseye derdimizi anlatamadık.

        Bu kamu adına inanılmaz bir fırsattı çünkü başka türlü çözme şansımız yok. Mahkemeye gitmiş olsak belki de on yıl sürecek. Kadir Abi’yi bu projeye ikna ettik. Sur boyunca bir sur yolu olacaktı. Bisiklet parkuru ve yürüme alanları, bir kafeteryası olacaktı. Yaklaşık 15 milyonluk bir projeydi bu ve çok güzeldi. Aşağı yukarı 80 bin metrekarelik bir alana Fatih’in en güzel ve büyük şehir parkı olacaktı ama işte bir tedirginlik oluştu. Tam projeyi bitirmek üzereydik ama bir karşı duruş olunca Kadir Abi dedi ki ‘Bunu yeniden düşünelim’. Bana kalsaydı ben onu göğüsleyecektim. Çok sağlam projeydi çünkü. Bostan alanları da muhafaza edilecekti ayrıca. Bostanlar imara açıldı ve rant alanına dönüştü denince biz de bıraktık. Ondan sonra şehir bostanları yapalım dendi ama bizim projemizin içinde zaten vardı. Bostan oranları falan ayarlanmıştı ama iş Kadir Abi’ye sirayet edip medyaya yayılınca çekildik. Şimdi biz de bekliyoruz. Biz aynı projeyi Topkapı’da da yapacaktık. Her şey hazırdı, kurulla anlaşılmıştı ama düşünceler böyle olunca onu da geri çektik. Şimdi surun dibinden beş metrelik bir aks istiyoruz o da bisiklet parkuru için. İBB şu anda yeni bir proje yapıyor biz de bekliyoruz.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ