Kılıçdaroğlu'ndan Başbakan'a başkanlık sistemi cevabı: İki sorum var

HABERTURK.COM

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Binali Yıldırım'ın ABD tipi başkanlık sistemi çağrısına cevap verdi. Yıldırım'ın "hodri meydan" çağrısa aynı şekilde karşılık veren CHP lideri, "Sayın Binali Yıldırım'a iki soru soruyorum. Bir Türkiye'de eyalet sistemini kabul ediyor musunuz, etmiyor musunuz? İki ABD'de her eyaletin ayrı parlamentosu, kanunu var. Bunu kabul ediyor musun, etmiyor musun? Önce çık bunları anlat. Bize sorarsan biz kabul etmiyoruz. Biz atalarımızın kurduğu, geliştirdiği parlamenter sistemi savunuyoruz. Hodri meydan dedi, hodri meydan diyorum. Çık cevap ver" ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu şehit cenazesinde üzerine kurşun atılması için hükümeti eleştirerek, "Şehit cenazelerine gidiyoruz, üzerimize kurşun atıyorlar. Kabahatlarını örtmek için yapıyorlar. CHP'yi farklı bir sürece sokmak için yapıyorlar" dedi.

CHP lideri Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının satırbaşları şöyle:

TÜRKİYE VE DÜNYADA TERÖR OLAYLARI

"Terörün insanlık suçu olduğunu her toplantıda ifade ediyoruz. Ortak tavır takınmamız gerektiğini hep söyledik. İnsanlığı ve insanı seven herkesi bu ortak söylemi dile getirmesi gerekir. Terör sadece bizim için sorun değil. Bütün dünya için sorun olmaya başladı. Bir IŞİD militanı çok sayıda Amerikalıyı öldürdü. Bu tablo insanlığın kabulleneceği bir tablo değil. Bunu kabul edemeyiz. Bütün Amerikan vatandaşlarına başsağlığı mesajlarımızı gönderiyoruz. Hepsinin yanındayız. Dünya teröre karşı ortak ve net bir tavır takınmalı.

ABD'de ve Fransa'da bir terör olayından bahsettik ama Türkiye'de daha fazla. Her gün bir şehit cenazesi geliyor. Türkiye iyi yönetiliyor mu? Kendi vicdanlarına sorsunlar. Neden yönetilmiyor? Türkiye yönetiminde liyakat yok. İşi ehline verme gibi bir kural yerle bir edildi. Pek çok vatandaşım derin bir endişe içinde.

HSYK ATAMALARI

Hakim ve savcılar bir tarafa savruldu. Ben milletvekiliyim, dokunulmazlığım vardı; savcı bir konuşmam için ifadeye çağırdı. Bu kararnameyi imzalayan kişilere sormak istiyorum. Hangi ahlaki gerekçeyle anayasayı tanımayan bir savcıyı terfi ettiriyorsunuz? Sizde hukuk kültürü var mı acaba? Hangi vicdana, hangi ahlaka, hangi hukuka sığıyor? Dışarıda itibarı sıfırlanan bir Türkiye'yiz. Devletin yönetimin sıfırlandığı bir ülkede ancak bunlar olur.

TERÖR RAPORU

Birileri Cumhuriyet'ten intikam almak istiyor. Birisi Cumhuriyet'in kazanımlarını içselleştirememiş. Açık ve net söylüyorum. Böyle düşünenlerin amaçlarını gerçekleştirmeleri CHP olduğu sürece kocaman bir sıfırdır. Terör konusunda, Türkiye iyi bir politika izlemiyor. 2015 Küresel Terör Tehdidi raporu açıklandı. Rapora göre, IŞİD terörü için Türkiye transit ülke. Bunların yolları mevcut hükümet tarafından açıldı. Terör örgütlerinin militanlarının eğitimi açısında Türkiye kaynak ülke olarak görülüyor.

TARIM ELEŞTİRİSİ

Adana'ya ve Hatay'a gittik. Çiftçilerle görüştük. Ticaret odalarıyla toplantı yaptık. Dünyada 3 önemli ova var dediler. Üçüncüsü Adana'da Çukurova dediler. Kimi dinlesem, müthiş bir sitem duyuyoruz. Ürettiğinin karşılığını alamayan çiftçiler var. Tarım bütün ülkeler açısından stratejik bir alandır. Buradan sağlanan gelirle insan karnını doyuracak. Bütün dünya bu gerçeği görüyor. TÜİK raporlarına göre 2016'da nohut 650 bin tondan 460 bin tona; pamuk üretimi 990 bin tondan 810 bin tona düşmüş. Çünkü tarımda planlama yok. Devletin çöktüğünü çiftçi ürettiğiyle görmeye başladı. Bütün ülkelerde tarım, çiftçi desteklenir. Dünyanın en pahalı mazotunu kullanıyor. Çiftçi bir yılda 4 milyon ton mazot tüketiyor. 4 milyon tondan 9 milyar lira vergi alınıyor. Çiftçinin yatı olsaydı ÖTV'siz ve KDV'siz alacaktı mazotu. Teşvik, 700 milyon lira. Teşvikin 12 katı vergi alıyorlar. Böyle bir örnek yoktur dünyada. Çiftçilere sözümüzün arkasındayız. CHP iktidarında KDV ve ÖTV almayacağız çiftçiden. Gübre ve yemde de indirim olmadı, zam geldi. Elektrikte de aynı şey. Yine dünyanın en pahalı elektriğini çiftçi kullanıyor. Son 13 yılda 27 milyon dönüm arazi ekilmiyor, 2 Trakya büyüklüğünde. Çiftçi diyor ki, ekersem zarar ederim, niye ekeyim? Tarıma destek bir bütçe, bir de dış kaynaklardan sağlanır. Çiftçiye ödenmesi gereken 50 milyar lira teşvik ödenmemiştir.

Eskiden vatandaş dış politika ile fazla ilgilenmezdi. Şimdi dış politika üreticinin cebini vurmaya başladı. Birincisi turizmciler, oteller bomboş. Turizmciler yazarkasayı atıyorlar, şikayet ediyorlar, turist duasına çıkıyorlar. Bu turistin Türkiye'ye gelmesini engelleyenler kim? Bütün komşuları bize düşman eden kim? Bu soruyu vicdanına soracaksın. Bu soruyu sorarsan gelecek seçimde nasıl oy kullanacağının farkına varacaksın.

Lojistik tamamen dağılmış durumda. Yüzlerce TIR satılık. Hatay TIR filosu bakımından İstanbul'dan sonra ikinci. 14 ülkeye mal ihraç ediyorlardı. Şimdi dünyanın parasını verdikleri TIR'lar ellerinde kalmış. Satılığa çıkan TIR'ların alıcısı dahi yok. Suriye'deki içsavaştan sonra ilk vurulan ilk Hatay oldu. Sadece Reyhanlı'da 120 bin Suriyeli var.

Bir dönem Çaykur vardı. Bir dönem Fiskobirlik vardı. Bir dönem Halkbirlik vardı. Bir dönem Çukobirlik vardı. Bir dönem Tekel vardı. Bir dönem Tariş vardı. Hala var ama haklarını savunan kimse yok.

Bizim bir Tarım Bakanımız vardı. Bakanımız Fransa tarımına yaptığı katkı bakımında şövalye unvanı aldı. Bu Türkiye Cumhuriyeti Tarım Bakanı'dır.

"ELEKTRİK YASASI'NI ANAYASA MAHKEMESİ'NE GÖTÜRECEĞİZ"

Elektrik Piyasası Kanunu parlamentodan geçti. Namuslu vatandaş faturasını ödüyor. Bir bakıyor kayıp-kaçak bedeli. Gidiyor dava açıyor, kazanıyor. 30 milyar lira alınan para. Bunlar yargı böyle karar verdi, biz de kanun zoruyla alırız bu parayı diyor. Yargıtay'ın 6 gerekçesi var. Şimdi buna rağmen kanunu çıkardılar. Biz bu kanunu Anayasa Mahkemesi'ne götüreceğiz.

Yoksul aileler de kaçak elektrik kullanmış olabilir. Biz onların haklarını da koruyacağız. Aile sigortası getireceğiz.

LİSELERDEKİ BİLDİRİLER

Liseli çocuklarımız bildiri yayınlıyorlar. Birilerinin uykuları yine kaçmış. O çocuklar bizim onurumuz, gururumuz. Aydınlanmayı, çağı yakalamak istiyorlar. Karanlığa teslim olmak istemiyorlar. Onlar bizim umudumuz, onlar bizim Cumhuriyetimiz, onlar bizim devrimcimiz, onlar bizim çocuklarımız, onlarla onur ve gurur duyuyoruz. Cumhuriyeti onların sayesinde kurduk, onlarla büyütüp, geliştireceğiz.

Birileri onları potansiyel suçlu olarak görüyor. Yine bir Gezi olursa diyorlar. Onlar bir diktatöre tarihin en büyük dersini verdiler, diz çöktürdüler. Hikmet Bora'yı hatırlatmak isterim. 7 Eylül 1919'da Sivas Kongresi'ne katılır. Bu tıbbiyeli Bora, 'Paşam, yetkili üyesi bulunduğum tıbbiyeliler istiklal yolundaki mesaiye katılmam için gönderdiler. Mandayı kabul edemem. Manda fikrini kabul ederseniz sizi de reddeder, Mustafa Kemal'i vatan kurtarıcısı saymayız' der. Bizim anladığımız gençlik budur. Onlar potansiyel suçlu görebilirler, ama onlar bizim onurumuz, umudumuz ve geleceğimizdir. Bizden daha iyi düşünüyorlar, bizden daha iyi görüyorlar. Eğitim sisteminin nasıl çöktüğünü görüyorlar. Bu düzeni değiştireceğiz. Gençlerin önderliğinde değiştireceğiz.

BAŞKANLIK TARTIŞMASI

Sayın Binali Yıldırım'a iki soru soruyorum. Bir Türkiye'de eyalet sistemini kabul ediyor musunuz, etmiyor musunuz? İki ABD'de her eyaletin ayrı parlamentosu, kanunu var. Bunu kabul ediyor musun, etmiyor musun? Önce çık bunları anlat. Bize sorarsan biz kabul etmiyoruz. Biz atalarımızın kurduğu, geliştirdiği parlamenter sistemi savunuyoruz. Hodri meydan dedi, hodri meydan diyorum. Çık cevap ver. Türkiye'yi bölmek istiyor musun, istemiyor musun çık söyle. Birisi bana telkin ettiği için değil, ülkemi ve insanımı sevdiğim için savunuyorum.

CHP'YE SALDIRILAR

Şehit cenazelerine gidiyoruz, üzerimize kurşun atıyorlar. Kabahatlarını örtmek için yapıyorlar. CHP'yi farklı bir sürece sokmak için yapıyorlar. Cenaze namazında bize kurşun atan o kişiler diyorum, eğer namuslu, dürüst adamlarsanız terör örgütüne müdahale etmeyin diye talimat verenlere niye sesiniz çıkmıyor. Biz hiçbir zaman, hiçbir yerde, hiçbir ortamda terör lehine en ufak cümle sarf etmiş değiliz. Hiçbir zaman bunu aksine bir cümle ne benden, ne arkadaşlarımın ağzından çıkmış değil. Şehirler silah deposuna döndü. Ramazan gününde şehit cenazesinde kurşun atıyorlar. Göğsüme sert bir şey değdi, nedir bu diye bakıyorum kurşun. O kadar kişiliksiz ve aşağılık birisi ki, o fotoğrafı yalanlıyor. Başbakan yalanlamıyor ki. Adamsan ben Kılıçdaroğlu'na kurşunu attım diyeceksin. O kişi Binali Yıldırım'ın arkasında, 'Binali Yıldırım dışarı' dese ne olurdu?Cemaate teşekkür ediyorum. Şehidi istismar edip, namazı istismar edip, ibadet yerini istismar edip bize saldıranlar bu iktidarın çakallarıdır. Biz onlara pabuç bırakmayacağız. Binali Yıldırım açıklama yapmış güvenliği sağlarız diye. İster sağla, ister sağlama biz kendi güvenliğimizi sağlayacağız. Samimi Müslüman kardeşlerime seslenmek istiyorum. AKP'ye oy veren arkadaşlarıma seslenmek istiyorum. Vicdanınızda bunu ölçün. Namaza giden insana bunlar yapılır mı, inanca, dine, Kuran'a saygısızlık değil mi bu? Böyle bir yapı Türkiye için felakettir. Bu yönetim Türkiye'yi iç kavgaya götürür. Biz olabildiğince dikkatli, dürüst davranıyoruz. Bizim üzerimize mermi ile, silahla gelecekler, tankla, topla gelecekler, gelmezlerse namerttir onlar.

Cumhurbaşkanı'nın hakkında tazminat da açtım, suç duyurusunda da bulundum. AİHM'e kadar da götüreceğim. Bu yalanı iftardan önce söylüyor. Oruç tutuyor mu tutmuyor mu bilmiyorum. Dünyaya rezil ediyorsun bizi. Muhammed Ali'nin cenaze töreninde yapılanlar hepimize yapıldı. Türkiye'yi küçük düşürmeye kimin, ne hakkı var?Türkiye'nin imajını düzelteceğiz.Onlar bize saldırarak, bizim korkacağımızı sanıyorlar.