Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Savcı Ergün o sorguyu anlattı

        Savcı Ergün'ün konuşmasından satır başları şöyle: 2000'den bu yana onlarla bir savaşım oldu, onları tanıyorum. "FETÖ'yü bilir misiniz" sorusuna cevaben öyle aklı evvel birinin kendine denk olamayacağını, bir akademisyenin hoca görünümlü biriyle adının birlikte olamayacağını söylüyordu.

        Bunlarla hiç görüşmediğini, hiçbir zaman Gülen gibi bir insana denk tutulamayacağını, bilim adamı olduğunu söylemişti. Bununla ilgili adının FETÖ elebaşısıyla anılmasına bile karşı geliyordu. Sunduğunuz görüntüler bizde yoktu, kaç defa Pensilvanya'ya gidip geldiği bilinmiyordu henüz.

        Biz bize düşeni yaptık, şunu belirtmekte fayda var; Türkiye Cumhuriyeti hukuk devletidir. Yargılama ve sorgulamanın da yasal bir takım zorunlulukları vardır. Savcılarla mahkemeler birbiriyle birleşmeyen ayrı unsurlardır. Bize düşen sorgulamak, kuvvetli suç şüphesi görülüyorsa, mahkemeye yazı yollamaktır. Tutuklama yetkisi hakime verilmiştir. Tutuklamama kararına ancak itiraz edebiliriz. İtiraz üzerine tutuklama verilmezse, savcının yasal olarak yapacağı bir imkan kalmıyor.

        Patlama sesleri duyuluyor, kimden tarla alacağınızı bilmiyorsunuz. Bunlar neden orada bulunduğunuzu gösterir. Makul bir sebeple bulunmuyorsanız, makul olmayan hainlik sebebiyle oradasınızdır. Bunu tutuklama talebime yazdım; bu adam burada neden bulunduğunu ispat edememiştir, bu nedenle tutmak gerekir. Ama dediğim gibi yasal takdir yargıca aittir.

        Adil Öksüz subaylarla yakalananlardan biriydi. Aynı listede toplanmıştır. Diğerleri tutuklandığına göre, bunu da tutuklamak gerekirdi.

        Cuntalaştıktan sonra kaybetme ihtimaline binaen, yakalanırsak ne söyleyeceğiz çalışılmış, herkese ezberletilmiş. Yanlışta da aynı şeyleri söylüyorsanız, doğrularda aynı şeyi söylemekle aynı anlama gelir.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ