CHP'li Bülent Tezcan 'Adalet Kurultayı'nı anlattı

CHP, Çanakkale’de tarihi Gelibolu Yarımadası’nda 26-29 Ağustos tarihleri arasında 4 gün sürecek “Adalet Kurultayı” düzenleyecek. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Bülent Tezcan, kurultayın amacını, neler konuşacaklarını, partisinin bundan sonraki yol haritasını Gazete Habertürk'ten Düzgün Karadaş'a anlattı.

TALEP GELDİ:

Adalet Yürüyüşü hedefine ulaştı; hem de daha yürürken ulaştı. Maltepe’de milyonların buluşmasıyla toplumun adalet talebi, çığlığı, adaletsizlik konusundaki itirazı en yüksek perdeden ifade edildi. (Gülerek) Ancak yürürken konuşamıyorduk, şimdi durarak konuşacağız. Yürüyüş bittikten sonra geniş kesimlerden böyle bir kurultay talebi geldi. ‘Herkesin kendisini ifade ve temsil edebileceği, konuşabileceği bir platforma ihtiyaç var’ denildi. Yani biz oturup masa başında icat etmedik.

Bülent Tezcan, kurultayın amacını, neler konuşacaklarını, partisinin bundan sonraki yol haritasını Gazete Habertürk'ten Düzgün Karadaş'a anlattı

İTİRAZ-ÇÖZÜM:

Adalet Yürüyüşü, itiraz merkezinde bir eylem, Adalet Kurultayı çözüm merkezinde bir düşünce buluşmasıdır. Adalete ulaşmak için güçlü bir itiraz hareketine ihtiyaç vardı, yürüyüş bunu sağladı. Adaleti tesis etmek için güçlü bir irade birlikteliğine, konuşmaya, ortak noktaları belirlemeye ihtiyaç var; bunu da kurultay sağlayacak. Adalet Kurultayı, insanların mağduriyet hikâyelerini anlatacağı, yaşananlara akademik zeminde çözüm aranacağı bir düşünce buluşmasıdır.

İKTİDAR DEĞİŞMEZ:

(Yürüyüş ve kurultayın adaletsizlikleri giderebileceğine inanıyor musunuz?) Kurultaydaki amacımız geniş kesimlerin katılımıyla adaletin konuşulabilir olduğunu, adaletle ilgili sorunların çözüm umudunun olduğunu ortaya koymaktır. Adalet Yürüyüşü ve kurultayından sonra ‘Türkiye’de iktidar değişsin’ beklentisi ortaya konulursa bu yanlıştır. Çünkü iktidarlar yürüyüşlerle, kurultaylarla değişmez, sandıkla değişir. Ama adaletsizliğe neden olanlar ya adaleti iyiye doğru düzeltmek zorundalar ya da ilk seçimde gidip, düzeltenlere yerini vermek zorundalar.

TOHUMLARIN ATILDIĞI YER:

(Neden Çanakkale) Çanakkale, ulusal Kurtuluş Savaşı’ndan önce ulus bilincimizin şekillenmesinin tohumlarının atıldığı yer. Ayrıca vatanı kurtarmak uğruna mücadele eden şehitlerimizin yattığı, Çanakkale Destanı’nın yazıldığı tarihi noktalarımızdan birisi. Bu nedenle Çanakkale’yi seçtik. Çanakkale birlik ve beraberliğin ruhudur.

"KİMSEYE ÖZEL DAVET YOK"

Panelistler dışında kimseye özel bir davette bulunmadık. Adalet Yürüyüşü’nde olduğu gibi partiler üstü bir kurultay olacak. Türk bayrağı ve adalet logosu dışında alanda parti bayrağı ve logosu olmayacak.

Biz parti olarak sadece lojistik desteği vereceğiz ama orada her kesimden insanların buluşabileceği bir çalışma ortamı olmasını istiyoruz. Sağcısı, solcusu, milliyetçisi, muhafazakârı, liberali, sosyalisti, demokratı, devrimcisi, kendisini nasıl tarif ederse etsin, toplumun her kesiminden insanların Çanakkale’ye gelip kendisini ifade etmesini arzu ediyoruz.

8 ana başlık altında iki panel yapılacak. Önce vatandaşlar yaşadıkları mağduriyetleri anlatacaklar, sonra panelistler konuşacak. Ayrıca beyin fırtınası bölümleri olacak. Adaletle ilgili problemler hakkında teknik çalışmalar yapılacak. Ana paneller yaklaşık 5 bin kişiyi alacak bir alanda yapılacak.

Herkesin mikrofonu eline alıp hikâyesini anlatması mümkün değil. Bunu aşmak için kurultay alanına bir adalet kutusu koyacağız. O kutuya herkes uğradığı haksızlığın, adaletsizliğin hikâyesini yazıp atacak. O öyküleri kitap haline getireceğiz. Çanakkale merkezde bir adalet anıtı kuracağız. Kurultay alanında anıt için ‘Bir tuğla da sen koy’ bölümü olacak. Alanda, yaşanan adaletsizliklerin ve acı olayların sergileneceği bir ‘Hafıza Sokağı’ ile sanatçıların adaletle ilgili hünerlerini sergileyecekleri bir de ‘Sanat Sokağı’ oluşturulacak.

"BUGÜN İŞİMİZ ADAYLIK DEĞİL"

(AK Parti’nin, ‘Kılıçdaroğlu, Adalet Yürüyüşü değil, cumhurbaşkanlığı adaylığı devşirme yürüyüşü yaptı’ iddiası) Bu sözler Adalet Yürüyüşü’nün iktidar kanadında esaslı korkuya neden olduğunu gösteriyor. Adaylık yürüyüşü olsaydı Genel Başkan’ımız çıkardı söylerdi. Toplum bunu bir adaylığa dönüştürmek isterse o toplumun kararıdır. Biz adaylığa ilişkin bütün söylemleri seçimin olacağı güne bırakıyoruz. Bugün işimiz adalet, adaylık değil.

(Erken seçim olasılığı) Şunu görüyoruz ki, iktidar erken seçim için konjonktürel olarak kendisine uygun an arayışında. Biz, yarın seçim olacakmış gibi hazırlıklarımızı yapıyoruz.

(Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı adayı olursa genel başkanlıktan istifa mı edecek?) Sayın Genel Başkan’ın aday olması durumunda da kuşkusuz partiler üstü bir başkan modeline uygun seçenekler o dönemde üretilecektir. Biz cumhurbaşkanlığı seçiminde kişiye odaklı değil, sonuca odaklıyız. Bu bizim avantajımız. AK Parti’nin handikapı bizde yok. Onların tek adayı var. Oysa biz sonucu sağlayacak çok zengin bir fırsata sahibiz.

YENİ PARTİ

(Meral Akşener’in kuracağı partinin CHP’den oy alacağına ihtimal veriyor musunuz?

Hayırlı olsun, başarılar diliyorum. Partiler arasında oy kayışları her zaman olur. Bu demokrasi açısından normaldir. Biz, kimin bizden ne kadar oy alacağı kaygısında değiliz. Kimden ne kadar oy alacağımızın peşindeyiz.