Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Milli Eğitim Bakanı'ndan 4+4+4 açıklaması

        MANAVGAT / AHT

        Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, "Öğrencileri seçmeye dayalı sınav sistemini kaldırmak istiyoruz uzun vadede. Öğrencileri seçmeye dayalı sınav sisteminin gözden geçirilmesiyle ilgili bir çalışma yapıyorum. Bunu takvimi şu an belli değil" dedi.

        Şunun altını çizmek lazım, bu esnekleştirmenin toplum içinde nasıl sonuç doğuracağına dair tedirginleri anlayışla karşılamak ve gidermek bizim görevimiz. Yorumlandığı gibi bunların eğitim sisteminde bu zamana kadar yapılan kazanımları geriye doğru götüreceğine kabullenmek doğrusu çok haklı bir yorum değil."

        "İDEOLOJİK TEREDDÜTLER TERCİH MESELESİ"

        Antalya'nın Manavgat ilçesinde düzenlenen Milli Eğitim Bakanlığı Mesleki ve Teknik Eğitim Çalıştayı'na katılan Bakan Dinçer, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. 12 yıllık kesintili zorunlu eğitimle ilgili yasa teklifi ile ilgili sorusu üzerine Dinçer şunları söyledi:

        "Zaten alt komisyona alınması konusunda bizim Milli Eğitim Bakanlığı olarak talebimiz oldu. Hem bazı teknik hatalar var onların düzeltilmesiyle ilgili, hem de ortaya çıkan tereddütlerle ilgili hususların yeniden gözden geçirilmesiyle ilgili çaba ortaya koyacağız. Dolayısıyla bakanlık olarak biz Türk eğitim sisteminin daha iyi ve etkin hale gelebilmesi için daha dikkatli bir çaba içinde olacağız. Bu nedenle alt komisyona gitmesini biz talep ettik. Kamuoyundan gelen tereddütler var. Bunların bazıları ideolojik tereddütler. Doğrusu ideolojik tereddütler tercih meselesi, onun dışında teknik olarak veya eğitim sisteminin dünya ile uyum sağlaması konularda tereddütler varsa onu değerlendirmeye alacağız."

        EVDE EĞİTİM

        Evde eğitime ilişkin eleştirilerin sorulduğu Dinçer şunları söyledi:

        "Ben özelikle eğitim sisteminin esnekleştirilmesi ile alakalı konularda herkese çok açıklıkla geniş bir çalışma sundum. Hem komisyon hem de medya mensuplarına hangi ülkede bu konuda nasıl bir değerlendirme var onu koydum. Bütün dünya eğitim sistemi artık giderek süreçten çok sonuçlara, bilgi ve yeteneklere dayalı bir alana çekiyor. Bununla ilgili eğitim sisteminde bilgi ve yetenek kazandırmayı çeşitlendiriyor. Burada yapılan sadece bundan ibaret. Orada özellikle kız çocuklarımızın okullaşmasıyla ilgili tereddütler ortaya konuluyorsa benim buradan çıkarabildiğim tek değerlendirme Türkiye'nin bu zamana kadarki tecrübelerinin insanlarımızın üzerindeki bıraktığı izdir. Biz bu zamana kadar aldığımız tedbirlerle kız çocuklarımızın okullaşmasıyla alakalı ciddi tedbirler aldık. Bugünden sonra da başka bu zamana kadar yaptıklarımızı geriye dönüp inkar edip başka bir şey yapmayı asla düşünmeyiz. Bu sebeple bakıldığında geriye dönüp bakılsın, orada kız çocukların okullaşmasıyla ilgili yapılan çabaları göz önünde bulundursunlar. Bundan sonra yapacaklarımızı o gözle değerlendirsinler. Bütün çabalarımıza rağmen topluma kazandıramadığımız insanlar var. Toplumun en ücra köşesine bakıldığında bile kalmış insanlar varsa onların eğitim almalarını sağlayacak bir alt yapı kurmak bizim görevimizdir. Burada yapılan şey de bununla ilgili bir zemin kurmakla alakalıdır. Normal bir öğrenci için düzenlenen bir şey değil. Normal okuma çağında okula devam etme imkanı olan çocuklarımızın okuldan uzaklaştırılmasıyla ilgili bir tedbir değildir bu. Şunun altını çizmek lazım, bu esnekleştirmenin toplum içinde nasıl sonuç doğuracağına dair tedirginleri anlayışla karşılamak ve gidermek bizim görevimiz. Yorumlandığı gibi bunların eğitim sisteminde bu zamana kadar yapılan kazanımları geriye doğru götüreceğine kabullenmek doğrusu çok haklı bir yorum değil."

        HEDEF YÜZDE YÜZE ULAŞMAK

        Bakan Dinçer, okul öncesini de zorunlu eğitime dahil edilmesi konusunun alt komisyonda gündeme gelebileceğini söyledi. Dinçer, okul öncesi eğitimde yüzde yüze ulaşmayı hedeflediklerini ve bunu da 2013 yılı sonuna endekslediklerini belirterek, "2010-2011 eğitim-öğretim yılında okul öncesi okullaşma oranı yüzde 67'lerdeydi. Çok kesinleşmedi, ama bu yılki rakamlarımız yüzde 77 civarlarında. Hızla o konuda bir ilerleme kaydediyoruz. Ve bu sene yatırım kaynaklarımızın önemli bir miktarını okul öncesi programlar için ayırdık. Çok büyük ihtimalle hedefimize ulaşacağız. Ama hakikaten bu bir güven verecekse, okul öncesi eğitimin de zorunlu olması konusunda hiçbir tereddütümüz yok. O konuda gerekirse kanuna da bir madde ilave edilebilir" diye konuştu.

        KANUN TEKLİFİNİN İKİ GEREKÇESİ VAR

        Meclis'te alt komisyona gönderilen kanun teklifinin iki gerekçesi olduğunu belirten Dinçer, bunlardan birinin eğitim sistemini esnekleştirmek olduğunu kaydetti. "Çünkü bizim mevcut yapımız oldukça katı" diyen Bakan Dinçer, eğitim sistemini de demokratikleştirdiklerini, bunun için de hukuki bir zemine ihtiyaç olduğunu belirtti. "İkincisi ise, dünyadaki gelişme ve değişmelere uyum sağlama konusunda sıklıkla hukuki düzenleme yapmamak" diyen Dinçer, "Dünyada bizim kadar 8 yıl süreyle kesintisiz eğitim yapan kaç tane ülke var? Lütfen dönüp bir bakın" dedi.

        ÖĞRENCİLERİ SEÇMEYE DAYALI SINAVLARI KALDIRMAK İSTİYORUZ

        Dinçer, bir soru üzerine Türkiye'de öğrencileri seçmeye dayalı sınavları kaldırmak istediklerini de açıkladı. Uzun vadede bunun önemli olduğunu belirten Dinçer, "Öğrencilerimizi seçme esaslı sınav sisteminin gözden geçirilmesiyle ilgili çalışma yapıyorum ben" dedi.

        "TÜSİAD CEVAP VERSİN"

        TÜSİAD'ın kanun teklifinin reform olmadığı, eğitim sistemini geriye götürecek bir uygulama olduğu şeklindeki iddialarına da cevap veren Bakan Dinçer, şöyle konuştu:

        "Ben TÜSİAD'ın dünyadaki bütün kaynaklara ulaşabileceğini biliyorum. Yaptıkları çalışmalarda birçok raporlarda buna benzer değerlendirmeleri yaptıklarını da biliyorum. TÜSİAD az önce sorduğum soruya cevap versin. Dünya'da kesintisiz eğitimi uygulayan kaç tane ülke var? Onunla ilgili bir değerlendirme yapsınlar, ben de göreyim. Çünkü dünyanın pek çok ülkesinde 4+4+4, 5+3+4, 6+3+3 gibi ama birbirinden farklı olmak üzere kesintili eğitim uygulaması varken, Türkiye'de kesintili eğitime geçecek olmanın, bu kadar eğitim sistemini alt-üst edeceğine dair değerlendirmenin ne kadar doğru olacağını siz takdir edin."

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ