Sabancı suikastı sil baştan

Bülent CEYHAN / AHT

İSTANBUL Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve çok sayıda şirketin başkanlığını yapan Özdemir Sabancı, Toyotasa Genel Müdürü Haluk Görgün ve Sekreter Nilgün Hasefe’nin 9 Ocak 1996’da Sabancı Center binasının 25’inci katında öldürülmesiyle ilgili soruşturma dosyasını yeniden açtı.

GÜVENLİKÇİYE SORGU

16 yıl önceki cinayetle ilgili çok yönlü araştırma yapan Ergenekon savcısı Cihan Kansız, saldırıyı gerçekleştiren terör örgütü DHKP/C üyeleri Fehriye Erdal, İsmail Akkol ve Mustafa Duyar’ın taşeron olarak kullanıldığı üzerinde duruyor. Savcı Kansız’ın, elde edilen deliller, ihbar notları ve ifadeler üzerine, daha önce hakkında herhangi bir soruşturma açılmamış olan Sabancı Center Güvenlik Müdürü emekli Tümgeneral Öner Pehlivanoğlu’nun ifadesini aldığı öğrenildi. Savcı Kansız’ın, suikast öncesinde Ergenekon davasının tutuklu sanığı Veli Küçük’ün sık sık Sabancı Center’a giderek, Pehlivanoğlu ile görüşmesinin nedenini araştırdığı belirtildi. Savcı Kansız’ın Sabancı Center’a keşfe gittiği de ortaya çıktı. Ergenekon davalarının gizli tanığı Kıskaç da dün Beşiktaş Adliyesi’nde Savcı Kansız’a ifade verdi. Kıskaç’ın suikastın iki tetikçi tarafından yapıldığına inanmadığını, güvenlik zafiyetiyle tetikçilere yardım edildiği konusu üzerinde durulması gerektiğini söylediği öne sürüldü.

YENİ SUİKAST İDDİASI

Kıskaç, Sabancı Center’da Özdemir Sabancı’nın oğlu Demir Sabancı’ya yönelik de bir suikast girişimi olduğunu iddia etti. Kıskaç’ın holdingde çalışan A.R.B. isimli bir bilgi işlem çalışanının bilgisayar kasası içerisinde binaya 7.65 çapında bir tabanca sokarken yakalandığını öne sürdü. Kıskaç, bu kişinin holdingden uzaklaştırıldığını söyledi .

CEZAEVİNDE ÖLDÜRÜLMÜŞTÜ

Özdemir Sabancı’nın, DHKP/C üyeleri Fehriye Erdal, İsmail Akkol ve Mustafa Duyar tarafından öldürüldüğü açıklanmıştı. Katil zanlısı Mustafa Duyar, teslim olduktan sonra kaldığı cezaevinde öldürülmüştü. Belçika’da yakalanan Fehriye Erdal ise Türkiye’ye iade edilmedi. Saldırının diğer faili İsmail Akkol’un da yurtdışına çıktıktan sonra öldürüldüğü iddia edilmişti.