Ergenekon davası ertelendi

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen duruşmanın öğleden sonraki oturumunda gizli tanık ''Yavuz'' dinlenildi.

Sesi ve görüntüsü duruşma salonuna bozularak yansıtılan gizli tanık, polis memuru olduğunu belirterek, savcılıkta verdiği ifadesini tekrarladı.

Gizli tanık ''Yavuz'', 1994'te şahit olduğu bir olayı anlatmak için savcılığa müracaat ettiğini belirterek, Gebze Emniyet Müdürlüğü'nde görev yaptığı sırada zamanını tam olarak hatırlayamadığı ve arkadaşlarından duyduğu olayı şöyle anlattı:

''(Dava sanıklarından) İsmini sonradan öğrendiğim Osman Gürbüz, gecenin bir vaktinde yürüyormuş. Görevli arkadaşlar, kendisini durdurarak soru sormuşlar. Gürbüz de kendisini polis olarak tanıtmış, ancak şüphe üzerine polis kimliği istenince olay yerinden kaçmış. Ayrıca memur arkadaşlar, Gürbüz kaçarken elinde bulunan çantayı ele geçirdiklerini ve çantada iki silah bulunduğunu söylediler.''

Gizli tanık, ertesi gün büroya geldiğinde Grup Amiri Komiser Muhittin Sert'in masası üzerinde, ele geçirilen iki tabanca ve bu tabancalara ait bir avuç kadar mermi gördüğünü söyledi.

Silahları alıp kriminal laboratuvarına götüreceği sırada kendisini geri çağırdıklarını ifade eden gizli tanık, şunları anlattı:

''Büroya gelerek elimdeki malzemeleri verdim. Daha sonra bana bir poşet verip, 'Bunu Ankara'da şu isme ver. Dikkat et poşetin başına bir şey gelmesin. Yoksa kendini ölmüş bil' dediler. Ankara'ya gittim, poşeti verilen adrese götürdüm. Verdiğim kişinin Emin Arslan olduğunu sonradan öğrendim. Ancak götürdüğüm poşette söz konusu silahlar mı vardı, yoksa başka bir malzeme mi vardı, onu bilmiyorum.''

Gizli tanık, Osman Gürbüz'den ele geçirilen silahlarla ilgili işlem yapılmamasını Korkut Eken'in bir emniyet yetkilisinden istediğini duyduğunu da savundu.

AA